Ücretli öğretmenlerin maaşı asgari ücretin altında!

Sibel Öztopçu / Nöbetçi Gazete 

Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre MEB bünyesinde görev yapan ve ek ders ücreti karşılığında görevlendirilen öğretmenlerin ücretlerinde yüzde 25 artışa gidildi. Karar 1 Kasım’dan itibaren uygulanmaya başladı. Bu karar ile bir ücretli öğretmenin maaşı haftalık 30 saat ders vermesi durumunda yaklaşık 8 bin oldu.

“ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA ÇALIŞTIRILIYORUZ”

Emektar Ücretli Öğretmenler Platformu'nun bir yetkilisi konu hakkında açıklamalarda bulunarak, “Yaklaşık bir yıl önce 5+1 ek ders iyileştirmesi yapılmaya çalışıldı. O zaman da bu iyileştirme ile yine asgari ücretin altında bir ücrete denk gelmekteydi. Derinleşen ekonomik sıkıntılar nedeniyle bu 5+1, 2+1 şeklinde güncelleme gereği duyuldu. Ocak 2024 döneminde yapılacak iyileştirmeye rağmen yine asgari ücret altında bir ücrete denk gelecektir” dedi.

“KADROLU ÖĞRETMENLER İLE AYNI MAAŞ VERİLMELİ”

Platform üyesi öğretmenlerin taleplerini dile getirerek şunları söyledi:

"Kadrolu öğretmenlerde olduğu gibi haftalık belirli bir ek ders saati görevine karşılık bir taban maaş ödenmeli, SGK primi aylık 30 gün yatırılmalıdır. Bu ek ders saatinin üstünde girilen her ek ders için de ek ders ücretinin de ayrı olarak ödenmesi gerekir. Haftalık 3 saat nöbet ücreti, sınıf rehberlik ücreti ödenmelidir. Destekleme ve Yetiştirme kurslarında (DYK) ücretli öğretmenler de görevlendirilmelidir. Kadrolu/sözleşmeli öğretmenlerde haftalık olarak maaş karşılığı 15 saat derse girilmekte, 15 saat üstünde girilen her ders saati için ek ders ücreti ödenmektedir. Eğitim fakültesi mezunu, eğitim formasyonu bulunan atanma şartlarını taşıyan kişiler görevlendirilmelidir. 

Ön lisan, lise. 4 yıllık farklı bölüm mezunlarının bu görevi ifa etmemesi gerekir. Ücretli öğretmen görevlendirmesinde ‘’deneyim öncelikli’’ kriter esas alınmalıdır. Belli bir süre MEB bünyesinde görev ifa etmiş atanma şartlarını taşıyan 4 yıllık eğitim fakültesi veya eğitim formasyonuna sahip deneyimli ücretli öğretmenlerin ön başvuru esasına dayalı olarak bu şartı sağlayan öğretmenlerin sözleşmeli olarak istihdam edilmelidir." 

“GERİDE BİNLERCE MAĞDUR KALDI”

'Eşit işe eşit ücret' uluslararası çalışma örgütlerinin benimsediği bir evrensel normdur" diyen platform üyesi, "Yıllarca aynı eğitimi görüp aynı diplomaya sahip olup aynı görevi ifa ederek kadrolu öğretmenin yarısı kadar ücret almak 15- 20 gün SGK priminin yatması ve  hiçbir ekonomik, sosyal ve özlük haklarının bulunmaması acı verici bir durumdur. Kaldı ki 20 yıldan fazladır devam eden bu sistem bir istihdam modeli haline gelmiştir. 20 yılı aşkın süredir bu sistem ‘ölümü göstererek sıtmaya mahkum edecek’’ şekilde uygulanarak geride binlerce mağdur bırakarak bu günlere gelmiştir" ifadelerini kullandı. 

"BU SİSTEME RAĞMEN GÖREVİMİZİ YAPIYORUZ" 

Platform üyesi açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Bu şartlarda çalışarak en kutsal bir görevi ifa etmek bir ücretli öğretmeni psikolojik olarak çok üzmektedir. Olaya diğer taraftan bakıldığında ‘’yeryüzünün en kutsal, yüreklere dokunan hayati görevine adanma duygusu’’ görevini layıkıyla yapmaya vesile olması ise 20 yıldan fazladır süregelen bu sisteme rağmen bu yüce görevi yapmamızı sağlamıştır."