Bursa Tabip Odası, Bursa’da devam eden orman yangınlarına ilişkin sosyal medya üzerinden bir açıklama yayımladı.
Yangınla mücadele sırasında bir orman işçisinin kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiğini belirten Bursa Tabip Odası, yaşanan kayıptan dolayı başsağlığı dileyerek, dumana bağlı sağlık risklerinin önemine vurgu yaptı.
Bursa Tabip Odası, orman köylülerini de kapsayacak şekilde bir “İlk Müdahaleci Afet Gönüllüleri” kampanyasının hayata geçirilmesinin, kısa vadede etkili sonuçlar doğuracağını ifade etti. Ayrıca, gece görüş özelliğine sahip yangın uçakları ve yeterli sayıda müdahale ekipmanının temin edilmesinin aciliyetine işaret etti.
Bursa Tabip Odası'nın sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"26 Temmuz 20205 Cumartesi günü öğleden sonra Gürsu ilçemiz sınırları içerisinde ormanlık alanda başlayan yangın, karadan ve havadan yapılan bütün müdahalelere karşın, henüz tamamen söndürülebilmiş değildir. Alınan bilgilere göre, Bursa Valiliği, AFAD, Bursa AKOM koordinasyonunda komşu İl ve ilçelerden gelen destek ekiplerinin desteğiyle yürütülen söndürme çalışmalarına karşın, gece boyunca İğdir, Avdancık, Karahıdır mahalleleri yangından önemli ölçüde etkilenmiştir. Bütün gayretlere rağmen, şu dakikaya kadar tamamen söndürülemeyen yangının gece saatlerinde, bu mahallelerdeki evlere sirayet etmesi sebebiyle, riskli mahalleler boşaltılmış, 1765 vatandaşımız, geçici barınma merkezlerine yerleştirilmiş bulunmaktadır.
Yetkililerin verdiği bilgiler doğrultusunda şu dakikaya kadar bir (1) Orman işçimiz Kalp Krizi geçirerek hayatını kaybetmiştir. Başka önemli bir yaralanma olmamışsa da yangın kaynaklı dumanın yarattığı sağlık riski ciddidir ve yangına müdahale edenler başta olmak üzere, dumanın yayıldığı bütün şehir için solunum sistemi üzerinde zararlı etkileri olması beklenmelidir.
Orman yangınlarının bu yıl önceki yıllara göre daha azalmayıp aksine arttığı, aynı anda farklı bölgelerde ve noktalarda ortaya çıkarak eldeki imkanları zorladığı, söndürme çalışmalarının giderek daha uzun zaman almakta olduğu gözlenmektedir. Bunlara ilaveten, kurak geçen bir kışın ardından bu şekilde ilerleyen orman yangınlarının, aşırı sıcak yaz mevsiminin ortasında, idareli kullanmak zorunda olduğumuz su rezervlerimiz üstünde de bir ilave baskı oluşturduğu açıktır.
Öte yandan gerek kamu kurumları ve gerekse sivil toplum kuruluşlarının çabaları her türlü takdirin üstünde olup, söndürme çalışmalarına katkı sunan her düzeyden görevlilere ve Arama Kurtarma gönüllü ekipleriyle, onlara su ve acil ihtiyaç maddelerini fedakarca ulaştıran motosiklet kuryelerine, eldeki imkanlarıyla yardıma koşan yöre halkına da ayrıca şükranlarımızı sunarız.
Yangın söndürme işinin profesyonel eğitim gerektirdiğini, yanma riskini azaltan giysiler ve P 100 (en azından N 95/ FFP3) maske gibi Kişisel Güvenlik Donanımlarının hayati önemde olduğunu bu vesileyle bir kez daha anımsatmayı yararlı buluyoruz.
Orman yangınlarıyla mücadelenin söndürme faaliyetinden ibaret olmadığı, coğrafyamıza uygun yangına dirençli ağaçlandırma yöntemlerini de içeren, kuraklığı önleme hedefiyle beraber yürütülecek bir orman politikası gerektirdiği kanaatindeyiz.
Orman köylüsünü de içine alacak bir "İlk Müdahaleci" Afet Gönüllüleri Kampanyasının, kısa vadede etkili ve yararlı olacağını gösteren dünya örneklerini de unutmamak gerekir.
Gece görüş yeteğini haiz, yeterli sayıda yangın uçağı ve benzeri donanımın hızla temini edilmesinin hayatiyetine de işaret etmeyi zorunlu görmekteyiz.
İhtiyaç halinde Bursa Tabip Odası olarak bütün imkanlarımızla desteğe hazır olduğumuzu bir kez daha anımsatırken, hayatını kaybeden yurttaşımıza Allahtan rahmet, yakınlarına ise sabır temennimizi iletiyor, yangın mücadelesine emek veren tüm görevli ve gönüllülerimize bir kez daha şükranlarımızı sunuyoruz."
Yorumlar
Kalan Karakter: