ŞULE BAYDAR / NÖBETÇİ GAZETE
AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Ak Parti Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç, AK Parti Balıkesir Milletvekili Belgin Uygur, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz'ın katılımıyla gerçekleşen "Bir Sofrada Rumeli-Balkan" etkinliği, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Yıldırım Salonu'nda düzenlendi. Etkinlikte Rumeli-Balkan kültürü ve bölgeyle ilgili konular gündeme getirildi.
"BURSA VE BALKANLAR ARASINDA GÖNÜL KÖPRÜSÜ VAR"
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Balkanlar ve Bursa arasındaki tarihi bağların önemine dikkat çekti. Gürkan, Bursa'nın Balkanlarla olan derin ilişkisini vurgulayarak şöyle konuştu:
"Bursa'da olup da Balkan coğrafyasıyla bağlantısı olmayan neredeyse kimse yoktur. Bursa'mızdaki 4 bin 290 sivil toplum kuruluşunun içinde Rumeli ve Balkanları temsil edenler, Bursa'nın sanayisinden tarımına, yatırımından istihdamına kadar her alanda yönlendirici bir rol üstleniyor. Biz AK Parti olarak Balkanları hiç ayrı görmedik; orası bizim mahallemizdir, kardeşlik bağlarımızın simgesidir."
"BALKANLARIN HER KÖŞESİNDE GÖNÜL BİRLİĞİ İÇİN VARIZ"
AK Parti Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç ise konuşmasında Balkanlarla kurulan gönül köprüsüne değinerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vurguladığı "Türkiye sınırlarından büyüktür" ifadesini hatırlattı. Gözgeç, Bursa'nın Balkanlarla olan manevi ve kültürel bağlarının önemine değinerek, şöyle dedi:
"Biz sadece eserleri restore etmek ve ayağa kaldırmakla kalmıyoruz. Balkanların her köşesinde varlık gösteriyoruz. Birlikte hareket etmek, birlikte güçlenmek amacındayız."
"RUMELİ VE BALKANLAR BİZİM ÖZÜMÜZ, KÖKÜMÜZDÜR"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkanı Belgin Uygur da programda yaptığı konuşmada Rumeli ve Balkan coğrafyasının Türkiye'nin özü ve hafızası olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Rumeli ve Balkan coğrafyası bizim kökümüzdür, kimliğimizdir. Göçmen dediğimiz aslında bizim öz evlatlarımızdır. Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi Balkanlardan gelen kardeşlerimiz göçmen değil, Türkiye'nin özüdür, kimliğidir. Biz bir toprak parçasını değil, bir medeniyeti temsil ediyoruz. Bu medeniyet ruhunu, insanını yaşatmak için çabalıyoruz."
Uygur konuşmasını, etkinliğe katkı sağlayan herkese teşekkür ederek, "Bu birlikteliğimiz daim olsun, kardeşliğimiz güçlensin" dilekleriyle tamamladı.
Buluşmanın basına açık bölümünde Balkan-Rumeli kültürüne dikkat çekilerek ortak değerlerin korunması ve iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Yorumlar
Kalan Karakter: