Anımsayacaksınız yaklaşık 3 ay önce Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne bağlı olarak hizmet veren Yüksek İhtisas ile Şehir Hastanesinde yıllarca görev yapan ve akademik kadro bekleyen onlarca akademisyen hekim varken, bazılarına 3- 4 ay içinde akademik kadro verilmesi tepkileri beraberinde getirmişti...
Yıllarca akademik kadro bekleyen hekimlerin huzuru iyice kaçmıştı...
Hatta bazı hekimler istifa etmiş, bazıları da kurumlarından ayrılmayı düşünüyorlardı...
Hastanelerden “Kopuşlar” oldu mu olmadı mı bilemiyoruz ancak son günlerde yine bu konu dillendirilmeye başlandı.
Yazımızda bazı iddiaları da gündeme taşımıştık...
Merak edenler varsa buradan okuyabilir.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Demir ile Şehir Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Dursun Topal’ın hekim eşlerine 3- 4 ay içinde akademik kadro verildiği söylenmişti.
Ve eklemiştik...
Eğer bu iddialar doğru ise söz konusu kadroların kimlerle irtibata, bağlantıya geçilerek alındığını, kriterlerin ne olduğunu birilerinin çıkıp açıklaması gerekir demiştik...
***
Şimdi gelelim yine, yeni, yeniden hastanelerde konuşulan iddialara...
Geçtiğimiz gün Şehir Hastanesinde çalışan bir akademisyen telefonla aradı...
Oldukça da öfkeliydi!
“Lale Hanım Şehir Hastanesinde yine adaletsiz bir şekilde bazı hekimlere akademik unvan verildi” diye başladı söze.
Şehir Hastanesi'nin Etik Kurulundan bahsetti...
Bazı hekimlerin akademik unvanlarını arkadaş, dost ilişkileriyle alındıklarını öne sürdü.
Akademisyen şunları anlattı:
“Şehir Hastanesin'in Etik Kurulunu incelediğimde soy adları tanıdık gelen bir kaç isim dikkatimi çekti. Biraz derinlemesine incelediğim de ise akademik unvan verilen kişilerle kurulda yer alan bazı kişilerin dost arkadaş olduğunu görünce... Tabiri caizse nevrim döndü...
Uzun zamandır akademik unvan bekleyenler var. Bekleyenlere verilmezken az bekleyenler hemen aldı. Adaletsizlik bu!”
***
Merak ettik ve sorduk “Kimlere verildi?” diye.
“Şehir Hastanesi'nin Akademik Kuruluna girin ve oradaki isimlere bir bakın. Hastane Başhekimi Doç. Dr. Dursun Topal’ın eşi Serra Topal, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Demir’in eşi Doç. Dr. Canan Demir... Akademik unvan verilenler ise Uzman. Dr. Elif Güneş, Uzm. Dr. Gülbahar Çalışkan. Doçentlikleri geldi mi bilmiyorum ama hastane yapılan bu haksızlıkla çalkalanıyor... Akademik unvan almak için illa da etik kurulda tanıdığımızın olması veya birilerine yakın olmamız mı gerekiyor? Etik Kurulda tanığın olduğunda yapılan çalışmalar sorunsuz olarak geçiyor ve kadro veriliyor. Ondan sonra gelsin akademisyenlik! Oh, ne ala memleket!”
***
Eveeet...
Öncelikle Etik Kuruldaki isimleri merak edenler olursa şayet sistemden bakabilirler...
Akademik unvanlar gerçekten “özel ilişkilerle” mi verildi?
Söz konusu kişiler ne zaman başvurdular ve ne zaman bu unvanları aldılar?
Akademik unvanlar şans mı, yoksa tesadüf mü?
Bilemedim şimdi...
Yorumu size bırakıyorum ama iddialar doğru ise bu pilav daha çok su kaldıracağa benziyor...
Diğerlerini bilmem ama Dursun Topal ADAM gibi ADAMDIR. Dürüst güvenilir adaletli özü sözü insan iyi bir idareci iyi bir insan. Allah bunun gibi idarecilerin sayılarını artırsın inşallah. Bununla çalışan herkes mus mutlu Konu tartışmaya kapalı.
Bir yerde sendika ve cemaat eliyle birileri bir yere geliyorsa riyakat hak getire sağlıkta yunkul ve cemaatin sekillemesi var oldukca alt birimlerde ozsaglik iş herkes pastadan bir pay alıp ekmeğinin peşinde o bunun adamı o sunun adami bursayi parsalemis ve ona göre herkes kendi çöplüğünde horoz misali kimsenin hakkıyla bir yere gelmemiş getirilmiş otuzden bu sağlığı çökmüş çökmeye mahkum birakilmis yıllarca böyle geldi böyle gidicek gibi atla katır tepisir altta cimler ezilir mantığı hep aynı tas aynı terhane hastane otaparki siyasi otaparki müdürlerin akrabaları şeflerin amirlerin otaparki herkes bir selamla bir yere sahip olmuş zaten sorumlular yeniçeri ağası başhekim havasindalar müdürü takmazlar bashekimden korkmazlar herkes ekmeğinde istediğini alır istediğini verir olmuş açıktan tehtit etme küstahlık halt getire sesini cikaranin vay haline bir Ali Cengiz oyunu gözünü açana kadar başka yerde gözü açar otuzden sağlık bitmiş sağlık cokuste nizam yok usul yok derebeylik sistemi devm
Siz onu bunu bırakında bu dekanlıkta bir dekan yardımcısı hanımefendi var aylardır mesaiye gelmiyor :)) yüzünü gören cennetlik diyorlar. Torpili çok yukardanmış kimseyi de sallamıyormuş.
Lale hanım ülkemizin kanayan yarasına parmak basmışsınız tebrikler. Anımsarsınız fetö üniversite sorularını ,kpss sorularını,polis ve askerî okul sınav sorularını çalıp yandaşlarına dağıtmış yıllarca . Gariban Anadolu insanı ekmek bulmakta zorlanırken bunlar ballı börek içindeler ,bunlar Allah'a insanlardı kul hakkı yemezlerdi. Bakıyorsun hepsi cemeatçi sözde dindar kesim Allah bunları ıslah etsin.Lise sorularını, üniversite sorularını, uzmanlık sorularını çalıp,makamlara torpille gel otur, belediyelerden burs çal,oda yetmedi akademik unvanları çal,oda yetmedi bir çok yerden maaş (ç)al sonrada Müslümanım diye ortada dolan yazık ki çok yazık . Reis de Ankara'da çırpınsınki bu oylar niye düşüyor diye aha bu zübükler yüzünden reis..
Çakma doçent prof doldu hastaneler uzman olamayacak insanlar akademisyen
Çakma Suriye dekanıni dekan olmadan önce ihtisasta ameliyata sokmazlardi sonra ameliyata sokmayanlari ilçelere surmeye kalkişmiş. Düşününce adamlar ameliyata bunun gibisini sokmamakta hakli.