Üç Fidan Parkı'nda düzenlenen basın açıklamasına CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Bursa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Fevzi Çakmak, Bursa Veteriner Hekimler Odası Başkanı Melike Baysal, Bursa Mimarlar Odası Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, Bursa Peyzaj Mimarlar Odası Başkanı Eda Demir, Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Kadir Binbaş ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Grup adına konuşan Bursa Barosu Başkanı Avukat Metin Öztosun çıkartılmak istenen yasaya ilişkin şu ifadeleri kulandı:
Sağlıklı hiçbir canlının öldürülmesinin ne yasalarımıza ne de vicdanımıza uygundur. Böyle bir düzenlemeye de sonuna kadar karşı çıkarak mücadele edeceğimizi belirtmek isteriz. 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu Yerel Yönetimlere geçici hayvan bakımevi kurma sorumluluğu yüklemiş ancak kanun bütçe ve yer tesisi konusunda net hükümler içermediğinden, zamanla kurumlar arası yaşanan yetki karmaşası giderilmemiş, kanunun uygulanması için kapsamlı ve detaylı yönetmelikler çıkarılmamış ve nihayetinde yetkili kişi ve kurumlar; üzerlerine düşen sorumluluklardan kaçınmıştır. Yasal olarak kurmak zorunda oldukları bakımevlerini kurmayan Yerel Yönetimler, sokakta yaşayan hayvanları kısırlaştırmamış ve popülasyon artışına sebep olmuşlardır" dedi.
Öztosun sözlerine şöyle devam etti:
"Son yıllarda birtakım cemaatlerin de talebiyle, siyaset malzemesi haline gelen sokak hayvanları konusunda ulusal basında da bir algı yönetimi yapılmaktadır. Özellikle hiçbir haberin denetlenmediği ve her bireyin istediği paylaşımı yapabildiği sosyal medyada bot hesaplar aracılığıyla topluma, kaynağı dahi belirtilmeden "sözde" haberler servis edilmektedir. Bu haberlerin bazılarının gerçek olmadığı, paylaşıldıktan sonra fotoğrafların ve videoların başka ülkelere ait veya oldukça eski tarihli olduğunun ortaya çıktığı görülmektedir. Aynı zamanda birçok farklı haber kuruluşunun ve sosyal medyada önemli sayıda takipçisi bulunan hesapların hemen hemen aynı anda ve aynı kelimelerle benzer haberler paylaşmaları da yine topluma yönelik yapılan algı çalışmasının bir parçasıdır.Hakların yarıştırılmasının sorunların çözümünü değil, aksine kaosu tetikleyeceği bilinerek kasti olarak hayvan hakları ile çocuk haklarının ve insan haklarının yarıştırılması gibi bir yaklaşımla karşı karşıyayız."
"KATLİAMA İZİN VERMEYECEĞİZ"
Temel sorunun kısırlaştırma ve evcil hayvan üretimi olduğunu belirten Öztosun, şu açıklamalarda bulundu:
"Hayvanların öldürülmesini ya da toplanıp barınaklara koyularak ölmelerine sebep olunması yolunu seçmek kabul edilemez. Çünkü her canlının yaşam hakkı kutsaldır. Artık hayvanların da bizler gibi doğanın bir parçası olduğunu ve yüzyıllardır bizlerle yaşadıklarını hatırlama vaktimiz geldi. Çağdaşlık güzellemesi ile Avrupa modeli olarak sunulan uyutma yani öldürme çözümü, 2004 yılından beri görevini yapmamış Yerel Yönetimler ve Merkezi İdarenin kendi hatası ve sorumsuzluğunun faturasını masum sokak köpeklerine kesmekten başka bir şey değildir. Hayvanların yaşam hakkı hayvan seven ya da sevmeyen insanların tercihine bırakılamayacak kadar kutsaldır. Biz Bursa Barosu olarak, yasa tasarısı ile ilgili süreci kaygıyla takip ettiğimizi, hiçbir canlının öldürülmesine sebep olacak bir kanunun yürürlüğe girmesine, ikinci bir 'Hayırsız Ada' katliamı yaşanmasına izin vermeyeceğimizi, bu karanlık zihniyetle mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz" dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: