Dila Sude Hün / Nöbetçi Gazete
Türk Psikologlar Derneği Bursa Şubesi Başkanı Uzm. Psikolog Ali Demirel, Başkan Yardımcısı Uzm. Psikolog Gizem Arsal, Yönetim Kurulu Üyeleri Uzm. Psikolog Ahmet Gönenç Uğur ve Uzm. Psikolog Hacer Sayan Nöbetçi Gazeteyi ziyaret etti.
Türk Psikologlar Derneği’nin, Türkiye’de 6 şubesi var. Bunlardan biri de Bursa’da bulunuyor. Ziyarette, Türk Psikologlar Derneği’nin faaliyetlerine, çalışmalarına ve mesleğin sorunlarına ilişkin konuşan Bursa Şube Başkanı Uzm. Psikolog Ali Demirel, “Bursa’da çok psikolog var ancak dernek faaliyetlerine katılım çok az. Bunun sebebi üyelerin talepsiz olması. İsteğimiz hem kamuda, hem de özel sektörde yer alan meslektaşlarımızın derneğimizi desteklemesidir” dedi.
50 YILLIK DERNEK
Psikoloji öğrencilerine, meslektaşlarına yardımcı olmak ve onları her alanda desteklemek amacıyla derneğin kurulduğunu belirten Başkan Demirel, “1975’de kurulan, neredeyse 50 yıllık köklü bir derneğiz. Bursa şubemiz ise 1995’de kuruldu. Hayatın her alanında çalışmaya ve yardım etmeye devam ettik ve bundan sonra da edeceğiz” ifadelerini kullandı.
DEPREM SONRASI GÖNÜLLÜ HİZMET
Türk Psikologlar Derneği Bursa Şubesi'nin çeşitli yardımlarda ve çalışmalarda bulunduğunu aktaran Başkan Ali Demirel, deprem bölgesinde de etkin rol üstlendiklerine vurgu yaparak şöyle konuştu:
“Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep ve diğer 9 ili etkileyen asrın felaketinin ardından psiko-sosyal destek amacıyla, depremzedelerin yanında olduk. Depremden sonra depremden etkilenen depremzedelerin hayatlarına devam edebilmeleri, hayatlarına bakabilmeleri için çalışmalar gerçekleştirdik. Derneğimize ait 400 gönüllü arkadaşımız 2 hafta süreyle sahadaydı. Bunlardan 16’sı Bursa’dan giden meslektaşlarımızdı.’’
MESLEK YASASI İSTİYORLAR
Türkiye’de psikoloji mesleğine ait bir yasa olmadığını da ifade eden Başkan Demirel, “Mecliste seçim öncesi mesleğimizle alakalı bir yasa tasarısı konuşuldu ancak seçimler konunun unutulmasını sağladı. Sınır ihlallerinin yaşandığı şu dönemde psikoloji lisansı yok ama psikolog sıfatını kullanan çok insan var. Dernek olarak böyle bir durumla karşılaşıldığında bizimle iletişime geçilsin. Biz bu konuyu mutlaka yasal sürece taşırız.” dedi.
Son olarak YÖK politikası hakkında konuşan Başkan Demirel, “Türkiye’de psikoloji alanında her sene ortalama 13 bin mezun oluyor. Mezun sayısı arttıkça istihdamda da problemler ortaya çıkıyor. Her Ailşe Sağlık Merkezi'nde psikolog olmalı” ifadelerini kullandı.
Demirel'in bu konudaki sözleri şöyle:
''Maalesef son yıllarda gittikçe artan şekilde psikoloji bölümleri açılıyor ve bu bölümlere kapasitesinin üzerinde kontenjanlar veriliyor. Yeterli akademisyeni olmadan, alt yapısı olmadan bölüme alınan yüksek sayıdaki öğrenciler haliyle kalitesiz bir eğitim alıyor ve o şekilde mezun oluyor. Bu da psikoloji bölümünün ve meslek elemanlarının kalitesinin düşmesine sebep oluyor. Bu bölüme yoğun bir ilgi ve talep var, herkes okumak istiyor. Fakat biz psikologların yüksek sesle ve en fazla dile getirdiğimiz talebimiz psikoloji bölümlerine baraj getirilmesi. Nasıl ki tıp, hukuk, eğitim fakültelerinde baraj varsa psikoloji bölümüne de getirilmeli. Belli bir sıralamanın altında kalanların psikoloji bölümüne yerleşmesi engellenmeli. Aynı zamanda psikoloji bölümlerinin yüksek kontenjanları da daraltılmalı ve böylece kalite arttırılmalı. Psikoloji bölümlerindeki akademisyenlerimiz büyük özveriyle çalışsa da artık bu yük onlar açısından da taşınamaz durumda. Akademisyenlerimizin ne kadar yorulduğuna ve tükendiklerine bizzat şahit olduğumu söylemek isterim. YÖK’ten bu konuda çok ciddi şekilde bir talebimiz var ve biliyoruz ki çözüme kavuşması en kolay konu bu. YÖK’ün hem akademisyenlerimizden hem de sahadaki meslektaşlarımızdan gelen bu talebi görmezden gelmeyerek bu sorunu bir an önce çözmesini talep ediyoruz. Biz sorunlarımız çözüme kavuşana kadar bu başlıklardaki taleplerimizi yüksek sesle dile getirmeye devam edeceğiz.''
Psikoloji bölümüne gönül vermenin akademik bir ağırlığı olması gerektiğini açıklayan Demirel, sözlerini şöyle tamamladı:
“Vakıf Üniversiteleri, psikoloji bölümü revaçta olduğu için her sene bu alana yeni bir bölüm açıyor. Bu, psikoloji mesleğinin değer zedelenmesine, alınan eğitimin kalitesinin düşmesine ve istihdamın azalmasına sebep oluyor. İstediğimiz YÖK’ün hukuk, tıp gibi diğer bölümlere uyguladığı barajı, psikoloji alanına da uygulamasıdır.”
‘’ERKEN TANI ÖNEMLİ’’
Türk Psikologlar Derneği Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Uzm. Psikolog Ahmet Gönenç Uğur ise, erken teşhislerin önemine vurgu yaparak ulaşılabilmesi en yakın sağlık kuruluşlarında birer psikolog olması gerektiğini ifade etti.
Desteğe ihtiyacı olan ama ekonomik durumu bulunmayan vatandaşların erişim sorunu yaşadığından tedavi olamadığını açıklayan Uğur, koruyucu ruh sağlığının çok önemli olduğunu aktararak, “Bu çalışma hayata geçirilirse hayatın hemen hemen her alanı kolaylaşacak ve insan sağlığında çok etkili olacaktır. Sadece sağlık alanında değil, diğer alanlarda da sayımız mutlaka arttırılmalıdır” şeklinde konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: