Yıllardır;
Zift karası rengi ve kötü kokusuyla anılıyor.
Kötü şöhretine rağmen, Bursa Ovası onunla can buluyor.
Zehir aktığını bile bile yapılan tarımsal sulamaya ‘’Dur’’ diyen yok.
Sağlığımızın bile bile tehlikeye atıldığı gerçeğini ya görmüyor, ya da görmek istemiyoruz!
Sözünü ettiğim...
Nilüfer Deresi.
*
Çarşamba günü;
''Doğrudan Taraf’’ programına konuk olan Bursa’nın yeni Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy arkadaşımız Seçil Semiz Özcan’ın sorularını yanıtladıktan sonra, sohbetimizde kendisini yakından tanıma fırsatı bulduk.
Hatırlatmak isterim.
Ertuğrul hocanın siyasetle uzaktan yakından hiçbir ilgisi yok.
Akademisyen kimliğiyle ön plana çıkıyor.
Ziraat Mühendisi olan Ertuğrul Aksoy, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapıyor.
2009-2015 yılları arasında da Bursa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanlığı yaptı.
*
Henüz çok yeni...
Bursa Kent Konseyi Başkanlığı’na 20 gün önce seçildi.
Üzüldüğünü anladım.
‘’Kapalı devre seçim yapıldı’’ şeklindeki eleştiride bulunanlar olmuş.
‘’Oysa, 381 paydaşımız var. Bunların tamamına duyurduk konuyu’’ diyor Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy.
Bursa’nın kent gündemi oldukça yoğun ve hareketli.
Haliyle;
Beklenti elbette büyük.
Ertuğrul hoca;
Görevinin ağır sorumlulukları olduğunun bilincinde.
Ertuğrul Aksoy;
Çevreci özelliği olduğu için ‘’Çevre sorunları ağırlıklı olacak benim başkanlığım döneminde’’ diyor.
Sözü;
Nilüfer Deresi’ne getirdi.
İşte, yazıma bu yüzden Nilüfer Deresi'yle giriş yaptım.
Ertuğrul hoca bakın ne dedi:
‘’Nilüfer hala zehir akıyor. Yüzde 99 atık su gidiyor buraya. Kendi suyu yok Nilüfer’in.’’
Kendi suyu yok derken, saptaması dikkat çekiciydi:
‘’Nilüfer’in suyunun çalınmaması lazım.’’
Şöyle bir önerisi var:
‘’Çalınan suları bırakılsa aslında, kendini rehabilite eder. Taban temizliğiyle bu iş çözülür.’’
Dikkat çeken bir sözü daha oldu:
‘’Bursa, Erdem Saker’i seçmemekle kaybetti. Bir dönem daha başkanlık yapmalıydı. Saker kalsaydı, bugün Nilüfer belki farklı akardı.’’
Biliyorsunuz;
Saker, 1994-1999 yıllarında ANAP adayı olarak seçilmişti.
1999 seçimlerinde ise Bursalılar tercihini DSP adayı Erdoğan Bilenser’den yana kullanmıştı.
Değişen siyasi rüzgarla DSP, tüm Türkiye’de bir çıkış yakalamıştı.
Saker, ikinci dönem böyle kaybetti.
Hakkını teslim edelim.
Erdoğan Bilenser de güzel iz bıraktı Bursa'da.
*
Ertuğrul Aksoy’a;
Kent Konseyi Başkanlığı'na neden aday olduğunu da sordum.
Cevabı:
‘’28 yılım Bursa’da geçti ve bu kentte olgunlaştım. Büyükşehir Belediye Başkanımız Mustafa Bozbey’in Kent Konseyi Başkanlığı için bana önerisi olunca, 10-15 gün düşündüm. Ciddi bir sorumluluk. Faydalı olmak adına sonrasında kabul ettim’’ şeklinde oldu.
Sözlerini şöyle bitirdi:
‘’İyi başladık, umarım sonunu iyi getiririz. Güzel şeyler yaptık diye karşınıza çıkarız. Yaşam boyu en önemli şey dürüst olmak.’’
*
Noktalarken...
Ertuğrul Aksoy;
Kent Konseyi’nin önceki Başkanı Şevket Orhan gibi beş yıl görevde kalır mı?
Başkan Aksoy;
Siyasetçi değil ama bu soruma politik cevap verdi:
‘’Hele önümüzü bir görelim. Ekip çok iyi. Çalışmalarımızı kolaylaştıracak arkadaşlar var aramızda. Faydalı olamazsak, görevi daha iyi yapacak içimizdeki arkadaşlara devrederiz.’’
Meraklısına...
Kent Konseyi’nde;
Seçimli Genel Kurullar birinci dönem için iki, ikinci dönem için üç yılda bir yapılıyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: