Duygu Aksakal / Nöbetçi Gazete
Bulgaristan'dan yapılan zorunlu göçün 35. yıl dönümü nedeniyle Bursa Uludağ Üniversitesi'nde BAL-GÖÇ ve YTB iş birliğiyle sempozyum yapıldı.
Sempozyuma, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mehmet Aydın Saldız, BAL-GÖÇ Genel Başkanı Emin Balkan, Uludağ Üniversitesi Rektörü Feridun Yılmaz ve Vali Yardımcısı Salih Altun katıldı.
BAL-GÖÇ Genel Başkanı Emin Balkan konuşmasında"40 yıl evvel, 1985 yılında BAL-GÖÇ'ü kurarken hem Türkiye'de hem de dünyada ses getirmek istedik. Avrupa tarihindeki en büyük toplu göçe maruz kaldık. Bu sıkıntıları 35 yıl geçmesine rağmen unutmadık. O acıyı yaşayanlar hala içimizde. Ben bir kez daha şehit olan vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum. 35 yıl sürecinde ne yapabiliriz dediğimizde bunu anlatmalıyız dedik. Osmanlı-Rus savaşından beri kaderimiz Balkanlar'da acı içinde. Tüm Balkanlar'da ikinci sınıf vatandaş olduk. Hem Anadolu'da hem de Balkanlar'da bıraktığımız kardeşlerimiz şu anda nasıllar, nasıl etkilenmişler diye bakalım istedik. Hem Uludağ Üniversitesi rektörüne hem de YTB'ye teşekkür ediyorum. Zorunlu göçü bilimsel platformda da anlatmamız gerek derken, Bursa'nın bu konuda merkez olması gerekiyordu. Göç eden vatandaşlarımızın sosyolojik problemlerini gündeme getirmek bizim görevimiz. Balkan Türkleri, Evladı Fatihan'ın çocuklarıyız. İstiklal Harbimizin çekirdek topluluğunu Balkan Türkleri oluşturuyor. Sempozyumumuzda 5 oturum ve 17 konuşmacımız var. Bulgaristan Türklerine, Balkan Türklerine sempozyumumuz hayırlı uğurlu olsun" dedi.
"AKRABALARIM ZORUNLU GÖÇE MAĞRUZ KALDI"
BUÜ Rektörü Feridun Yılmaz da "Ben de bir Bulgaristan muhaciriyim. Zorunlu göçe mağruz kalmadım ama akrabalarım kaldı. 1984'ün ikinci yarısında isim değişiklikleri başladı. BAL-GÖÇ dediğimiz güçlü organizasyonumuz bu şartlarda doğdu. Muhtelif illerde çokça protestolar yapıldı isim değişiklikleri yüzünden. Bu gösteriler sonuç verdi ama bizi bir zorunlu göçle başbaşa bıraktı. Öğretim üyesi yelpazemizde Bulgaristan göçmeni de çok var. Hatta zorunlu göçe mağruz kalan hocalarımız da var. Allah bir daha soydaşlarımızı böyle bir şeye mağruz bırakmasın. Üniversitemizde Balkan Araştırmaları Merkezimiz de var. Bu faaliyetleri bilimsel terimlerle de bir havzada buluşturmak için elimizden geleni yapacağız. Sunum yapacak hocalarımıza da çok teşekkür ediyorum. Bir daha da göçlere hiçbirimizin mağruz kalmamasını temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.
"GÖÇMEN DEMEK VATANSEVER DEMEKTİR"
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mehmet Aydın Saldız ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Bende bir göçmen çocuğuyum ve göç hikayeleriyle büyüdüm. Üzerimize düşen sorumlulukları hatırlamak için bir aradayız. Bizler tarihimiz boyunca zorlukların üstesinden gelerek hep birlikte ayağa kalkmasını bilen bir millet olduk. Bizi dışlayanlara, bizi görmezden gelenlere mesajımız şudur: Göçmen demek yarını düşünen demek, göçmen demek vatansever demek. Anadolu'ya göç edenlerin Anadolu'ya olan büyük katkılarını biliyoruz. Tüm göçmen camiasını canı gönülden kutluyorum."
"BALKAN TÜRKLERİ ÜLKEMİZE ZENGİNLİK KATMIŞTIR"
Bursa Vali Yardımcısı Salih Altun da şunları söyledi:
"Zorunlu olan her şey insan haklarını ihlal eder. İnsanların bir ülkeden diğerine göçü, bırakın bir koltuktan diğerine yer değiştirtilmesini bile insanın iradesini adeta bıçaklıyor. Kendi toprakları, yurtları olan Türklerin isimleri değiştirilerek ve en temel hakları ihlal edilerek uğramış oldukları bu zalimliliğin unutulmaması gerekiyor. Programın sonunda ortaya çıkacak raporları merakla izleyeceğiz. Balkan Türkleri, ülkemize büyük bir değer ve zenginlik katmışlardır."
Yorumlar
Kalan Karakter: