10 saniye daha sallansaydık kalacak yer arardık!

Hala geç kalınmış değil!

Umutsuzluğa yer yok.

Bugünden tezi…

Yeter ki inanalım, kolları sıvayıp dayanıksız binaları güçlendirelim.

Tamamen çürük olanları da hemen boşaltıp tahliye edelim.

*

Deprem;

Dün sabah yine hatırlattı kendini.

‘’Heeeey! Uyanın artık, açın gözünüzü. Geliyorum’’ dercesine.

Ben;

Evde yakalandım depreme.

Nilüfer’deki konutum öyle bir sallandı ki…

Başıma çökecek diye endişelendim.

Nöbetçi Gazete’nin bulunduğu Karaman’daki iş merkezi de ona keza fena sallanmış.

İş arkadaşlarım anlattı.

Can havliyle atmışlar kendilerini dışarı.

Gemlik Körfezi’ndeki bu son deprem, öyle böyle değildi.

Bir çoğumuzun yüreğini hoplattı.

Büyük geçmiş olsun Bursam!

*

Yazımın başlığı...

10 saniye daha sallansaydık kalacak yer arardık!

6. kattaki dairemin başıma çökeceğinden endişe etmekle ne kadar haklı olduğumu anlattı bana bu cümle.

Yapı Denetim ve Deprem Mühendisleri Bursa Dernek Temsilcisi Serkan Işık söyledi bu sözü.

Deprem olmadan 15 dakika önce aradı beni, ancak hatta başka biri olduğu için görüşemedik.

Sonrasında;

Hepimizi çok korkutan o sarsıntı.

Panik ve şoku atlatır atlatmaz dönüş yaptım Serkan Işık’a.

Serkan Işık;

Osmangazi'den AK Parti Belediye Başkan Aday Adayı.

Adaylığını duyurduğu günden beri de sözleri hep deprem üzerine kurgulu.

Beynimize kazırcasına hep şunu söylüyor:

Görev versinler, 3 yılda Osmangazi'nin yüzde 60'ını yenileyeyim. Hedef, 90 günde kazmayı vurmak.

Dünkü telefon görüşmemizde, ‘’Allah beterinden korusun. Zaman, hala daha bizim aleyhimizde’’ derken çok daha iyi anladım dönüşüme neden bu kadar vurgu yaptığını.

Devamında;

''Elimizde fırsatlar var, zora değil imkansıza talibiz. İmkansızı başarmak için hazırız. O bunun, yada şunun adamı süreci geçti. Bu depremin çoğu kişinin fikirlerini değiştireceğini düşünüyorum’’ ifadelerini kullandı.

Işık’ın ürkütücü, ancak bir o kadar da gerçek sayılabilecek şu sözü dikkate alınmalı.

‘’Sarsıntı Allah’tan kısa sürdü. 5-10 saniye daha devam etseydi şu an başka şeyler konuşuyor olurduk. Ve bir çoğumuz akşama kalabilecek bir yer aradık.’’

*

KADERCİLİĞİ BIRAKMAK LAZIM

İMO (İnşaat Mühendisleri Odası) Bursa Şubesi eski Başkanı Mehmet Albayrak, depremin hemen ardından sosyal medya hesabından paylaşmış:

Muradiye’de ‘’Ana kayanın üstünde’’ ilk defa bu derece sarsıntı yaşadım. Gayri ihtiyari dolabı tuttum devrilmesin diye!

Belli ki…

Albayrak da sarsıntıyı benim gibi şiddetli hissedenlerden.

Arayıp…

Hem ''Geçmiş olsun'' dedim, hem de ''Bursa'nın kaderini nasıl görüyorsunuz?'' diye  sordum.

‘’Bu depremler ne ilk, nede son’’ diye başladı söze.

Devamında;

Herkeste kaderci bir yaklaşım olduğunu söyledi.

Yapılması gerekeni anlattı:

''Böyle düşünmek yerine, binalarımızı nasıl depreme dayanıklı yaparız, zayıf olanları da nasıl dayanıklı hale getiririz diye bunlara odaklanmalıyız. İşte o zaman depreme hazır oluruz.''

Yüreklere su serpen sözleri de vardı:

''Bursa’da kaçak çok yapımız var. Kaçaktan bir diğer kasıt da, mühendislik hizmeti almamış, depreme dayanıksız düşündüğümüz yapılar. Bu anlamda Bursa iyi değil. Ancak, bu demek değildir ki Bursa çok hasar görecek. Hasar olacak elbet, ama o derecede değil’’

‘’Bugün hatırladık, yarın unutur muyuz yine’’ diye sorduğumda Albayrak…

‘’Doğru söylüyorsunuz. Bu da unutulacak. Fakat, hiçbir şey için geç kalındı diyemez. Yeter ki atılması gerek adımları atalım. Doğru dürüst önlemler alalım. Umutsuz olmayalım.’’ diye tamamladı sözlerini.