Eski başhekim Dr. Halil Karahan zehirlendi...

Yanlış anlamayın sakın!

Bizim yazılarımızdan falan değil ha!

Hastanede yediği yemekten zehirlenmiş...

Detaya girmeden önce, şu bilgiyi paylaşayım sizinle...

Önceki gün Ali Osman Sönmez Onkoloji Devlet Hastanesinde yaşanan zehirlenme vakasında durumu en ağır olan kişinin Dr. Halil Karahan olduğu söylendi bize...

Artık ne kadar yediyse...

Hemen müdahale edilmiş, serum takılmış kendisine...

Sağlık durumu iyiymiş...

Poliklinikte harıl harıl hasta bakıyormuş...

Öncelikle çok geçmiş olsun...

***

Şimdi...

Nedir bu sağlık emekçilerinin çilesi...

Kötü çalışma ortamlarında insanüstü çaba göstererek sevdiklerimizi, yavrularımızı, yarimizi, anamızı, babamızı sağlığına kavuşturan sağlıkçıların bir türlü yüzü gülmüyor...

Ya hastane yönetimlerinde yer alan torpilli idareciler tarafından mobingge maruz kalıyorlar, ya da hasta ve yakınları tarafından sözlü veya fiziksel şiddete uğruyorlar...

Şimdi de zehirlendiler!

Evet evet...

Yanlış okumadınız!

Onlarca sağlık emekçisi kurumlarında yediği yemekten zehirlenmiş...

Ha bu arada yukarıda kötü çalışma koşulları derken normal sağlıkçılardan söz etmiştik...

Dr. Karahan’dan değil...

Onun polikliniği “özel!”

***

Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi çalışanlarının verdiği bilgiye göre, önceki gün öğle yemeğinde çıkan tavuk yüzünden hekimden hemşiresine, sağlık teknisyeninden güvenlik görevlisine kadar bir çok personel fenalaştı...

Anlatılanlara göre yaşanan bu talihsiz olay karşısında hastanede büyük panik yaşanmış...

Mide bulantısı ve kusma şikayetleriyle farklı birimlere başvuran sağlıkçılara ilk müdahaleleri yapılmış...

Şükürler olsun ki aralarında durumu ağır olan personel yokmuş...

Şaka mıdır değil midir bilemem...

Belki ironi belki de doğru...

Çalışanların yalancısıyım...

Personelin söylediğine göre zehirlenmeden en fazla etkilenen kişi hastane eski başhekimi Dr. Halil Karahan olmuş...

Paylaşmadan duramayacağım valla!

İster gülün, ister kızın!

Personel gönderdiği yazıda, “En fazla fenalaşan Dr. Karahan oldu... Özel, güzel, kaliteli yemeğe alışık olduğu için avamın yemeği ağır geldi galiba...” şeklinde ifadelere yer vermişler...

***

Şimdi gelelim hastanelerde hizmet alımı modeliyle yapılan yemek ihalelerine...

İl Sağlık Müdürlüğü, tüm kamu hastaneleri için toplu ihaleye çıkıyor...

İhale en düşük fiyatı veren şirkette kalıyor...

Artan enflasyon karşısında bir çok firma et, sebze gibi ürünlerin gramlarını düşürmek zorunda kalıyor...

E, tabi personel istihdamında da azalmaya gidilince...

Gramajı eksik, kalitesi düşük, bol börtü böcekli, kıllı, yünlü, tüylü yemekler çıkıyor ortaya...

Şirketlerin haklı oldukları mali konular var elbet...

Örneğin, maliyeti 50 TL olan bir yemeği 20 TL’ye alırsan olacağı bu işte!

Amma!

Bu asla geçerli bir gerekçe olamaz, nokta.

Devletimiz, bu konularla ilgili yeni düzenlemeye gitmeli, şirketler de kendilerine çeki düzen vermeli, dikkat etmeli...

Sonuçta yemeği gönderdiğiniz yerler kamu kurumları, hem de sağlık alanında hizmet sunan kurumlar...

Ya ölüm yaşansaydı Allah korusun!

Sunacağınız hiçbir neden geçerli sayılmazdı haberiniz ola!

Aslında yazılacak o kadar çok şey var ki!

Neyse...

Zamanı geldiğinde paylaşırız sizinle...

***

Malumunuz yemek konusunda en fazla şikayet “Amiral gemimiz” Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi çalışanlarından geliyor...

Hatta yemek tabaklarında bulunan minik “misafirlerin” fotoğraflarını da çekip gönderiyorlar...

Yıllardır Yüksek İhtisas Hastanesinin personeli hastane yemeklerinden son derece muzdarip...

Dönem dönem hastane yönetimleri de uyarıda bulunuyor, para cezası kesiyor ama...

Yüreklerin kulakları sağır olunca...

İşte sonuç ortada...

Sayın Sağlık Müdürü Dr. Orkun Yıldırım Bey!

Bir el atıverir misiniz bu konuya da acaba!