Sema Üstüntaş / Nöbetçi Gazete
Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden komşu ülkelere yayılan maymun çiçeği virüsü nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), virüsün yayılması sonucu iki yıl içinde ikinci kez küresel halk sağlığı acil durumu ilan etti.
Benzer bir durumun 11 Mart 2020'de Türkiye'de COVID-19 salgını adıyla yaşanması, akıllara 'Türkiye'ye tekrar virüs salgını mı gelecek?' sorusunu getirdi.
Peki, Maymun Çiçeği nedir, belirtiler nelerdir? Türkiye'ye Maymun Çiçeği virüsü gelir mi? Maymun Çiçeği'nin öldürücü etkisi var mı? Tüm merak edilenleri, Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Yılmaz, Nöbetçi Gazete aracılığıyla yanıtladı.
MAYMUN ÇİÇEĞİ NEDİR, NASIL BULAŞIR?
Maymun Çiçeği hakkında bilgiler veren Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Yılmaz, "Maymun Çiçeği şimdiki adıyla ‘’M Çiçeği’’ zoonoz dediğimiz, hayvanlardan insanlara bulaşan bir hastalık iken artık insanlardan insanlara bulaşan ateş, halsizlik, ciltten kabarık, içi sıvı olan döküntüyle karakterize, kabuklanmayla iyileşen viral bir enfeksiyon hastalığıdır. Net olmamakla birlikte daha çok fare, sincap gibi kemirgen, küçük memeliler temel kaynaktır.
İnsanlar arasında bulaşta en sık cilt teması rol oynar. Hastaların giysi, çarşaf, havlu, yatak gibi kişisel malzemelerinin ortak kullanımı ile bulaşabilir. M çiçeği tanısı almış gebelerden fetüse geçebilir. Solunum yolu ile bulaş nadirdir, ancak, havada virüs partikülleri varsa ve uzun süreli, kapalı ortamda maruz kalınırsa, solunum yolu ile de bulaşabilir.
BELİRTİLERİ NELERDİR?
Hastalığın belirtileri aslında birçok viral enfeksiyonda olduğu gibi gribal enfeksiyon şeklindedir. Ateş, halsizlik, kas ağrısı, baş ağrısı, bazı hastalarda lenf bezlerinde şişme olabilir. Ama asıl belirtisi içi sıvı olan ciltten kabarık lezyonlardır. Bazı hastalarda özellikle hafif seyirli olanlarda cilt lezyonları gözden kaçabilecek kadar az sayıda olabilir. Özellikle riskli temas dediğimiz lezyonu olan kişilerle temas etmiş olanlarda mutlaka tüm vücut muayenesi dikkatlice yapılmalıdır. Bazen bu döküntüler mukoza dediğimiz ağız içi ya da peri anal bölgede olabilir" dedi.
DSÖ'nün Maymun Çiçeği nedeniyle acil durum ilan etmesinin ardından tedirginliğe kapılan vatandaşlar için Sağlık Bakanlığı'ndan dün bir açıklama yapılmıştı. Bakanlık, "Özellikle Afrika kıtasında görülen Maymun çiçeği vakasına Türkiye’de 2024 yılında rastlanmamıştır. Ülkemizde henüz herhangi bir kısıtlama veya ek tedbir ihtiyacı bulunmamaktadır” ifadelerine yer vermişti.
PEKİ, İLERLEYEN ZAMANLARDA TÜRKİYE'YE SIÇRAR MI?
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Yılmaz, "Aslında 2022 yılında birçok ülkede olduğu gibi bizim ülkemizde de görüldü. Net olarak ülkemizdeki rakamları bilmiyoruz. Ancak bilimsel dergilerden takip ettiğimiz, olgularımızı kendi meslektaşlarımızla bilimsel toplantılarda paylaştığımız kadarıyla ülkemizde de tanı almış olgular mevcut.
Şu an için COVID-19 kadar hızla yayılmasını, Afrika’da ki gibi büyük bir sorunla ülkemizde karşı karşıya kalacağımızı düşünmüyorum. Çünkü COVID-19 solunum yolu ile bulaşıyor. Solunum yoluyla bulaş her zaman daha hızlı yayılır. Hiç etkilenmeyiz de diyemem, sonuçta dünyada artmış bir ülkeler arası seyahatler var. DSÖ acil durum ilan etti ve burada asıl amaç aslında dünyada yayılmasını önlemenin yanında aşı, sağlık için gerekli desteğin riskli bölgeye aktarılması. Bu şekilde başta Demokratik Kongo Cumhuriyeti olmak üzere Afrika’daki sorunun diğer kıtalara daha fazla sıçramasını önlemek ve dolayısıyla salgının kontrol altına alınmasını sağlamaktır" ifadelerini kullandı.
"ÜLKEMİZE GELEBİLİR"
Sözlerini sürdüren Prof. Dr. Emel Yılmaz, "Ülkemize de gelebilir. Her gün birçok ülkeden uçaklar geliyor ve gidiyor. Burada bize düşen aslında başta el hijyeni olmak üzere enfeksiyon kontrol önlemlerini almak. Yani cilt lezyonu olanlara doğrudan temas etmemeli, havlu, çarşaf, yatak, giysi gibi malzemelerin ortak kullanılmaması. Riskli bir temas olduğunda ve gribal bir enfeksiyonla birlikte cilt lezyonu olduğunda hemen bir hekime başvurulması önemli. Biz doktorların da mutlaka hastalıktan şüphelenmemiz gerekli" dedi.
MAYMUN ÇİÇEĞİ'NİN ÖLDÜRÜCÜ ETKİSİ VAR MI?
Prof. Dr. Emel Yılmaz, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Maymun çiçeği ölümcül değildir diyemeyiz, çok öldürücü de diyemeyiz. Ancak ölen olgular ne yazık ki var. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 1 Ocak 2022-30 Temmuz 2024 arasında kesin tanı almış 99 bin 176 olgu, 208 ölüm varken, son zamanlarda Afrika’da ki olgularla Ocak 2022-14 Ağustos 2024 tarihleri arasında yaklaşık 15bin olgu, 500’e yakın ölüm bildirildi. Birçok virüste olduğu gibi M Çiçeği virüsü de birçok varyanttan oluşuyor. Özellikle Klad 1 ve 2 olarak tanımlanan varyantlardan Klad 1 daha ölümcül. Yine de ölüm oranı yüzde 3,6 gibi.
Tedavisi COVID 19’daki gibi değil, ikisi de farklı virüs, farklı klinik tablolar yapıyor. Dolayısıyla tedavileri de farklı olacaktır. Aslında her ikisinin de kesinleşmiş, onay almış bir tedavisi yok. Ama bazı ilaç çalışmaları tıpkı COVID-19’da olduğu gibi var. FDA onayı almamış ancak 2018’de geliştirilmiş ilaç yani antiviral var. Özellikle ağır seyirli olgularda 2022 salgınında kullanıldı. Normalde hastalık birçok kişide kendini sınırlayan bir hastalık. Viral enfeksiyonlarda ona özel tedavisi olsa bile bağışıklık sistemi kişinin hastalığı nasıl atlatacağını belirler. Ayrıca destek tedavisi de önemlidir."
MAYMUN ÇİÇEĞİ ÇOCUKLARI NASIL ETKİLER?
Salgının çocuklara bulaş kısmıyla da ilgili konuşan Emel Yılmaz, "Çocuklar da hasta oldu. Özellikle bildirilen çocuk olgularda yaygın vücut döküntüleri ve ağır seyirli olgular var. Bazı yayınlarda cilt lezyonu olan ve hafif seyirli olup okula giden çocukların okul arkadaşlarına yakın cilt teması ile bulaştırdıkları biliniyor" diye konuştu.
Yılmaz, son olarak konuşmasını şu başlıklar altında noktaladı:
HASTALIĞIN İYİLEŞME SÜRESİ NE KADAR?
"Tamamen kişinin bağışıklık sistemine ve hastalığın ağırlık derecesine göre değişir. Ancak özellikle grip benzeri tablo, içi sıvı dolu döküntülü lezyon, ardından kabuklanma olur. Devamında kabuklar dökülür. Bu süre yaklaşık 2-4 haftadır ve kabuklar döküldükten sonra kişi virüsü etrafa bulaştırmaz. Bu süre aslında hastalığı olanları izole etmek açısından önemlidir.
COVİD-19 MU, MAYMUN ÇİÇEĞİ Mİ DAHA TEHLİKELİ?
İkisi birbirinden farklı o yüzden kıyaslama yapmak zor. Ancak COVID-19 Çin’de Wuhan eyaletinde çıktı, birkaç hafta/ ay içinde birkaç ülkeye yayıldı, tam olayı kavramaya çalışırken 2-3 ay içinde dünyanın hemen hemen her ülkesinde görüldü. Eğer aşı olmasaydı, virüs biraz evrilmeseydi ölüm ve hastalığın hayatımıza etkileri halen devam ediyor olacaktı.
Şimdi de 2024’te ki salgın ise rakamlara bakıldığında evet tedirgin edici. Ama şunu da unutmayalım hep var olmuş, bir şekilde artış ve azalma göstermiş. COVID-19 ise kontrolü daha zordu. Eğer farkında olunmaz ise ve kişisel hijyen önlemleri alınmaz ise M çiçeğinin de yayılması mümkündür.
MAYMUN ÇİÇEĞİ, SU ÇİÇEĞİNE BENZİYOR MU?
Su Çiçeği'ne benzerliği var tabii ki. Ancak yeryüzünden silinmiş olan çiçek hastalığına klinik tablo olarak daha çok benziyor. Bu yüzdendir ki özellikle 1980 öncesi doğmuş olup çiçek aşısı olanların hastalığa daha az yakalandığı, daha hafif seyrettiği veya hiç yakalanmadığı gözlenmiş.
EMEL YILMAZ'DAN UYARI!
Son olarak asıl önemli olan etkili aşısının olduğunu bilmek. Avrupa’da 2022 salgınında riskli kişilere özellikle çok partnerlilere bazı ülkelerde aşılama yaptılar. Aşılama sadece temas öncesi değil, riskli teması olanlara da etkili. Temasın hemen sonrasında uygulanan aşının etkili olduğunu söyleyebiliriz. Bilinmeyen hastalıktan korkmalıyız, ancak biz M çiçeğini biliyoruz, etkili bir aşısı da var. Bu açıdan sadece önemli olan farkında olmaktır. Eğer erken saptanırsa sınırlamak mümkündür. Ayrıca yurt dışından gelen, grip benzeri bir tablo ve benzer döküntüleri olan kişilerin doktora başvurması, gelişmeleri takip etmek ve en önemlisi el hijyeni başta olmak üzere korunma önlemlerinin alınmasıdır. Burada sadece sağlıkçıların değil, siz basın mensuplarına da halkı doğru aydınlatmak açısından görevler düşüyor."
Yorumlar
Kalan Karakter: