Grip hastalığının influenza virüsünün neden olduğu, genellikle yıl içerisinde sohbahar sonu, kış ve ilkbahar başına kadar olan dönemde daha sık görülen oldukça bulaşıcı bir hastalık olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Güler Yürekli, "Grip belirtileri, virüsün vücuda
girmesinden sonraki 1-3 gün içerisinde ortaya çıkar" dedi.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
"Ateş yükselir ve titreme görülür, bunlara baş ve karın ağrısı eşlik etmektedir" diyen Yürekli, "Kuru bir öksürük görülür. Bunların dışında, eklem ve boğaz ağrıları, istahsızlık, burun akıntısı, hapşırma, baş dönmesi de grip hastalığında görülebilir. Çocuklarda bu duruma kusma ve ishal eşlik edebilir, küçük çocuklarda dikkat edilmesi gereken ek belirti huzursuzluk, istahsızlık ve uyku halidir. Belirtiler hastanın günlük işlerini etkileyecek düzeye ulaşabilir. Halsizlik grip geçtikten sonra bile bir kaç hafta devam edebilir" açıklamasında bulundu.
Yürekli ayrıca hastalık belirtileri olarak şunları saydı:
Ateş(koltuk altından ölçülen 38°C ve üzeri)
Titreme
Kuru öksürük
Boğaz ağrısı
Burun akıntısı ve tıkanıklığı
Baş ağrısı
Kas ve eklem ağrıları
Şiddetli halsizlik
İshal, nadiren kusma
TEDAVİSİ NASIL OLUR?
Uzm. Dr. Güler Yürekli, "Çoğu hasta herhangi bir tıbbi tedavi almadan bir haftada iyileşir. Fakat risk grubunda olan kişilerde hastalık ciddi ve ağır seredebilir hatta ölüm görülebilir. Bu nedenle risk grubundaki kişiler erken dönemde (hastalık başladıktan sonraki 24 ile 48 saat arasında) hekime başvurmalı ve antiviral tedavi almalıdır. Vücuttan su kaybını önlemek için bol bol sıvı tüketimi gerekir. Antibiyotiklerin grip ya da soğuk algınlığı tedavisinde herhangi bir yararı yoktur" şeklinde açıklamalarda bulundu.
HASTA KİŞİLER NE YAPMALI?
Yürekli hastalıktan korunmak için de şu önerilerde bulundu:
"El yıkama ve kişisel hijyen önlemleri gripten korunmada en önemli yöntemlerdendir. Hasta kişiler hekim önerisi dışında ilaç kullanmamalıdır. Risk grubundaki kişiler mutlaka hekime başvurmalıdır. Hasta kişilerin sağlık kurumlarına ve kalabalık ortamlara gitmek zorunda kaldıklarında maske takmaları, hastalığın diğer kişilere bulaşmasını engellemektedir. Hapşırma ve öksürme sırasında tek kullanımlık kâğıt mendil kullanılmalı ve kullanıldıktan sonra etrafa temas ettirilmeden çöpe atılmalıdır. Eğer mendil yok ise kolun iç kısmı kullanılarak ağız ve burun örtülmelidir. Hasta olanların kalabalık ortamlarda bulunmamaları, evden çıkmamaları ve evde istirahat etmeleri hastalık
bulaşmasının önüne geçmek için çok önemlidir. Hasta kişilerin bol sıvı tüketmeye özen göstermesi, beslenmesine dikkat etmesi, özellikle taze sebze ve meyveleri tüketmesi önerilir."
GRİP AŞISI HER YIL YAPTIRILMALI MIDIR?
Her yıl mevsimsel gribe neden olan grip virüsünün değişebildiğine vurgu yapan Güler Yürekli, "Grip aşısının içeriği Dünya Sağlık Örgütü tarafından bir yıl önce salgın yapan virüs tiplerinin belirlenmesi ile geliştirilmekte ve aşının içeriği de bu uygulamaya bağlı olarak her yıl değişmektedir. Aşı, yapıldığı grip sezonu için etkili olmaktadır. Bu nedenle eskiden geçirilmiş grip hastalığı ya da uygulanmış grip aşısına bakılmaksızın mevsimsel gribe karşı etkin bir korunma sağlanması için her yıl grip aşısı yaptırılmalıdır. Aşının koruyucu etkisi, aşı yapıldıktan iki hafta sonra başlayacağı için aşının en uygun zamanı, gribin sık görülmeye başladığı dönemden hemen öncesidir. Ekim ve Kasım ayları grip aşısının yapılma zamanı olarak tercih edilmelidir. Aşılanmayan kişiler ise Mart ayının sonuna kadar aşılanabilir. Aşının koruyuculuğu yaklaşık 6-8 ay sürer" ifadelerini kullandı.
GRİP AŞISI KİMLERE YAPTIRILMALI?
Uzm. Dr. Güler Yürekli grip aşısının kimlere yaptırılması gerektiği konusunda da şunları söyledi:
"Grip aşısı 6 aylıktan küçük çocuklara, hamileliğinin ilk 3 ayının içinde bulunanlara ve ciddi yumurta alerjisi ya da aşı içeriğinde bulunan herhangi bir maddeye karşı ciddi alerji öyküsü olanlara, daha önce herhangi bir mevsimsel influenza aşısı ile ciddi(hayatı tehdit eden) alerji öyküsü olanlara uygulanmamalıdır."
Yorumlar
Kalan Karakter: