İnegöl Devlet Hastanesinde sular niye durulmuyor? Bu nasıl bir aşk hikayesi...

Yanlış zaman yanlış insan...

Neyse...

Malumunuz İnegöl Devlet Hastanesi'ndeki sağlık emekçileri hem hastane başhekimi Dr. Hayrettin Göçmen’den hem de Sağlık- Sen ilçe başkanı ve hastane temsilcisinin baskılarından çok muzdarip olduklarını her platformda dillendirip duruyorlar...

Söz konusu idareci ve yöneticilerle yeni sözleşmelerinin yapılması ise çalışanlar için tam bir hayal kırıklığı olmuş...

Paylaşmıştık zaten...

Bu günlerde sağlık emekçilerinin yanı sıra bazı siyasi partililerle birlikte mahallenin muhtarı da seslerini iyice yükseltmeye başladı...

Değişim şart amma!

Olmadı olmadı gitti, hayaller yıkıldı bitti...

Hadi hayırlısı!

***

Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın sosyal medyada İnegöl Devlet Hastanesinde bulunan “Ambulans Müze” ile ilgili paylaşımda bulunarak, “Ambulanslar hayatımızda müze konusu olacak kadar önemli” şeklinde cümleler kurması...

Tartışmaları ve tepkileri de beraberinde getirdi...

Bazı siyasiler bakan Koca’ya sosyal medya hesaplarından şöyle karşılık verdi:

“Sayın bakanım bu hastanede olup bitenlerden haberiniz yok. Hastane idare edilemiyor... Bakanım, geçen gün İnegöl’de arkadaşımız kalp krizi geçirmişti. Anjiyo yoktu. Müzeyi gezdirdiler ama iyi gelmedi. Biz de anlamadık müze niye iyi gelmedi. Sizin bir fikriniz var mı? İnsan sağlığı da müzedeki ambulanslar kadar önemli...” 

Bu arada hastanenin bulunduğu mahallenin muhtarı Coşkun Yıldız da yine sosyal medyadan “Kıymetli bakanım bu ambulanslara ayrılan yerler ve zamanlar keşke hastalara ayrılsa... Sizi seviyoruz ama maalesef İnegöl Devlet Hastanesinden vatandaş memnun değil. El atarsanız seviniriz...” ifadelerini kullandı.

***

Şimdi gelelim geçtiğimiz ay bakan beyi ziyaret eden hastanede farklı birimlerde görevli Sağlık- Sen’cilere...

“Sizi gidi siziler” e...

Veya...

“Lülelere!”

Efendim bakan beyi hastaneye davet ediyorlar...

Hastanenin Hukuk Birimi Sorumlusu da “Bu bir aşk hikayesi” diye paylaşımda bulunmuş...

Peh peh peh!

“Siz neymiş siniz be abi!”

Hastalar şifa bulmak için randevu alamıyor, bazı branşlarda hekim yok, çalışan memnun değil, vatandaş memnun değil..

Neyin aşkı neyin hikayesi bu Allah aşkına!

Anlamakta zorlanıyor insan tabii...

Önemli olan bir avuç “mutlu azınlığın” rahatlığını sağlamak mı acaba?

Tüm çabalar, ısrar bunlar için mi?

Hey!

O makamlar sizlere vatandaşları mağdur etmeniz, çalışanlara baskı yapıp ötekileştirmeniz için verilmedi.

Siz o koltuklara hizmet etmek için getirildiniz.

Efelenmek için değil!

Ne demişti Cumhurbaşkanı Erdoğan:

“Biz bu millete hizmet için varız.”

E, o zaman...

Kestel ve İnegöl Devlet Hastanesi Bursa’nın adeta kanayan yarası...

İlimizdeki diğer kamu hastanelerinde de elbette var ancak en fazla şikayet söz konusu bu hastanelerden gelmekte...

Siyasiler de biliyor yaşanan tüm bu sorunları...

Niye susuyorlar, sorunları niye çözmek istemiyorlar, yıpranmış hastane yöneticileri ve idarecileriyle neden hala yola devam ediyorlar...

Anlayan varsa gelsin beriye...