Stephen King'in,
Korku romanlarının arasından sıyrılan,
Edebi yönü ağır basan kitaplarından.
Yıllar oldu okuyalı.
Kitap, ormanda kaybolan dokuz yaşındaki bir kızın hikâyesini anlatır.
Babası olmayan bir kızın,
Ormanda yaşam mücadelesi verirken,
Ne annesini,
Ne de kardeşini,
Sadece, babası yerine koyduğu,
Ünlü bir beyzbol oyuncusunu hayal ederek hayatta kalmaya çalışmasını.
Ormanın karanlıklarına doğru ilerlerken,
Tom Gordon'ın elini tuttuğunu hayal eder.
Kitabı her hatırladığımda,
Kız çocuklarının gözünde babalarının ne kadar farklı,
Ne kadar değerli olduğunu tekrar tekrar anlarım.
Anneyle çok şey paylaşılsa da,
Babanın yeri hep farklı, hep özel olmuştur…
Hamas-İsrail çatışmasını izlerken günlerdir düşünüyorum babasız kalan çocukları.
Çocuksuz kalan babaları, anneleri, evleri.
Şu kısacık dünyada değer mi canları almaya?
Geride kalanlar hayata nasıl tutunacaklar, nasıl yaşayacaklar?
Tom Gordon'a Aşık Olan Kız, bilinmeyene karşı duyduğumuz derin korkunun ve buna karşı koyacak cesaretin, inancın romanı.
Daha doğrusu, bizi küçük bir kızın yenilmez ruhuna tanık eden, korkunç bir peri masalı...