Eveet...
Aylardır ülke gündemine oturan yerel seçimler nihayet sona erdi...
Millet kararını verdi!
Sevinçten mi, üzüntüden mi acaba bilemedim!
“Gibi gibiyim dokunsalar ağlayacak çocuk gibiyim...”
Hey hat!
“Dağları delmiş koca bir duman /Yıldızlar göz kırpıyor durmadan...”
Neyse...
Ülke genelinde seçim heyecanı bitti ama ilimizde devam ediyor hala...
Neyin, kimin seçimi mi?
Hekimlerin tabii...
Sayılı günler kaldı...
Güzel günler göreceğiz, güneşli günler...
“Haydi hayırlısı!” diyelim ve geçelim hekimlerin seçim çalışmalarına...
Buyurun...
***
“Bakanlığın değil, hekimlerin odası olacağız!” sloganı ile yola çıkan Çağdaş Hekim Grubu sahaya indi.
Aslında yerel seçimlerden önce de sahadaydılar ama artık dünden sonra çalışmalara iyice hız verildi.
Aile Sağlığı Merkezleri kamu, özel hastane ve özel muayenehanelerdeki meslektaşlarını gezmeye başladılar.
Bursa Tabip Odası eski Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Türkkan, “Bakanlığın arka bahçesi olmayacağız!” derken 21 Nisan’da yapılacak olan Bursa Tabip Odası seçimlerini kazanacaklarını söyledi.
Prof. Dr. Türkkan, hekime şiddet uygulandığında hiç ortada olmayan Hekim Birliği Grubunun sadece oda seçiminde hekimlerin karşısına çıktığını vurguladı...
Ha bu arada karşı grupta “derin!” bir sessizlik hakimmiş...
Liste oluşturmak için bazı hekimlere teklifler yapıyorlarmış ama...
Edinilen bilgiye göre de bu cumartesi günü listelerini açıklayacaklarmış...
***
Malumunuz sağlıkta şiddet hızını hiç kesmeden devam ediyor...
Nedeni uygulanan yanlış sağlık politikaları...
Çağdaş Hekim Grubu adına yarışan Dr. Kadir Binbaş sağlık politikalarının yanı sıra yaşanan şiddette yönetici ve başhekimlerinin de sorumlu olduğunu söyledi.
Başkan adayı Dr. Binbaş, sağlıkta şiddetin önlenmesinde yöneticilerin sorumluluk almak zorunda olduklarını ifade etti.
Aile Sağlığı Merkezleri ile kamu ve özel sağlık kuruluşlarında çalışan meslektaşlarının bir çok sorun ile karşı karşıya kaldıklarına da dikkat çeken Dr. Binbaş, “Meslektaşlarımızın yaşadığı bu sorunların çözümüne yönelik taleplerimiz olacak. Bir kadın hekim hasta yakınları tarafından darp ediliyor ve o hastanenin yöneticileri, başhekiminden ses çıkmıyor... Hiçbir sorumluluk hissetmiyorlar yani. Anlamak mümkün değil! ASM’lerin çalıştıkları binaların fiziki koşulları depremsellik yönünden ve çalışma koşulları açısından çok kötü. Bu binalar kamu tarafından yapılmalı. Özel hastanelerde de hekimlerimizin ciddi sorunları var. Meslektaşlarımızın mali ve özlük hakları konusunda iyileştirmelerin ve yeni düzenlemelerinin yapılması şart. Çalışıyoruz ve kazanacağız...” diye konuştu.
***
Ez cümle: Hekimlerin ve sağlık personelinin yıllardır kronikleşen sorunları hala devam etmekte...
Hayalleri yıkıldı, ümitleri kırıldı...
Amma!
Dayan yüreğim dayan...
“Sonumuzu bilerek yaşasak her gün ölürdük herhalde. Oysa en ümitsiz hasta bile küçücük bir umutla yaşıyor yüreğinde”
O nedenle...
Umut her zaman var...
Di mi ama!
Yorumlar 7
Kalan Karakter: