CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB'nin Saraçhane'deki binasında basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Tutuklu gençlerin serbest bırakılması için çağrı yapan Özel, "Bu bayramı bayram gibi yaşamıyoruz. Bu haksızlığa, hukuksuzluğa itiraz eden herkesle gönülden bayramlaştık. Hak ettikleri sözleri bayramın sonrasına, hukuk zeminine, siyasette onları mahcup edeceğimiz, milletin de artık yüzlerine bakmayacağı bir sürece bırakıyoruz" dedi.
Sanatçı Volkan Konak'ın vefatına ilişkin açıklama yapan Özgür Özel, "Dün akşam Volkan Konak'ı sahnede geçirdiği kalp krizi ile kaybettik. Kendisine Allah'tan rahmet diliyorum. Volkan Konak, ülkemiz için onurlu duruşundan asla taviz vermemiş bir aydındı. Bayrağı ilk çekmiş, cesaret bayrağını ilk göstermiş sanatçıdır. Acaba sanatçılardan çıt çıkacak mı derken tweet atan Volkan Konak'ı kaybettik. Acımız çok büyük. Vefatından önce sahnede söylüyor, 'Sen bilmez misin, devrimciler korkmaz' diyor. Son nefesine kadar yılmayan devrimciye, yol arkadaşımıza, Ekrem Başkan'ın en samimi destekçilerinden birine Allah'tan rahmet diliyoruz. Onu unutturmamak, adını yaşatmak, derelerle dost olan, gençlerle dost olan, çevreyle dost olan, insanı seven bir Türkiye'ye kavuşmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
SİLİVRİ'DEKİ CEZAEVİ ZİYARETLERİ: GENÇLERİ SERBEST BIRAKIN
Özel, dün Silivri'deki Marmara Cezaevi ziyaretlerine değinerek, "Silivri'de 8 saati bulan bir cezaevi ziyareti gerçekleştirdik. Genç arkadaşlarımızı, yine cezaevlerinde bir CHP üyesi olan bir olmayan arkadaşımızı, mümkün olduğu kadar oradaki yapıyı temsil eden doğru bir örneklemi ziyaret ederek her bir koğuş hakkında bilgi almaya çalıştık. Berkay'ı ziyaret ettik. Toplu halde birlikte kalan arkadaşların Maltepe'deki mitingi coşku ile takip ettiklerini, büyük bir memnuniyet duyduklarını, bu miting değil eylem diye bağırdıklarını arkadaşlarımız söylediler. Sağlık durumları, moralleri iyi. Biz itirazlarla serbest bırakılmalarını, 18-20 gün daha içeride tutulmamaları gerektiğini düşünüyoruz" dedi.
TUTUKLU ÖĞRENCİLERLE İLGİLİ AÇIKLAMA
CHP lideri Özel, açıklamalarına şöyle devam etti: "Koğuşlarda diğer suçlardan tutuklular/hükümlüler var. Her ne kadar kimseyi suçlayacak, olmayan bir şeyi olmuş gibi bir sözü kurmaktan kaçınsak da düşünün ki 18 yaşındaki çocukların annesi babasısınız, çocuğunuz dışında 58 kişi bir suç türünden orada. 47 kişi dudaklarımızı uçuklatacak bir suç türünden hükümlü olarak orada. Bu olacak bir şey değildir. Bu psikolojik işkencedir. Gerekli uyarıları yaptık. Bu öğrencilere ters kelepçe takılarak kötü muamele yapıldı. Saatlerce ailelerinin bilmediği yerlerde tutuldular. Kötü sözler, küfürler, kötü muameleler her bir öğrenci tarafından ayrı ayrı rapor ediliyor. Yerleri ve saatleri biliyoruz, duyuyoruz, bir kenara not ediyoruz. Bugüne kadar bu milletin evladı olan polisimizi doğrudan hedef gösterecek hiçbir şey yapmadık, sakındık, sakınmaya devam edeceğiz ama işkencenin ne affı ne zaman aşımı olur. Dahli ya da bilgisi olana, bu işi takip ettiğimizi bilmenizi isterim. Kanunsuz emri yazılı istememiş olanlar uyguladıkları takdirde emrin sorumluluğunu taşımış olurlar. Yazılı emir varsa sorumlusu emri verendir, yoksa uygulayandır.
Gençlere nasıl davranılacaksa, hukuk devleti içinde öyle davranılacak. Biz bunun ucunu bırakan, hesabını sormayan olmayacağız. Oy veren korkmasın, üye olan korkmasın, suçu olmayan korkmasın. Bugünlerde zulüm yapan, yalan yorumlar yapan, hakaret yapan, iftira yapan, olmayan rapor varmış gibi yapan yorumcular, öyle geçmişe sünger yok kardeşim. Bu ülkenin tertemiz vatandaşlarına helalleşmek var.
"CHP DIŞINDA 7 BÖLGEDE DE İL BELEDİYESİ OLAN BAŞKA BİR PARTİ YOKTUR"
Bugünün bir diğer önemi, 31 Mart'ın yıl dönümü olmasıdır. 31 Mart yerel seçimlerinin 1. yıl dönümündeyiz. Aslında yaşadıklarımızın başı da bugün gelinen noktası da buna bağlıdır. Bu işin nereye doğru gittiğini hep birlikte konuşacağız. Ramazan Bayramı'nın 2. gününde bugün buradayız. Bir yanımda İstanbul İl Başkanımız, bir yanımda İBB Başkan Vekilimiz var. Partimiz 47 yıldır iktidar olmamıştır ancak milletin kararına tek kelime laf etmemiştir. CHP, böyle bir iktidara bile darbe girişimi olduğunda demokrasinin yanında yer almıştır. CHP'yi 47 yıl sonra birinci parti yapan geçen sene bugün yine milletin kararı olmuştur. Millet 31 Mart'ta huzurunu bozan, ekmeğini küçülten iktidarı değiştirme sürecini başlatmıştır. Partimize nüfusun yüzde 65'ini, ekonominin yüzde 80'ini oluşturan belediyeleri yönetme sorumluluğu verilmiştir. CHP dışında 7 bölgede il belediyesi olan bir başka parti yoktur. Çünkü Ege Bölgesi'nde CHP dışında herhangi bir partinin il belediyesi yoktur.
İMAMOĞLU'NUN DİPLOMA İPTALİ VE TUTUKLANMASI
18 Mart günü Ekrem Başkanımızın diplomasını iptal ettiler, ertesi gün İBB'nin resmi konutunu bastılar, Başkanımızı ve arkadaşlarımızı gözaltına aldılar. Bu sürecin tamamında bir gün olsun bir kelime eksik söylemedik, bir adım geri atmadık, bir santim eğilmedik. İstanbul'u kazanan Türkiye'yi kazanır diyordu, bu gerçeklik üzerinden yerel seçim sandığını İstanbulluların elinden almak, bu süreci başardıktan sonra rakibini ekarte edip kendisini yenebilecek kim varsa onları ekarte edip rakipsiz ya da dişine göre rakipli bir süreçte, belki de seçime katılım oranlarının yüzde 40'lara indiği göstermelik sandık için bir ön hazırlıktı. Onlar adımlarını sıklaştırdıkça biz de sıklaştırdık ve aynı gün aynı noktada buluştuk. Hangimiz daha önce o noktaya vardı, milletimizin takdirine bırakıyoruz.
"METRO, MARMARAY, VAPUR İSKELESİ MİTİNGLERİ OLDU"
Bütün dünya basınını peşine takacak şekilde 15.5 milyon kişi ön seçim çağrısında ellerinde bastonlarıyla, çocuklarını taşıdıkları pusetleriyle bu sandığa koştular. Hem Saraçhane gecelerinden ortaya çıkan yüksek enerjiyle hem her yaştan vatandaşımızın iradesine saygıdan bu kez çağrıyı 29 Mart günü Maltepe'de bir büyük buluşma ile adayımıza özgürlük ve erken seçim talep ettiğimiz bir miting adı altında, gençlerin dediği gibi İstanbul'u eyleme davet ettik. Bütün tartışma o meydan dolar mı, zayıf kalırsa ne olur derken, o meydan dolmasın diye 5 günlük haftanın sadece 2 günü resmi tatilken, ekonominin 1 gün daha tatile tahammülü yokken, bu memleketin çalışmaya ihtiyacı varken, kimsenin beklentisi yokken, tatili 9 güne çıkardılar. Geçen seneden feribot kuyruklarını servis edip, televizyonlardan İstanbul boş haberini bol bol yaptırdılar. Sonuç, 29'unda da milyonlar uyandı ve hep birlikte o meydana milyonlarca kişi aktı. İstanbul'un tüm metro, Marmaray istasyonlarında binlerce kişilik mini mitingler yaşandı. Çünkü son durağa kadar inmek isteyen kimse yoktu. Herkesin hedefi Maltepe'deki meydana ulaşmaktı. Metro, Marmaray, vapur iskelesi mitingleri oldu. Şimdi yandaş kanallar küçümsemeyi değil, kendi içlerinde psikolojik iktidarın üstünlüğün nasıl muhalefete geçtiğini, bunun nasıl geri alınacağını düşünüyorlar. Ahlaki üstünlüğü hiç kaybetmedik. 55 tane sabıkası olan gizli tanık, tecavüzden, kadına tacizden, dolandırıcılıktan, rüşvetten sabıkası olan gizli tanıkların iftiraları ile yürüyen süreçte ahlaki üstünlük bizde olmayacak da kimde olacak. Psikolojik üstünlük... Saraçhane'ye kayyumu yollamak istemişken olmadı. Millet bunları görüp de buraya 1 milyon 200 bin kişi, Maltepe'ye 2.2 milyon kişi toplanıp da psikolojik üstünlük bizde olmayacak da kimde olacak? Üstünlüğün bir diğer tanımı da çoğunluk enerjisidir. Kim çoğalıyor. 1.6 milyon üye, 15.5 milyon vatandaş ve 2.2 milyonluk Maltepe mitingi tüm oyunlara rağmen ve şimdi dalga dalga Türkiye'ye yayılan 'Adayımı yanında, sandığımı önümde istiyorum' kampanyaları. Çoğunluk enerjisi Ekrem İmamoğlu'nun arkasındadır. Devletle millet yarışırsa millet kazanır. 31 Mart'ta da millet kazanmıştır. Bugün devlet bir bütün haliyle milletinin emindedir ve milletinin yeni görev vereceği iktidarı beklemektedir. O seçimler yapılana kadar herkese devlet adamı gibi çalışmak düşmektedir.
Ekrem Başkan küçücük bir hücrede tutuluyor ama büyük bir demokrasi sarayında oturuyor çoğunluk enerjisinin verdiği güçle. O yüzden bundan sonra CHP olarak attığımız her adımı bir öncekinden daha büyük kararlılıkla atacağız. Güç ellerinde, devlet ellerinde düşünmesin hiç kimse. 19 Mart sabahı onu test ettiler millet gerekli cevabı verdi. Hem Ekrem İmamoğlu hem tüm belediye başkanları, Ümit Özdağ, genç arkadaşlarımız, Gezi'den içeride tutulan arkadaşlarımız son derece mutlu, gelecekten umutlu. İş, bugün vatana yaptıkları kötülük dizlerini titretenlerden olmamak lazım.
İMZA KAMPANYASI
Biz asla durmayacağız. Dün sabah bayram namazını Ekrem Başkan'ın köyünde kıldık, ilk imzayı da oraya gelen Rukiye teyzeden aldık. Bugün Türkiye'nin dört bir yanında CHP'liler ellerinde imza föyleri ile imza toplayarak, imza atarak büyük bir kampanya yapıyorlar. Dünya siyasi tarihinin en büyük imza kampanyasını başlatmış durumdayız. Bayramlaşıyor ve imza kampanyamızı yoğunlaştırıyoruz. Ekrem İmamoğlu'na özgürlük ve erken seçim talep eden kampanyayı sürdüreceğiz. Görülmemiş bir örgütlülük ve gayretle çalışıyoruz.
"DOSTLARIMIZIN SESSİZLİĞİNİ HATIRLAYACAĞIZ"
İngiliz İşçi Partisi açıklama yapmış, "Türkiye'de demokrasiden yanayız" diye. Uyan da balığa gidelim. Düzelteceksin sen daha çok. O İngiliz İşçi Partisi bizim üyesi olup kendisinin yeniden girmeye çalıştığı yerde Sosyalist Enternasyonal'in başkan yardımcısı sıfatıyla Özgür Özel'den görecek. Türkiye yurt dışındaki tüm demokratlarla birlikte olacak, Avrupa Birliği sürecini CHP iktidarında başaracak ve her şey bittiğinde dostlarının sessizliğini hatırlayacak. Çok mütevazıyız, bundan sonrası için kararlıyız ama bu zor günlerde, 18 yaşındaki çocuklarımız Silivri'ye tıkılırken, peşinden koştuğunuz Ekrem İmamoğlu'ya bunlar yapılıyorken siz bugün hangi tutumdaydınız dönüp bakacağız."
Yorumlar
Kalan Karakter: