Seçil Semiz Özcan / Nöbetçi Gazete
Bursa'da kadın haklarına yönelik önemli çalışmalara imza atarak kadınların sesi olan Koza Kadın Derneği, Nilüfer İlçesi'nde kadın sığınma evinin olmadığını söyleyerek, ilçede ivedilikle bir kadın sığınma evinin yapılmasını talep etti.
Geçtiğimiz günlerde 'kadın sığınma evi' konusuyla ilgili Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Okan Şahin’i ziyaret ederek, bu konuyu masaya yatırdıklarını ifade eden Koza Kadın Derneği Başkanı Nursel Demir, Okan Şahin’in sığınma evine yönelik birtakım çalışmalarının olacağını belirten bir konuşması olduğunu ve kendilerinin de bunu 'söz' olarak önemsediklerini ifade etti.
Nilüfer'de bir kadın sığınağının olması gerektiğini ve bu konunun yerel yönetimlerin sorumluluğunda olduğunu dile getiren Nursel Demir, sözlerine şöyle devam etti.
“Nilüfer ilçesinde en az on tane sığınak olması gerekirken şu an bir tane bile yok. Yenisinin açılacağı söylendi, yaklaşık on yıldır bekliyoruz ama hala yapılmadı. Şimdi de Türkiye’nin gündemi tasarruf tedbirleri oldu. Üç buçuk milyonluk bir şehirde, üç tane sığınak var. Biz sığınak diye haykırdığımız zaman da bütçe yetersizliği önümüze çıkıyor. Çünkü kadın meselesine gelene kadar ülkenin çok büyük dertleri var! Ve biz yine her zaman olduğu gibi geri plana itiliyoruz. Halbuki burada çok can alıcı bir şey var. Yani biz hayatta kalma mücadelesi veriyoruz.”
“STK’lar olarak stratejik planlara nasıl dahil olabiliriz, onu tartışmalıyız”
Koza Kadın Derneği üyelerinden Necla Türemen ise belediyelerde yapılan stratejik planlara dikkat çekti. Her belediyede beş yıllık stratejik plan hazırlandığını ve STK'ların, muhtarlıklar ilgili birimlerin çağrılarak görüşlerinin alındığını ifade eden Türemen, sonrasında ise toplantılarda önerdikleri konulara yer verilmediğini, planların ortak akılla yazılmadığını söyledi.
Necla Türemen, açıklamalarına şöyle devam etti.
“Beş yıllık stratejik planların yazımında, sadece öneri alıyorlar. Ama içeriğini doldurmak konusunda bizim fikrimizi almıyorlar. Beş yıllık belediyenin bütçesini de o stratejik plana göre hazırlıyorlar. Şimdi onun takibindeyiz ve stratejik planlara nasıl dahil olabiliriz onu tartışacağız.”
“Türkiye’de kamusal alanlar kadınların fiziksel özelliklerine uygun değil”
Kentlerin kadın dostu olması gerektiğini fakat Türkiye’de yaşam alanlarının bile kadınların fiziksel özelliklerine uymadığını söyleyen Nursel Demir, kadınların ihtiyaçlarının her alanda göz ardı edildiğini söyledi. Kadının sokağa çıktığı andan itibaren hem sosyal, hem de toplumsal güvencesinin olmadığını ifade eden Demir, kadınların olumsuzluklarla sarıp sarmalanan bir dünyanın içerisinde debelenip durduğunu söyledi.
“Yerel yönetimler ‘mor harita’ uygulamalarını hayata geçirmeli”
“Yerel yöneticiler kadın dostu kentleri ve ‘mor harita’ gibi uygulamaları hayata geçirmeli” şeklinde ifadelerde bulunan Nursel Demir, mor haritanın, kadınların kendilerini güvensiz hissettikleri bölgeleri harita üzerinde işaretleyerek, yerel yönetimlere bu bölgelere yönelik önlem alınmasını sağlayan bir uygulama olduğu bilgisini verdi.
Bu uygulamanın kadınların kentte daha güvenli bir şekilde yaşamasına katkıda bulunacağını söyleyen Demir, sözlerine şöyle devam etti.
“Mor harita çok büyük bir proje. Vatandaşlar, yerel yönetimler, kamu kurumları herkes ortak çalışıyor. Mesela bir şehirde, bir sokakta ışık yanmıyor. Onu bildiriyorsunuz. Ve hemen oraya bir ışık takılıyor. Yani kadınların gençlerin, engellilerin her kesimin kendini güvende hissedebileceği, sağlıklı yaşayabileceği bir şehrin altyapısını kolektif bir şekilde hayata geçirmek gibi bir haritadan bahsediyoruz burada. Mesela bir parkta diyelim ki uyuşturucu kullanan insanlar var ve hiç kimse oradan geçemiyor. O park tamamen onlara kalmış durumda. Orayı gerçekten insanların kolaylıkla gidip yararlanabileceği hale dönüştürmek konusunda çalışmalar yapılıyor.”
‘Mor harita’ uygulamasının kentte yaşayan herkesin sorumluluk alabileceği bir proje olduğunun vurgusunu yapan Nursel Demir, son olarak çocukların ve kadınların sokaklarda güvenle yürüyebilmeleri için hem merkezi hükümetin, hem de yerel yönetimlerin çözüm odaklı adımlar atması gerektiğini ifade etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: