NAZLI YİĞİT / NÖBETÇİ GAZETE
Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) Yerleşkesi'nde bir araya gelen Bursa Kent Konseyi, TMMOB, DİSK, KESK, Bursa Tabip Odası ve Bursa Barosu temsilcileri, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin 26'ncı yıl dönümünde basın açıklaması düzenledi. "Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız" mesajının verildiği açıklamada, depremlere karşı hazırlık ve dayanışma çağrısı yapıldı.
Meslek odaları ve sendikalar adına açıklamayı yapan TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri ve MMO Bursa Şube Sekreteri Murat Korkut, Türkiye’deki deprem riskine karşı alınması gereken önlemleri ve mevcut eksiklikleri dile getirdi.
Korkut, “On binlerce insanımızı toprağa verdik. Ardından gelen 12 Kasım 1999 Düzce Depremi acımızı katladı. 2023’te Kahramanmaraş ve Hatay’da yaşanan depremler, 17 Ağustos’un acısını katbekat büyüttü. Elli binden fazla yurttaşımızı kaybettik, on binlerce bina yıkıldı, yüz binlercesi oturulamaz hale geldi. Ekonomik kayıp yüz milyar doları buldu” dedi.
MMO Bursa Şube Sekreteri Korkut, depremlerin ardından da aynı rant odaklı düzenin devam ettiğine dikkat çekerek, “Bu ülke dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinde olmasına rağmen bilimin ve tekniğin gereği yapılmıyor. Mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı rant uğruna devre dışı bırakılıyor. Yapı denetimi ticarileştirilmiş, kamu binaları denetim dışına çıkarılmış, denetimsizlik adeta kurumsallaştırılmıştır” ifadelerini kullandı.
“Bursa, deprem riski yüksek bir bölgede yer alıyor"
Bursa Eczacı Odası Başkanı Adnan Erakın da yaptığı açıklamada, odanın deprem bilinci ve afetlere hazırlık konusunda yürüttüğü çalışmalara dikkat çekti. Başkan Erakın, “Bursa, deprem riski yüksek bir bölgede yer alıyor. Odamız olarak Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında çözüm ortağı olarak tanımlandık ve sağlık müdürlükleriyle iş birliği içinde çalışıyoruz. Daha önce gönüllü olarak 6 Şubat Depremi'nde Adıyaman’a ilaç gönderimi gibi hizmetler sunduk. Genç arkadaşlarımız iki ay boyunca bölgede gönüllü olarak hizmet verdiler” şeklinde konuştu.
CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala ise, “Bursa’da özellikle yeni fay hatları nedeniyle risk zaman içinde değişiyor. Örneğin, şehirdeki dört çocuk hastanesi ve eski askeri hastane depreme karşı dayanıksız. Birini boşaltmaya çalışıyorlar, diğerinin de boşaltılması gerekiyor. Bu binaların güvenliği için güçlü bir kamuoyu desteği oluşturmak önemli” dedi. Pala, hazırlıklı olmanın önemine de değinerek, “Deprem bölgelerinden uzaktayken yakınlarımızla iletişim kurmak çok zor oluyor. Şili, ABD ve Avrupa’da uydu sistemleri ile bu sorun çözülüyor. Biz de benzer bir sistemle haberleşme sıkıntısını azaltabiliriz” ifadelerini kullandı. Pala, toplumda deprem bilincinin azalmasına da dikkat çekerek, “Geçmiş yıllara kıyasla, Türkiye’nin her yerinde anmalara katılımda düşüş var. Hatta depremde yakınını yitirenler bile anmalara katılma konusunda yeterince motive değil. Bu durumu tartışmak da önemli” diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: