Bu Pazar günü de Kuşadası deplasmanında cepten yedik..
Sezonun ikinci yarısı itibarıyla, iyi başladık dediğimiz iki müsabaka sonrası işler Bursaspor adına sevimsizleşti..
12 puan farkın yarattığı rehavetin işaretlerini alıyor olsak da ;
“Biz Bursasporuz” öz güvenine balta vuran net üç hataya bu hafta da dördüncü net hata eklenince hazırdan yemiş olduk.
Berkan’ı daha önceki yazılarda belirtmiş ve yaptığı net üç hatanın 5 puana mal olduğunu vurgulamıştım.
Bu hafta ise net hata hakkını sevgili Anıl kullandı..
Belki de en az dört, beş maçı kurtarıp, tarafımıza çeviren kalecimiz, Pazar günü yaptığı hata nedeniyle çok üzüldü çok kahretti..
Biliyordu ki bu hatayı yapmış olmasaydı sahadan 3 puan ile ayrılacak olan takım Bursaspordu..
Her ne kadar şartlar futbol oynamaya elverişli olmasa da ;
İkinci yarı ile birlikte üzerimize gelmek durumunda olacak rakibi çok daha rahat karşılayıp, goller bulabilecektik!
Ancak ;
İlk yarı biterken yediğimiz bu talihsiz, gereksiz, golün anlamsızlığı ve şaşkınlığını yaşamak zorunda kaldık !
Yine rakip dirildi !
Yine diğer rakipler gibi reaksiyon vermeye başladı..
Ve
Yine, diğer rakipler gibi yatmaya başladı..
Bu koşullar çerçevesinde futbol oynamak çok zor..
Yazılarımda sürekli olarak bu durumu vurguluyor ve irdeliyorum !
Dostlarım, arkadaşlarım, yakınlarım, sürekli, beni fazla iyi niyetli olmakla eleştiriyor ve takımı futbol oynamamakla suçluyor..
Geçen hafta Kütahya, bu hafta Kuşadası..
Kütahya zemininden dert yanarken, daha beterine bu hafta Kuşadası’nda denk geldik.
Güzelim Kuşadası’nın tam merkezinde, göbeğinde kalmış butik bir stadyum..
Şirin bir konumu var. Ancak, yıkım kararı alındığı için kapalı tribünü kapatılmış!
Seyirci, karşılaşmayı maraton tabir ettiğimiz yerden seyrediyor.
Protokolü de tam ortaya bir pazarcı tentesi altına almışlar !
Tabi bunlar futbol oyunu için etken şeyler değil şüphesiz..
Ama, fakat ;
Bir zemin var ki Allah düşmanıma vermesin..!
Topa sahip olmak ne kadar dertse ;
Pas yapmak daha büyük dert..
Orta yapabilmek, şut çekebilmek, dripling yapmak mümkün değil..
Topun kontrolünü sağlamak için, önünde üç kez zıplamasını engellemek zorundasın..
Ki futbol oynama refleksini ortaya koyabilesin..
Futbol oyununu oynamak ve sahaya yansıtmak durumunda olan bir takımla, oynatmamak ve sadece mücadele ve sair unsurlarla mukabele etmek durumunda olan takımların karşılaşması netameli oluyor !
Kim ne derse desin ;
Allah bu takımı bu ligden tez zamanda kurtarsın inşallah da şu “iyi futbol” meteforundan kurtulsak..!?
Tabi bu defa da soruyorlar :
Eee diğer takım nasıl oynuyor ?
Ben bugün sahada oynayan bir takım görmedim!
Ancak, her şeye rağmen, oyun oynama isteği ve arzusu içinde olan, iyi niyetli ve samimi olan takım Bursaspordu !
Eğer, Pablo’nun yerine Şam şeytanı “bu ligi bilen” ( her ne demekse ) bir hoca olsaydı, büyük ihtimal Bursaspor’u da yerde yatırmayı düşünür, saha kenarında takla atabilirdi..
Sevgili Pablo ;
Senin yerinde olsam ;
Rahmetli Ferguson ile Ancelotti’nin hıncını aldıkları sakızı çiğnemek yerine, sana ayrılan bölmede takla atarak, oyunculara el, kol hareketleri yapar ve tribünlere öpücükler atardım..!
Bu ülke insanı şova ve şovmenlere bayılır çünkü ..
Sevgili dostlar ;
Bursaspor hususunda kendinizi bir girdaba düşmüş gibi görüyorsanız eğer ;
Düşmeyiniz sakınn !
Bu takım kanırta, kanırta şampiyon olur !
Bir üst klasmana çıkar. Orada da kalması zorunlu olan zamanı doldurup, yoluna devam eder !
Puan kaybettiren saçma sapan gereksiz goller yok artık !
İyi futbol diye, diye kasmayınız lütfen..
Bu Pazar, bu sahaya Messi ve Ronaldo’yu çıkartsaydık, emin olun yuhalanırlardı..!
Bu ahval ve şerait içerisinde golü buldun mu yatacaksın üstüne..
Tatlı sert yapacak ;
Oynamaya değil, oynatmamaya meyilli olacaksın !
Burası Türkiye abi..
Oynadığımız yer ise 3.Lig !
Güzel bir temenni ve umut ile sizlere önümüzdeki haftalar adına pozitif olmayı öneriyorum !
Haftaya, Kırşehir ile başlayıp, kara bulutları uzaklara üflediğimiz süreç başlıyor !
Şüpheniz olmasın !
Bu yazıda futbolun içine hiç girmek istemedim !
Çünkü futbol adına analizi yapılacak kayda değer bir şey olmadığını düşünüyorum!
Sadece ;
Güzel bir gol attık !
Hem de oynayarak, planlı, programlı gol attık!
Çirkin, anlamsız, gereksiz ve kötü bir gol yedik!
Son dakikalarda 3 puanı getirecek gol şutunun ağlara gitmesini Tahir engelledi..
Hepsi bu kadar !?
Yorumlar 1
Kalan Karakter: