Bursa’da bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliğinde, emeği geçen herkesi öncelikle tebrik etmek istiyorum.
8 Mart için organize edilen bu program, tüm yönleriyle etkiledi.
Düşündürdü.
Cesaret ve ilham verdi.
Uzun yıllar AK Parti tarafından yönetilen Bursa’nın, Cumhuriyet Halk Partisi’ne geçmesinin de etkisiyle, kadınlar 8 Mart’ a yönelik mesajlarını çok daha geniş bir alanda, daha fazla bir katılımla verdi.
Cumhuriyet Caddesi’nin başından, Hanlar Bölgesi’ne kadar bando eşliğinde slogan atarak yürüyen kadınlar hep bir ağızdan Ajda Pekkan’ın “Hür doğdum hür yaşarım” şarkısını söyledi.
Bursa, Osmangazi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisleri tarafından organize edilen bu yürüyüşe, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, CHP Parti Meclisi Üyesi Canan Taşer, Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcısı Serpil Altun, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in eşi Seden Bozbey, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın'ın eşi Nadire Aydın, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir'in eşi Nuray Özdemir de eşlik etti.
Yürüyüşün ardından basın açıklaması gerçekleştiren kadın örgütleri, iktidarın kadına yönelik politikalarına meydan okudu.
2024 yılında 394 kadın cinayeti gerçekleştiğini ve kadınların çoğunlukla aile yakınları tarafından katledildiğini söyleyen kadın örgütleri, iktidarın ilan ettiği Aile Yılı’nı reddettiklerini belirtti.
Basın açıklamasının ardından sıra ‘Kuyu’ etkinliğine geldi.
Kadınlar unutmak istedikleri kötü olayları kağıtlara yazarak daha sonra bu kağıtları kuyunun içine attı.
Kötü anılarını, acılarını, öfkelerini kuyunun içinde bir bir yakıp kül eden kadınlar, ellerindeki kalemlerle ‘Mesaj duvarına’ görmek istedikleri, hayallerindeki dünyayı yazdı.
O duvarda en çok özgürlük, adalet, eşitlik kelimeleri göze çarptı…
Ateşin çevresinde çember oluşturan kadınlar her bir ağızdan “Küllerimizden doğuyoruz” mesajını verdi.
“Yenilmeyeceğiz, pes etmeyeceğiz, vazgeçmeyeceğiz” demenin en çarpıcı halini bugün kadınlar gösterdi.
Bursa’da böylesine anlamlı bir 8 Mart etkinliği daha önce gerçekleşmedi.
İlkti ve verilen mesajlar kuşkusuz çok etkiliydi.
Türkiye’de kadınlar yaşamak istiyor.
Çocukların mutlu ve tok olduğu bir ülke istiyor.
Eşit işe, eşit ücret istiyor.
Cinsiyet eşitliği istiyor.
Geleceğe güven duyarak bakmak istiyor.
Kısacası kadınlar insanca yaşam hakkı istiyor!
Bizi yok etmeye çalışanlara inat, var gücümüzle mücadele edeceğiz.
Işığımızın, karanlıklarınızı yeneceği günler yakın!