Uzmanlar, güneş yanıklarında günde 2-3 kez duş alınmasını öneriyor. Yanık nedeniyle kuruyan cildin gerginliğini azaltmak için saf zeytinyağıyla masaj yapılması, deriyi rahatlatıp acıyı hafifletiyor. İşte güneş yanığı tedavisinde bilinmesi gerekenler...
Ankara Şehir Hastanesi Yanık Tedavi Merkezi Sorumlu Hekimi Prof. Dr. Ahmet Çınar Yastı, güneş yanıklarına karşı basit müdahale olarak ağrılı bölgeye ıslak havlu uygulamasını, kuruyan cilde zeytinyağı sürülmesini ve sıvı kaybını önlemek için günde en az 3 litre su tüketilmesini tavsiye etti.
Prof. Dr. Yastı, güneş yanıklarının genellikle birinci derece olduğunu, uzun süre güneşe maruz kalmanın tedavi edilmezse ikinci derece yanıklara yol açabileceğini belirtti. Su toplaması olmayan yanıklarda ciltte kuruluk ve gerginlik yaşandığını söyleyen Yastı, ağrıyı hafifletmek için yanık bölgesine sık sık ıslak havlu konulması gerektiğini vurguladı.
GÜNEŞ YANIĞINI HAFİFE ALMAYIN
Yastı, deride su toplamasının ikinci derece yanık belirtisi olduğunu söyledi. Yanık bölgesindeki su kesecikleri, açık yara haline dönüşerek günlük pansumanla tedavi edilebileceği gibi, enjeksiyonla boşaltılması da mümkün.
Yastı, derin yanıklarda hastanede yatış ve tedavi gerektiğini belirtti. İyileşme süresi 3 haftayı aşan yaralarda kalıcı renk değişiklikleri ve hareket kısıtlılığı oluşabileceğini söyledi. Bu nedenle, güneş yanığını hafife almamak gerektiğini vurguladı. Yanık bölgesinin nemli tutulması için ıslak havlu kullanılması, eğer ilaç yoksa zeytinyağı veya yağlı kremle cildin kurumasının önlenmesi önemli. Yanığın cilt bağışıklığı ve sıvı dengesini etkilediğini, bu nedenle her yaşta yanık vakalarının tehlike oluşturduğunu ifade ederek korunmanın şart olduğunu söyledi.
GÜNEŞİN EN ZARARLI OLDUĞU SAATLER: 11.00 - 16.00
Uzmanlar, güneşe maruz kalma süresi kadar, güneşlenilen saat dilimi de cilt sağlığı açısından büyük önem taşıyor olduğunu belirtti. Türk Dermatoloji Derneği, Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO), güneş ışınlarının yeryüzüne en dik açıyla ulaştığı saat aralığı olarak 11.00 ile 16.00 arasına dikkat çekiyor. Uzmanlar, açıklamalara göre bu saatlerde ultraviyole (UV) radyasyonu en yüksek seviyelere ulaşıyor ve ciltte yanık, lekelenme, yaşlanma belirtileri ile uzun vadede cilt kanseri riskini artırabiliyor olmasının önemini vurguladı.
Güneşten gelen UVB ışınları özellikle bu zaman diliminde cilt yüzeyinde ciddi hasarlara yol açabiliyor. Uzmanlar, bu saatlerde mümkünse dışarı çıkılmamasını, zorunlu durumlarda ise koruyucu kıyafetler, geniş kenarlı şapka, UV korumalı gözlük ve en az SPF 30 faktörlü güneş kremi kullanılmasını öneriyor.
Sağlık Bakanlığı da, özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan bireylerin bu saatler arasında doğrudan güneş ışığına maruz kalmamaları gerektiğini vurguluyor. Açık alanda bulunulması gereken durumlarda gölgede kalınması, sık sık su içilmesi ve güneş koruyucuların düzenli aralıklarla yenilenmesi öneriliyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: