Tansel Saylı;
‘’Doğa ve Eserleri’’ isimli 3. ve son sergisini açtı.
15 Nisan’da açılışı yapılan sergi 21 Nisan’a kadar gezilebilecek.
Meraklılarını bekleyen eserlerin sergilendiği yer öyle uzaklarda falan da değil.
Kenttin tam göbeğinde.
Üstelik;
Gezmeyenler henüz geç geç kalmış değil.
Ama, siz yine de acele edin.
Çünkü;
Pazartesi son gün.
*
‘’Doğa kendi sanatını yaratır.’’
Bu söz;
Doğa tutkunu olan 63 yaşındaki Tansel Saylı’nın arkadaşı Mehmet Fair Denizman'a ait.
Onun ki;
Türkiye’de, hatta dünyada tek bir örneği olmayan eşsiz bir tutku ve uğraş.
Yürüyüşleri sırasında doğada bulduğu ağaç kökleri ve dallarını anlam yükleyen ender bir kişi.
Hayvan figürlerine benzeyen nesneleri toplayan Saylı, adeta evini müzeye dönüştürmüş.
200’e yakın doğal eseri sergileyerek Bursalılarla buluşturan Saylı, 3. ve son sergisini Heykel’deki Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde açtı.
Bakınız;
Hikaye nasıl başlamış!
14 yıl önce çıktığı bir doğa yürüyüşünde devrilen bir ağacın kökünü eline alan Saylı, bunu dinozora benzetti.
Figürü;
Çevresindekilere gösteren Saylı’yı herkes haklı buldu.
O gün bu gün derken doğada gördüğü ve bir canlıya benzettiği ağaçlara ait nesneleri yıllardır evine taşıdı.
Ve sayı yüzü aştı.
Sonunda…
‘’Doğada her şey var ama önemli olan görmek’’ diyen Tansel Saylı’nın topladığı nesnelerin aslında bir hazine olduğunu fark eden birileri çıktı.
Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir, serginin açılışına katıldığında Saylı’ya şöyle bir teklifte bulundu:
‘’Gelin bunları sizin adınıza Sümbüllü Bahçe Konağı’nda yılın 365 günü sergileyelim.’’
Gönlü zengin doğaseverimiz bu hazineyi bila bedel karşılığı, yani hiçbir ücret almadan, menfaat temin etmeden Osmangazi Belediyesi’ne bahşetti.
Ama şartı var!
İleriki yıllarda sanat eserlerinin kıymetini bilmeyen bir yönetimin gelmesi halinde tüm bunların çöpe atılması gibi bir duruma asla izin verilmemesini istiyor.
Mutlu Başkan;
Çok karlı bir iş bitirdi!
Sadece Osmangazi Belediyesi’ne değil, tüm Bursa’mız için hayırlı olsun.
*
Uzun uzun konuştuk…
Sanat Tarihi Profesörü bir ziyaretçi bakın ne anlatmış Saylı'ya:
‘’Başka bir ülkede olsaydınız şayet, size hükümet yetkilileri iki teklif sunardı. Biri, bu eserleri biz devlet olarak almak istiyoruz. Karşılığında ne istersiniz? İkinci öneri ise... Gelin sizin adınıza bir müze açalım ve ziyaretçilerden elde edilecek kazanca ortak yapalım.’’
Yanlış anlamayın…
Tansel Saylı'nın hiçbir para talebi yok, verseler de istemez, benim izlenimim bu yönde.
Sanat düşkünü doğaseverin kimseden para talebi olmadığı gibi üstelik sergi için cebinden harcama yapmış.
Eserlerin sergilendiği galeriyi kendi parasıyla kiralamış.
Günlüğü 500 lira olmak üzere 6 gün için 3 bin lira ödemiş Saylı bu salona.
Haliyle;
Bu durum dokunmuş ona.
‘’Emekli halimizle para verdik’’ derken ‘’Hiç durumu olmayan ne yapsın?’’ diye soruyor.
Hem sonra...
‘’Sanat Galerisi hafta sonları kapalı olur mu hiç?’’ şeklinde yakındı.
Hele ki...
Cumartesi günleri galerinin kapısına kilit vurulmasını hiç doğru bulmuyor.
‘’Paralı olursa sanatçı ve sanatseverler gelmez elbette bu gibi galeriye’’ dedi.
Tansel Saylı;
Konuyu CİMER’e yazacak:
‘’Sanatçıyı koruyun.’’
*
Sergiyi gezdiğim sürece ben sordum o üşenmeden anlattı.
‘’Doğadan eliniz boş döndüğünüz hiç oldu mu?’’
Cevabı:
‘’Yüzde 90 elim boş dönmem. Doğada her şey var. Önemli olan görmek.’’
Bitiriyorum...
Sergiyi gezmeye gelenler için bir defter açmış.
Ben de bir şeyler yazdım!
Ancak;
Bursa Anaokulu Papatyalar Sınıfı Öğretmeni Fatma Şahiner, öğrencileriyle sergiyi gezdikten sonra bakın neler yazmış:
‘’Bulutları hayvanlara benzetiyorduk, artık ağaçlara da daha dikkatli bakacağız.’’
Yorumlar
Kalan Karakter: