Yazımızdaki başlık sağlıkçıların ifadesi...
“Allah Aşkına!” sözüyle başlıyorlar yorumlarına...
“Neden?” diye de sorguluyorlar...
Hatta bazı sağlık emekçileri “Sağlıkçının sağlıkçıdan başka düşmanı yok!” cümlesini kullanmaktan da hiç çekinmiyor...
Evet sağlık alanında şiddet hasta ve yakınlarının dışında sağlıkçılar arasında da yaşanmakta...
Bir çok örneği var...
“Neden?” ve “Niye?” ler arasında iş yükünün artması, torpillilerin egolarını şişirmesi, sendikaların tavırları, maddi kayıplar, aynı işi yapıp da farklı kadrolarda çalışanların aldıkları maaş arasındaki uçurumlar, birbirlerini hedef almalarını sayabiliriz...
“Bölündük, parçalandık... Ne zaman uyanırız bilemiyoruz...” şeklinde sözlerine devam eden sağlık emekçileri, yaşanan bu olumsuzlukların son 20 yılın trendi olduğunu öne sürüyorlar...
***
Anlayacağınız, sağlık emekçileri arasında alınganlıklar, kırgınlıklar, öfke almış başını gidiyor...
Bir sağlıkçının sözü gerçekten çok üzücü ve düşündürücü...
Buyurun:
“Artık gittiğim hiçbir sağlık kuruluşunda sağlıkçı olduğumu söylemiyorum. Çünkü daha kötü muamele görüyorum” diyor...
Ne acı!
Sözün tam da bittiği yerdir bu cümle aslında...
Ve...
Daha neler neler...
***
“Aynı kurumda çalıştığımız kendi meslektaşlarımızın kötü davranışları çok ağır geliyor...” şeklinde yorum yapan sağlıkçılar bakın daha neler anlatıyorlar:
“Kamu sağlık kurumlarında yıllar öncesine dayanan çekememezlik, bencillik, kıskançlık almış başını gidiyor. Sözleşmeli yöneticilik dönemi başladığından beri çıkar ilişkileri, yalakalar, arkadaşını arkadaşına kırdırmalar devam ediyor hala. E, insanların kıblesi çıkar olunca kişiliğin dejenere olması ve bunun ilişkilere yansımasıyla bu hale geldik... Servis sorumlusuna yakınlaşmak için kırk takla atıp bütün yanlışlıklarını görmemezlikten gelip çalışma arkadaşını bu uğurda satan kişiler yüzünden yaşıyoruz bu durumları... Personel- hekim, hekim -hekim dışı sağlık çalışanı, sözleşmeli- kadrolu, memur- işçi vb. kurumlar içinde bir çok kadro ayrımına gidilince personel arasında ötekileştirme başladı böylece... Torpilli tayfalar, sendikaların ve bilumum grupların hastanelerde etkili olması... Adaletsizlikler, eğitim ve çalışmanın değil, yandaşlığın prim yapması bizleri bu hale getirdi... Yorgunuz hem de çok... Kırgınız...”
***
Sağlık alanında o kadar çok sıkıntılar, problemler var ki...
Her daim dile getirmeye çalışıyoruz...
Ama sağlık emekçilerinin kendi aralarında yaşadıkları bu sorunlar gerçekten üzücü...
Onlar sağduyulu, vefalı ve empati kuran insanlardır...
Böyle sitemlerine bakmayın!
Zamanı geldiğinde birbirleriyle kenetlenmesini çok iyi bilirler...
Tek istekleri çalıştıkları kurumların başına adaletli ve liyakat sahibi yöneticilerin atanması....
Vazgeçilmezlerim...
Başhekim yardımcısı Çetin bey çok iyi bir insan. Personelle gerekirse arkadaş gibi olur. Ama herkesin işini yapması kırmızı çizgisidir. Yanına kim giderse Kanun çerçevesinde elinden gelen yardımı yapar. Keşke tüm idareciler onun gibi olsa. Sözün özü eleştirilerinize katılmıyorum.
sevgili MR.SIPAK sen yanlış tanımışsın sevgili, sayın, yakışıklı, karizmatik doktorumuzu. çok beyfendi birisidir ancak beyfendiliği belirli kişileredir. eleştiri zinhar kabul etmez. bak bu yorumu okusun 1 hafta gözüne uyku girmeyecektir sinirden. vizyonu çok dar bir yönetici hatta hiç yok. çözümden çok kaos seven birisi. gücünün yeteceğini anladıysa vay vay vay vaaaaaaah vah vah o kişiye
Yih destek müdürü bitti simdi de bşh yrd Ç.B. işciyle uğraşmaya başladı her gün tehdit her gün baski bıktık artikkkkkkk
Devlet memurları mesai saatinde hastaneden 40 km. uzaktaki başka ilçeye yemeğe gidemez.Organize eden Sağlık bak. hiz. md. diye üstü kapatılmasın
Yeni atanan sağlık hizmetleri bşk yrd kimin tanıdığı acaba bilmeyen var mı???
Ben duymadım kimin tanıdığı bu teyze?
Sözleşmeliler Hem torpilli hem beceriksizler istisnalar bir elin parmaklarını geçmez ha bu arada kriptolarda var