İlimizin bir çok sağlık kurumunda başhekim yardımcılığı görevlerinde bulunan ve uzun süredir İl Sağlık Müdürlüğü Sağlık Hizmetleri Başkanı olarak çalışan Dt. Lütfi Çiftçi’nin görüntüleri şaşırttı...
“Şaşırttı!” kelimesi biraz hafif kaldı...
“Şok etti” desek...
Nasıl mı?
Buyurun o zaman...
***
Efendim...
İçinde bulunduğumuz eylül ayının ortalarında kısa adı Özgür-Der olan Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği, İstanbul’da “Irkçılık Belasına karşı!” sloganıyla bir miting düzenledi.
Mitingde, ekonomik kayıplardan, yabancı yatırımcıların ülkemizi tercih etmek istemediğinden, hatta turist olarak dahi gelmeye korktuklarından, toplumun huzurun sarsıldığından bahsedildi...
Ve mitingde hükumet, ırkçı saldırganlığa karşı daha net, daha keskin bir tutum takınmaya davet edilirken, bu konuda hükumetin uyguladığı bazı politikalar da “ucundan” birazcık eleştirildi......
Şimdi...
Yurdumuzda ve bir çok ülkede çeşitli faaliyetler yapan Özgür-Der’i bilmeyeniniz yoktur herhalde...
Birden bir ürperti geldi yüreğime...
Neyse...
***
Özgür-Der’in söz konusu mitingindeki görüntüler sağlık çalışanları tarafından gönderildi bendenize...
“Lütfen izleyin Lale Hanım. Mitingin ön sıralarındaki görüntülere bir bakın hele... Bakın da ilimiz kamu sağlığının kimler tarafından yönetildiğini görün. Bir dergahın şeyhi, İl Sağlık Müdürü olarak atanırsa artık diğerlerini siz düşünün...”
“Şeyh mi, şıh mı” bilemem...
Elbette araştırmadan, görüşmeler yapmadan, bazı müritlerle konuşmadan...
Belgeler, görüntüler almadan konuları gündeme taşımıyoruz.
Videoyu gözümü kırpmadan izledim...
Aaa...
Ne göreyim!
En önde pankartın tam arkasında tanıdık bir yüz beliverdi aniden...
Aradım taradım, evirdim çevirdim...
“Hadi canım!” dedi iç sesim...
“Yok yok olmaz! İnsan insana bu kadar da benzer mi?” dedim...
Amma!
Ta kendisiymiş valla!
Dt. Lütfi Çiftçi.
Tarihine baktım 16 Eylül...
Yani cumartesi günü düzenlenmiş miting...
Eyvallah!
Ancak bu bir sendika veya sağlıkçıların eylemi falan değil...
Başkan Dt. Çiftçi’nin ne işi var oralarda, eylemlerde?
Kime ve neye karşı eylem yapıldığını da anlayamadım zaten...
Şeriatçı olan bu yapının içinde ne işi var acaba?
Devlet memurlarının bu tür gösterilere katılması doğru mu?
Kimden izin aldı, kim izin verdi?
Söz konusu dernekte başkan Çiftçi aktif mi yer alıyor?
“Her halde! Aktif olmasa en önde ne iş var...” dediğinizi de duymuyor değilim hani!
Ha belki de yanlış bir şey yoktur bu işte...
Bilemem...
Ancak pek normalmiş gibi de gelmedi bendenize...
Yorum sizin elbette...
***
Şimdi dönelim sağlık kulislerine...
Bu günlerde İl Sağlık Müdürü Dr. Orkun Yıldırım ve başkan Dt. Lütfi Çiftçi çok ama çok konuşuluyor...
Deniliyor ki Müdür Yıldırım’ın atanmasında başkan Çiftçi’nin çok emeği varmış...
Dr. Orkun Yıldırım Diş Hastanesi Başhekimliği görevini yaparken, başkan Dt. Çiftçi de başhekim yardımcısıymış...
Yani yaşanmışlıkları, mazileri varmış...
Ah ah!
“Maziye bir bakı ver...” şarkısı geldi birden aklıma...
Sağlık Hizmetleri Başkanımız ırkçılığa karşı eylemde...
Sağlık hizmetleri sunumu ve alımında yaşanan aksaklıklar için bugüne kadar kaç adım attınız acaba?
Sadece merak ettim işte!
“Özgürlük, özgürlüğün ne olduğunu bilmeyenin hakkı değildir”
Sağlık emekçileri “Bursamızın sağlığı kimlerin elinde, kimlere emanet” diye tepki göstermekte...
Ne Suriyeli, ne Afganlı ne başka bir ülkenin vatandaşı kardeşim falan değildir.
İster kafatasçı de, ister ayrımcı de, istersen de faşist de...
Hayde!
Valla lütfü beyle çalışmadım diyeceğim yok ama ata..Valla lütfü beyle çalışmadım diyeceğim yok ama atalarımın bir sözü var arkadaşını söyle kim olduğunu söyleyelim. Süleyman çelik abisinin övdüğüne göre oda aynı yolun yolcusu yada onların ekmeğini yağlamakta. ne diyelim ülkemin geldiği duruma bak devlet uyumakta tarikatlar ve cemaatler yarışa girmişler. senin benim adamım diye. bu düzenin değişeceğini sanmak akıllıca değil. dün f tipleri vardı bu gün kişiler başka ama f tipleri yine onlarla beraber birbirlerinini kolluyorlar. yarın bir sıkıntıya düşsek bunlar aradan sıyrılıp sadece izlerler. kim gücü eline alırsa onun yanında durup Allah size güç kuvvet versin biz sizdeniz derler. sofraya beraber oturmak için. sonuç değişmedi ve değişmeyecek taki bana dokunmayan yılanın başını bende ezerim cünkü yılandır diyene kadar.
Özgür der bakılınca kendi gibi düşünenlere özgürlük derneği desek daha doğru olur oysa evrensel özgürlük bunların beynine sığmayacak kadar evrensel zaten burası yani bu dernek sendika babasının ilk sosyal çevresidir sonradan oda biraz seküler olunca buradan kovuldu şimdileri ise sekülerler ile marjinallerin yarışmasını seyrediyoruz yani yalakalığın tavan yaptığı durumlar bunlar Allah din ile aldatanlardan korusun Din ile aldatanlardan etmesin
Lütfi Bey, İnsana dair bir sorun ve sıkıntının olduğu yerde yük alan bir şahsiyet, konforu ve huzuru gözleri açılan insanların gözlerinde, protez bacağına kavuşan çocuklarının masumiyetinde, beslenme güçlüğü çeken yavruların yedikleri mamadan sonra hissettikleri duyguda bulan bir insandır. Dokunduğu insanların, dinine, ırkına,düşüncesine bakmaması O'nun sahip olduğu inancın ulviliğini gösteriyor. Göçmen politikaları hususunda eksikliklerin sosyolojik yansımalarının meydana getirdiği ırkçı anlayışlara karşı insanca bir duruş sergileyenlere karşı hınç duymak, "Hitler'e" şapka çıkarmaktır. Hele Sağlık camiası bu ırkçı yaklaşımlara asla müsahama göstermez, aşağıdaki yorumlar da bunu açıkça gösteriyor. Türkiye'de ve Dünya'da,her türlü olumsuz şartlara rağmen, evinden, çocuğundan, konforundan feragat ederek, insanlık için mücadele eden kahramanları sıcacık köşemizden lekelemek yerine keşke biraz onları anlama gayreti sarf etsek daha iyi olur diye düşünüyorum. İnsanlık da bunu gerektirir.
Lütfi hocayı yakinen tanıdığınız belli. Lale hanımda kısa zamanda tanısa, yeni bir yazı daha yazar.
Yazınızı okuyunca sizin adınıza üzüldüm. Lütfi Beyle ilgili düşüncelerimizin subjektif ve ideolojik nefretinizden beslendiği aşikar. Aslında bu nefret, ırkçılığa meydan bırakmayacak düzeyde trajik. Oysa Lütfi Beyin, sivil toplum örgütleri içerisinde nasıl bir gayrette ve samimiyette hizmet ettiğini görmeniz, bu cümleleleri kurmanıza engel olurdu. Umarım araştırıp, gördükten sonra yazmamışsınızdır. Çünkü, öyleyse o zaman vicdanınızın üstüne örümcekler yuva yapmış demektir. Lale Hanım, Lütfi Bey, yolsuzluk, arsızlık, hırsızlık, kamu malını kötüye kullanma suçu işlemiş mi? Bunları araştırın ve yazın, bir bireyin ideolojileri ile tezatlığınız üzerinden yazmanız ve bunu ırkçı bir ağızla yapmanız bir insana, özellikle de bir KADINA asla yakışmıyor.Duygularınızın değil, aklınızın ışığında yazmanız dileğiyle. Saygılar.
Güya müslüman olan cemaatlere üye olup ibadet edip cennete gidecekler..Yav bulunduğunuz kadrolarda yıllardır torpille liyakatsizce oturup cebinizi dolduruyorsunuz.. Torpille (ç) aldığınız makamlardan kazandığınız paraları helalmi sandınız.. Gerçek bir sınav yapılsa hiç biriniz o makamların yanından gecemezsiniz...
Konuyla ne alakası var tanımadığın insanlar hakkında yorum yapma bari torpil bilmem neymiş sen acaba çalıştığın kurumda ne kadar likayat sahibisin yorum yapmak için yorum yapma temiz insanları öcü gibi görme yazar gibi
Lütfü hoca adamdır. Gerisi balon. Rabbim sayılarını arttırsın hocam gibilerin
Eylemi anlamadım demişsin ama anlamışsın. En son satırlarda da tavrını ortaya koymuşsun. Tüm memurların sicilini bu şekilde tutuyor musun, yoksa bu tavrın sadece vicdanlı ve müslüman insanlara mı?
Irkçılığınız eteklerinizden akıyor.Sen kim , doktoru eleştirmek kim!Allah razı olsun özgürder ve Lütfi beyden.
Bu aksoylar hep mi faşist oluyor ya? Tek hakverdiğim cümlesi Özgür-Deri'n herkesce tanınan bir dernek olduğunun belirtilmesi oldu.
Faşistin önde gidenisin! LGBT eylemi olsa alkışlardın. Helal olsun doktor beye.
Irkçı sovenist ve ayrımcı karaktere sahip insanların gazetecilik yapma şekli aşağı yukarı aynı. Önce okuyucuyu sonra devleti ikna edici cümleler kurup ardından güya 'çok haklı' olduğunu ispatlamak için uzunca dil döküp sonra asıl ahlak-sizligin olan işini yapacaksın; yani 'ihbar' edeceksin. Zaten ispiyonladigin kişinin kim olduğu hiç önemli değil. Şahsi çevrenin fikri ortaklığı ve dünya anlayışı bu lumpenligi tolore edecek desteği vermektedirler zaten!.. Kaldı ki bu karekter yoksunu eğilimlerin yaşadığın toplumda ırkçı mülteci düşmanı ve de İslam karşıtı taraftarları her zaman bolca bulunmaktadırlar (!).. Ne diyelim "ispiyonlamak" işiyle huzur bulmaya devam, belki bir dünyalık getirisi de olur, kolay gelsin.
Tercihi bana bıraktıysanız. O zaman size hem faşist hem de faşist diyorum.
Yazının son cümlesi her şeyi tanımlıyor Lütfi Çiftçi örnek bir duruş sergilemiş.Hem müslümanca hem de insanca bir duruş.Keşke siz de nasiplenseniz...
Yarın bir gün mensubu oldukları cemaata operasyon yapılsa feto da olduğu gibi.. yok ben yoktum ben değildim diye inkar edip sızlanıp duracaklar... Bugün o fetoya bağış toplayanlar hiç birşey olmamış gibi ortada geziyorlar ve hatta yöneticilik yapıyorlar..
Lütfü bey sizin anlayamayacağınız derecede entellektüel ve görevinin hakkını tam anlamıyla veren bir hekimdir. Sizler şekilci, sağda solda resmî törenlerde kravat takıp gösteriş yapan memurlara alıştığınız için hayatın içinde olan, insanların dertleri ile dertlenen insanları görünce şok oluyorsunuz. Lütfü beyin ve Bizim zihinsel sınırlarımız sizin gibi dar değil. Boşnak da bizim, Kırgız da bizim, Türkmen de bizim, Kürt de bizim, Arap da bizim. Şimdi bu ırkların yaşadığı ülkeleri harita açıp bakın, biraz ufkunuz gelişsin. Ve elinizdeki imkanları insanları hedef göstermek için kullanmayı bırakıp, gidip adam gibi adam olan Lütfü beyin kapısını çalıp sorularınızı sorabilirsiniz. Bu arada memurların gösterilere katılmaları ile ilgili bir yasak söz konusu değil. Haftaiçi dahi olsa iznini alıp gider gösteriye katılır. Mesela LGBT sapıklarının eylemlerini de bu şekilde mercek ile izleyip memurları ifşa ediyor musunuz? Selamlar
Dr. Lütfi hoca adam gibi adamdır. Doğrunun yanında dürüst ve çalışkan biridir... Irkçılığın nesini savunuyorsunuz anlamadım
Sizler gibi mi ırkçılık yapsaydı müslümanca bir tavır takinmis makamı önemseyen biri olsaydı en önde olmazdı helal olsun Lütfü başkana sizler gibi düşünmeyen insanları bakıyorum da gundemlestiriyoriz
Suslumanca hayırdır yaran mi var yoksa bu fesatlık cekememizlik adam işin ehli eski çalıştığı dış hastanesine sor bakalım hakediyor mu haketmiyor mu herkse torpilli gözle bakma ilk baş sen aynaya bak
Makamı önemsemiyor ama hiç demakamdanda geri kalmıyor
lütfi bey dürüst çalışkan bir başkandır. Ona atılan iftiralar tutmaz...