Bursa Emek ve Demokrasi Güçleri, Türkiye genelinde yaşanan orman yangınlarına dikkat çekmek amacıyla kapsamlı bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, yalnızca yangınlara müdahale değil, yangınların çıkmasını önlemeye yönelik politikaların geliştirilmesi gerektiği vurgulanırken, doğanın sermaye için tahrip edildiğine de dikkat çekildi. “Ormanlarımızla beraber geleceğimiz de yanıyor” denilen açıklamada, kamu kurumlarının koordinasyon eksiklikleri ve yetersiz önlemleri de eleştirildi.
"YANGINLAR ARTARKEN NEDENLER GÖRMEZDEN GELİNİYOR"
Açıklamada, son 88 yılda 1 milyon 900 bin hektardan fazla orman alanının yandığı belirtilirken, sadece 2024 yılında 3 bin 800 yangının yaşandığı hatırlatıldı. Bu yıl ise 26 Haziran–3 Temmuz arasında 576 orman yangını kayıtlara geçti. Küresel iklim değişikliğinin yanı sıra maden izinleri, enerji hatları ve denetimsizlik de yangınların temel nedenleri arasında bahsedildi.
YETERSİZ KOORDİNASYON CAN ALIYOR
İki aylık sürede 15’e yakın orman emekçisinin yaşamını yitirdiği, 20’den fazla gönüllü ve çalışanın yaralandığı vurgulanan açıklamada, bu kayıpların iş gücü ve koordinasyon eksikliğinden kaynaklandığı ifade edildi. Eğitim eksikliği, yasal yaptırımların uygulanmaması ve denetim zafiyetinin yangınlarda ağır sonuçlar doğurduğu da söylendi.
ÇÖZÜM HALKIN KATILIMIYLA MÜMKÜN
Yangınlarla sadece mücadele etmek yerine, yangınların çıkmasını engelleyecek önlemlerin öncelikli hale getirilmesi gerektiği ifade edilen açıklamada, şu öneriler öne çıktı:
• Enerji nakil hatları yer altına alınmalı ve periyodik bakımları yapılmalı,
• Ateşsiz piknik gibi alışkanlıklarla farkındalık artırılmalı,
• Turizm tesisleri yangın söndürme altyapısına kavuşturulmalı,
• Yerleşim yerleriyle ormanlar arasındaki alanlar düzenli olarak temizlenmeli,
• Yangın gönüllüsü ekipler kurulmalı ve eğitilmeli.
ACİL ÖNLEMLER SIRALANDI
Yangınlarla etkili mücadele için alınması gereken önlemler ise gerçekleşen açıklamada şöyle sıralandı:
• Kadrolu orman işçisi açığı kapatılmalı,
• Yangın nedenleri belirlenerek yerel çözümler geliştirilmeli,
• Enerji şirketleri bağımsız şekilde denetlenmeli,
• Yangın mevzuatı güncellenmeli,
• Tarım, orman ve yerleşim alanları yangına dirençli hale getirilmeli.
Özellikle gece saatlerinde yangın çevresine dozer şeridi açılması uygulamasının zorunlu hale getirilmesi gerektiği belirtilerek, bu uygulamanın mevzuata eklenmesi yetkililerden talep edildi.
“SÜPER İZİN YASASI GERİ ÇEKİLMELİ”
Açıklamada, doğayı tehdit eden en büyük tehlikelerden birinin de yakın zamanda Meclis’ten geçen “süper izin yasası” olduğuna dikkat çekildi. Yasanın maden ve enerji şirketlerine geniş yetkiler tanıyarak doğayı sermayeye açtığı belirtilirken, bu düzenlemelerden derhal vazgeçilmesi istendi.
“ASLINDA NEDEN SERMAYE”
“Yangınların doğal nedenlerle çıktığı iddia edilse de gerçek neden doğanın sermayenin kâr hırsına kurban edilmesidir” denilen açıklamanın sonunda şu ifadeler yer aldı:
“Bizler toprağımıza, suyumuza, ormanlarımıza sahip çıkacağımızı ve mücadelemizi sürdüreceğimizi buradan haykırıyoruz. Birleşe birleşe kazanacağız.”
Yorumlar
Kalan Karakter: