Yeme bağımlılığını, kişinin belirli yiyeceklere karşı kontrol edilemez bir istek duyması ve olumsuz sonuçlara rağmen bu davranışını sürdürmesi şeklinde açıklayan Uzman Psikolog Uğur Kartum, genellikle yüksek şeker ve yağ içeren yiyeceklerin bu bağımlılığı tetiklediğini ifade etti.
Uğur Kartum, yeme bağımlılığının belirtileri ile ilgili şu bilgilendirmelerde bulundu.
“Belirli yiyeceklere karşı kontrol edilemez istek, fazla miktarda ve sık sık yemek yeme, yemeği bir ödül veya teselli aracı olarak kullanma, gizlice yemek yeme veya yeme alışkanlıklarını saklama, yemeğin ardından suçluluk ve utanç hissetme, yemek yemediğinde huzursuzluk veya sinirlilik hali, yeme bağımlılığının belirtileri arasında gösterilebilir.”
Duygusal durumlarını yönetmek için yemek yeme alışkanlığı geliştiren kişilerin, zamanla bu davranışı tekrarladıkça bağımlılık geliştirebildiğine dikkat çeken Kartum, yemek yemenin duygusal rahatlama sağladığı için beynin ödül sistemini harekete geçirdiğini ve bu durumun da kişileri kısır döngüye soktuğunu söyledi.
Psikolog Kartum sözlerine şöyle devam etti:
“Yeme bağımlılığı, beynin ödül ve zevk sistemleri ile ilişkilidir. Yüksek şeker ve yağ içeren yiyecekler, dopamin gibi nörotransmitterlerin salınımını artırarak haz ve mutluluk hissi yaratır. Bu durum, kişinin bu yiyecekleri tekrar tüketme arzusunu güçlendirir ve bir kısır döngü oluşturur. Beyindeki bu kimyasal değişiklikler, bağımlılık davranışını pekiştirir.”
Düşük özsaygı yeme bağımlılığını artırıyor!
Stresli durumların, duygusal zorlukların, travmaların ve depresyon gibi durumların yeme bağımlılığını artırdığını belirten Kartum, kişinin kendine değer vermemesi ve düşük özgüvenin de yeme alışkanlıklarını olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti.
Toplumda kabul görme arzusu ve beden imajıyla ilgili baskıların, yeme bağımlılığı, duygusal ve biyolojik faktörlerin bir kombinasyonu olduğunu dile getiren Kartum, tedavi sürecinin hem psikolojik hem de fiziksel açıdan ele alınması gerektiğini ifade etti.
“Yeme bağımlılığı tedavi edilebilir”
Yeme bağımlılığının tedavi edilebilir bir durum olduğunu ancak, tedavi sürecinin bireysel farklılıklar gösterebileceğini belirten Kartum, psikoterapi, beslenme danışmanlığı ve gerekirse ilaç tedavisinin, yeme bağımlılığının üstesinden gelinmesinde etkili olabileceğinin altının çizdi.
Uzman Psikolog Kartum, yeme bağımlılığının tedavi sürecinde izlenecek adımlar hakkında şu bilgileri verdi:
“Farkındalık Kazanma: Kişinin yeme alışkanlıklarının farkına varması ve bunları kabul etmesi.
Profesyonel Destek: Psikoterapist veya diyetisyen gibi uzmanlardan yardım alma.
Duygusal Yönetim: Stres, anksiyete gibi duygusal durumlarla başa çıkma stratejileri geliştirme.
Sağlıklı Beslenme Planı: Beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi ve dengeli bir diyet programı oluşturmak."
Düzenli egzersiz yaparak beden ve zihin sağlığının iyileştirileceğini ifade eden Kartum, bu tarz sorunları yaşayan insanların psikolojik destek alma konusunda çekimser davranmamaları gerektiğini önerdi.
Yorumlar
Kalan Karakter: