Finans analisti İslam Memiş, ÖTV zamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Piyasalardaki kritik kararların ardından zamların gelmesini eleştiren Memiş, şunları söyledi:
"Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 22 Haziran’da 650 baz puan faiz artırması ve piyasaları ters köşeye yatırması güven anlamında masanın ilk ayağını kırmıştı.
Art arda gelen ancak farklı tercihleri kullanmak yerine vatandaşı direkt üzen zamların gelmesi ise masanın ikinci ayağının kırılmasına neden oldu.
22 Haziran’da Türkiye, yediden yetmişe ekranlara kitlenmiş Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faiz kararını bekliyordu.
Büyüğünden küçüğüne, paralısından parasızına, holding sahibinden esnafına, öğrencisinden memuruna herkes ama herkes faiz kararına odaklanmıştı.
Dolar tarihinde ilk kez 23,60’a yükselmiş, beraberinden her şey pahalı olmaya başlamıştı.
Halkın ise artık sabrı yoktu.
Para Politikası Kurulu (PPK), 22 Haziran’da öyle bir karar verecekti ki, en azından döviz kurları gerileyecek, rahat bir nefes alacaktık.
Önce erken seçim kararı alındı, büyük bir deprem felaketi yaşandı, stresli iki turlu bir seçim bitti, ekonomi yönetimi değişti, bayramlar geldi, okullar da kapanacak, rahat bir oh çekip tatile çıkılacaktık. Ama nerede?"
İslam Memiş, ÖTV zamlarının ardından yeni zam iddiasında da bulundu:
"Dolar 26,60’a yükselmiş, ekonomiye olan güven zedelenmişti.
15 Temmuz gecesi bile benzinde ÖTV tutarının 2,5265’ten 7,5265’e yükselmesi, motorinde ise ÖTV tutarının 2,0559’dan 7,0559’a yükselmesi bile düşündürücü. Farklı günlerde olabilirdi.
Mantık olarak “günün ne önemi var, sonuçta zam kararı” diye düşünülebilir.
Milli birlik mesajlarının verildiği, millete olan güvenin konuşulduğu bir gün bu kararın o güne tekabül etmesini normal karşılamıyorum.
Önümüzdeki haftalarda yeni zam haberlerine hazırlıklıyım.
Artık hiçbir kararı sürpriz görmem.
Bugünkü ekonomik koşullar karşısında ağır bedellerin ödenmesi ayrı bir mesele, zam kalemlerindeki tercihler farklı bir mesele.
Telefon almak, telefon kaydı yaptırmak için Türkiye’nin gerisinde olan ülkelerde kuyruklar oluşması, Türkiye’nin gerisinde olan ülkelerin ucuza mal almak için çarşı pazarda gülüşmeleri düşünülmesi gereken milli bir karar olmalıydı.
Bazı şeylerin parayla telafisi olmaz.
İtibardan bahsediyorum.
Sanırım kararlar masanın ayağını kırmaya devam edecek."
Yorumlar
Kalan Karakter: