İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri Fırat Sarı’yla birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan ve ana dava dosyası ile birleştirilen iddianame ile sanık sayısı 58’e yükselmişti.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. duruşmanın 7'inci gününde, suç örgütü lideri doktor Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 29 tutuklu 58 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya tutuklu ve tutuksuz bir kısım sanıklar ile taraf avukatları katıldı. Duruşma, Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyonda yakalanan ve haklarında iddianame düzenlenen sanıkların kimlik tespitlerinin ardından sanık savunmaları ile devam etti.
"DOSYA BU AŞAMAYA KAMUOYU BASKISIYLA GELDİ. BASIN YOLUYLA YALAN YANLIŞ BİLGİER SIZDIRILDI VE İNSANLAR YANLIŞ BİLGİLENDİRİLDİ"
Duruşmada, Reyap Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan tutuklu sanık Sümeyye Nur Taşçı’nın avukatı, "Birleşen dosya yönünden alınmış olan tanık beyanlarında müvekkil aleyhine bir konu bulunmamaktadır. Duruşma savcının tutukluluk halinin devamı yönündeki talebine katılmıyoruz. Taşçı, dosya kapsamında tek somut delil olarak kabul edilen ve yasadışı şekilde ele geçirilen tape kayıtları yüzünden tutukludur. Bu durumu kabul etmiyoruz. Teknik ve fiziki takiple her şey ortadayken bir örgütten bahsedilemez. Dosya bu aşamaya kamuoyu baskısıyla geldi. Basın yoluyla yalan yanlış bilgiler sızdırıldı ve insanlar yanlış bilgilendirildi. Burada bulunan tüm sanıkların masumiyet karineleri dava sonuçlanmadan ihlal edildi. Müvekkilim, hangi eylemi işlediyse bilelim, ona göre savunma yapayım. Biz avukatlar savunma yapmakta zorlanıyoruz. Sosyal Güvenlik Kurumu'nun zarara uğratılması müvekkil yönünden iddianamede yer almamaktadır. Taşçı’nın kredi borcu dışında bir geliri yok. Borçlarla boğulmuş durumdadır. Tahliyesini talep ediyoruz" dedi.
"TOPTEMEL, OPARA BEBEĞİN YAŞAMASI İÇİN ELİNDEN NE GELİYORSA YAPMIŞTIR"
Duruşmada, Birinci Hastanesi hemşiresi tutuklu sanık Tuğçe Toptemel avukatı, "Varsa bir suçu ceza alsın sanık ama dosya kapsamında görünüyor ki böyle bir durum yok. Toptemel’in tape kayıtlarında toplumun sinir uçlarına dokunan bir tepe kaydı yok. Ayrıca, Toptemel’in diğer sanıklarla bağlantısı da yok. Toptemel, Opara bebeğin yaşaması için elinden ne geliyorsa yapmıştır. Hakan Doğukan Taşçı, doktor talimatı olmadan ilaç tedavisine başlamıştır. Taşçı’nın, ‘benim bilgim yok’ şeklindeki savunmasına itibar edilmemelidir. Alanda 7 kişi var, kimse bebeğin öldüğünü fark etmemiş. Taşçı, bebek gece öldü diyor. Niye kimseye sormamış. Şeyhmus Çelik ‘ben bebeği görmedim’ diyor. Opara bebek Birinci Hastanesi'ne geldiğinde Şeymuş Çelik'in alanda olması gerekirken alanda yoktur. Uzman görüşünde bu suç atfedilmemiştir. Müvekkilimin adı savcı tehdit hadisesinde kullanıldı. Müvekkilimiz Opara bebeğin yaşaması için yapması gereken her şeyi yapmıştır. Diğer sanıklar benim müvekkilime ‘hayır sen yapmadın’ diyemiyorlar. Bu nedenle kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçuyla ilgili konuşmanın anlamı yok. Maddi gerçekten kaçmıyoruz. Müvekkilimin 9 aydır tutuklu kalması kabul edilemez. Adli kontrol tedbiriyle tahliyesini talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
DURUŞMAYA ARA VERİLDİ
Duruşmaya, avukatların savunmalarının tamamlanmasının ardından mahkeme heyetinin ara kararı açıklaması öncesi 2 saatlik ara verildi.
Yorumlar
Kalan Karakter: