Derebeyi gibi başhekim kim?

Hani çok ünlü güzel bir söz vardır bilirsiniz mutlaka...

“Bir insanı tanımak istiyorsanız onu büyük bir mevkiye geçiriniz” diye...

Ve...

“İnsanları tanımak istiyorsanız son sahnelerini izleyin. İnsanlar son anlarında gerçek yüzlerini göstermeye bayılırlar...”

Ve...

Yıllardır “Liyakat liyakat!” deyip, yazıp duruyoruz...

Ve...

Yıllardır siyasilere, sendikalara “Bırakın referans olmayı hak eden gelsin” diye bağırıyoruz...

Ve...

Yıllardır, “Cemaat, tarikat ve derneklerle yakın ilişkileri olan bazı (kendini bilenler hariç) kişiler kamunun makam koltuklarında istihdam edilmesin!” diyoruz...

Ve...

Bazı yüreklerin kulakları sağır olunca...

İşte sağlıkta geldiğimiz nokta...

***

Bu arada yazımızın başlığı bendenize ait değil...

Yüksek İhtisas Hastanesinin çeşitli birimlerinde görev yapan personelin ifadesi...

Şimdi diyeceksiniz ki “Taktınız Dr. Salih Metin’e! Ha bire yazıp duruyorsunuz... Sanki başka hastane kalmamış, sanki başka sorunlar yokmuş gibi!”

Öncelikle: Hem Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanlığı, hem Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliğini vekaleten yürüten, hem de sağlık kulislerinde İl Sağlık Müdürlüğü için adının geçtiği öne sürülen Dr. Salih Metin’e karşı hiçbir husumetim olamaz, kendisiyle de hiç görüşmüşlüğüm veya konuşmuşluğum da yoktur.

40 kişiyiz birbirimizi çok iyi biliriz...

Lakin kendileri, kendince birilerini aracı koymuştu ama...

Neyse...

***

Prof. Dr. Levent Özdemir’in başhekimlik görevinden ayrılmasının ardından bu görev vekaleten Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Dr. Salih Metin’e verildi.

Ve...

Verildiği günden bu güne kurumda çalışan binlerce personelin yüzü gülmedi...

Dr. Metin’in hastane içindeki keyfi uygulamaları, efelenmeleri, toplantılar düzenleyerek personele tehditler, hakaretler savurması...

Tahammül sınırlarını artık iyice zorlamaya başlamış bizden duyurması...

İddialara göre bi de sağlık müdürü olmak için uğraşıyormuş...

Eyvah eyvah!

Bu yazılarımızı üç kişinin, beş kişinin, on kişinin anlatımlarıyla kaleme almış değiliz...

Farklı insanlarla, çalışanlarla görüşüp, araştırıp gündeme taşıyoruz biline...

***

Şimdi...

Onlarca personelin ortak yazdığı metni paylaşacağım sizinle ancak geçtiğimiz hafta kurumda yaşanılan bir olayı kısacak aktarayım...

Dr. Salih Metin sivil kıyafetiyle (önlüğü olmadan) Sağlık Kurulu odasına girmiş...

Orada görevli bir kadın personele:

“Beni tanımadın mı?” diye sormuş...

Kadın personel sakin bir şekilde dikkatlice bakmış Dr. Metin’e ve...

“Hayır tanıyamadım” şeklinde yanıt vermiş...

“Ben buranın başhekimiyim. Hiç mi hastanenin sitesine bakmadın, hiç mi merak etmedin başhekimin kim olduğunu...” diye çıkıştıktan sonra hışımla birimden ayrılmış...

Sonra!

Sonra ne mi oldu?

Kadın personeli Sağlık Kurulundan alıp fatura birimine “Postalamış!”. Yani, yerini değiştirmiş...

Niye?

“Tanımadı” diye...

Ooof of...

Hadi buyurun personelin yazdığı ortak metne...

***

“Lale Hanım merhaba... Bizler Yüksek İhtisas Hastanesinin farklı birimlerinde görev yapan personeliz... Hem başkan, hem de hastanemizde başhekim olan Dr. Salih Metin’in derebeyi gibi davranması, bütün personele ‘Sizi Harmancık’a sürerim... Adam gibi çalışacaksınız!’ şeklindeki tehditleri bizleri çok üzüyor ve kırıyor. Yakın zamanda acil rontgende hasta kuyruğu olmasından dolayı yaşanan bir olayda çalışan personeli arayıp, ‘Siz bana pasif direniş mi başlattınız?’ diyerek oradaki kuyruğu azaltmak için diğer rontgen birimlerinde nöbet tutanları sevk etti. Bu uygulamadan ötürü diğer rontgen birimlerinde aksamalar yaşandı. Olaydan sonra o gece çalışan herkesi odasına çağırıp hakaretler, tehditler etti. Akla mantığa sığacak iş değil...”

Sadece bu kadar olsa iyi...

***

Biliyorsunuz önceki gün ve dün sağlıkçıların iş bırakma eylemi vardı...

Yüksek İhtisas Hastanesi önünde eylem yapılırken Dr. Salih Metin’in hastanedeki birimleri arayarak, “Bizden habersiz iş bırakamazsınız!” deyip isim listesi istemiş...

Halbuki günler öncesinden iş bırakma eyleminin yapılacağını sağır sultan bile biliyordu, duymuştu...

İstemesinin nedeni “İsim koleksiyonu” için değil tabi...

Siz anladınız onu...

Biz devam edelim çalışanların gönderdiği metne...

“Hastanemizde 3 binadaki sterilizasyon birimi tek üniteye düşürüldü. Sterilizasyon çalışanları yoğunluğa yetişemiyor. Herhangi bir olumsuzlukta sterilizasyon birimi sekteye uğradığında ameliyatlar yapılamaz hale gelebilir. Laboratuvar, rontgen, acil servis birimlerinde iş yüküne bakılmaksızın personel azaltılmasına gidildi. Bunun nedeni de nöbetten kaçan 2 kişi yüzünden. Kurunun yanında yaş da yanıyor! Sadece iki kişiye ceza verilmesi gerekirken bir çok birime ceza kesilmesi doğru bir uygulama değil. Ayrıca anestezi biriminde mobbing çok arttı, rapor alanlar tehdit ediliyor ‘Sonucuna katlanırsınız” deniliyor. Binalar arası sürgünler artmış durumda... Birilerinin bu konulara el atması şart oldu artık. Dayanılacak gibi değil!”

***

Ha bir de, Şehir Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Dursun Topal vardı değil mi?

Her dönem potansiyel İl Sağlık Müdürü adayı...

Ah ah!

“Maziye bir bakıver neler neler...”