Konut kiralarındaki aylık artışın yüzde 25'e endekslenmesi uygulaması, yasal olmamasına rağmen iş yerlerinde de benimsenmeye başlanmıştır. Ancak iş yerleri için kira artışında 12 aylık TÜFE ortalaması oranının dikkate alınması gerekmektedir. Bu durum, kiracılar ve mülk sahipleri arasında sorunlara yol açmaktadır.
Avukat Mehmet Harun Elçi, konutlar açısından yıllık kira artışının yüzde 25 ile sınırlı olduğunu belirtirken, iş yerleri için TÜFE oranı baz alınması gerektiğini ifade etmektedir. Son dönemde kira uyuşmazlıklarının arttığına dikkat çeken Elçi, tahliye taleplerinin en önemli anlaşmazlık sebebi olduğunu vurgulamıştır.
Asgari ücretin iki kat artmasına rağmen konut kiralarındaki yüzde 25'lik sınırlamanın mülk sahipleri açısından ekonomik kayıp olduğu belirtilmektedir. Kira uyuşmazlıklarında en sık karşılaşılan konulardan biri ise kira süresinin sona ermesiyle mülk sahiplerinin kiracıları tahliye talebinde bulunmasıdır.
Kiracı tahliyesi için belirli şartlar bulunmaktadır. Yasaya göre kira süresinin sona ermesiyle birlikte kiracının tahliye edilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Ancak kiracının kira bedelini zamanında ödememesi veya taşınmaza zarar vermesi gibi durumlarda tahliye talebi gündeme gelebilir.
Ayrıca tahliye taahhüdü de alınabilecek bir yöntemdir. Bu taahhüdün usule uygun bir şekilde alınması halinde belirtilen tarihte tahliye gerçekleşmezse, yasal süreç başlatılarak kiracının taşınmazdan tahliye edilmesi talep edilebilir.
Kira artış oranlarındaki sınırlamalar, mal sahipleriyle kiracılar arasında sorunlara yol açmaktadır. Özellikle iş yerleri için TÜFE oranına uyulmaması durumunda haklı gerekçelerle tahliye talepleri gündeme gelebilmektedir.
Yorumlar
Kalan Karakter: