Müjde! Yedinci kıta bulundu...

2 bin 500 yıldır yedinci kıta kehaneti insanoğlunun yaşamının bir şekilde gündemine geliyor. 

Kimisi Akdeniz’de kimisi de Hint Okyanusu’nda olduğunu söylüyor. 

Bilmiyorum haberiniz var mı? 

El birliği ile dünyanın yedinci kıtasını yarattık. 

Üstelik yeni değil, 1997’de bulduk burayı. 

Kaşifi de oşinograf ve gemi kaptanı Charles Moore. 

“Önümde göz alabildiğine uzanıyordu. Bölgeden geçtiğimiz hafta boyunca başka bir şey göremedim. İnanılmazdı, buraların hep el değmemiş okyanus olması gerekiyordu” diyor Moore o anları anlatırken. 

Hem insan eliyle yaratıldı, hem de üzerine adım atmadık. 

Biliyorum kafanız karıştı. 

İlk duyduğumda benim de karışmıştı. 

Nasıl mı? 

Öncelikle buraya Yedinci kıta ismini veren ben değilim. 

Tüm dünyada böyle anılıyor bahsettiğimiz yer. 

Hemen konumundan bahsedeyim. 

Ne orada, ne burada, tam da Pasifik Okyanusu’nun ortasında. 

Yüzölçümü 1.6 milyon kilometrekare, yani Fransa’nın üç, Türkiye’nin iki katı. 

Rakımı bir metre yok. 

Ama kıta dedik ya, derinliği okyanus tabanına kadar iniyor. 

Gelelim bitki örtüsüne... 

Daha doğrusu yüzey örtüsü. 

Yüzey örtüsünde 1.1 ile 3.6 trilyon arasında olduğu tahmin edilen plastik ve mikroplastikler var. 

Yanlış duymadınız. 

Minik tepeleri balıkçı ağları oluşturuyor. 

Pet şişe kapakları ve poşetler kıtanın üst katmanını, balıkçı ağı ve bidonlar alt katmanını, üçüncü katmanını sigara izmaritleri, dördüncü katmanını polyester tekstil ürünleri, en alt katmanını ise yine pet şişeler oluşturuyor. 

Bu çöp kıtasını oluşturan atıkların yüzde 80’i Asya ve Kuzey Amerika’dan geliyor. 

Bu dolar kurunda mümkün değil ama şayet Amerika’nın kuzeylerine bir seyahat yaparsanız okyanusa doğru attığınız atık altı yılda yepyeni kıtamıza ulaşıyor. 

Şaka gibi! 

Anlattıklarım resmi kaynaklarda geçen bilgiler. 

The Great Pacific Garbage Patch, yani Büyük Pasifik Çöp Alanı’nda yaşam süresi oldukça kısa. 

Balık, denizkaplumbağaları ve yunuslar bölgede yaşıyor. 

Kaplumbağalar denizanası sandıkları çöpleri yiyerek diyetlerinin yüzde 74’ünü tamamlıyor. 

1977 tarihli plastiklere rastlamak bile mümkün. 

Adayı temizlemek için çalışmalar yapılıyor. Ancak temizledikçe yeni atıklar akıntılarla gelmeye devam ediyor. 

1945’ten beri her yıl 10 kat artarak. 

Nesillerce, el birliği ile yaptık. 

Kehanetlerde yer alan yedinci kıtadaki yaşam umudu, yarattığımız bu kıtayla birlikte umutsuzluğa dönüştü. 

Yaşamın güzelliğini, ölümün çöplüğüne bıraktık.