2024 Avrupa futbol şampiyonasında son 16 takım arasına girmeyi başardık.
Üstelik iki maç kazanımı, beş gol, altı puan ve artı bir averaj ile..
Turnuvadan, önemli ülkelerin bir, bir elenip evlerine döndüğünü düşünürsek, aldığımız sonucun bir başarı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Şimdi, eleme turlu son 16’daki rakibimiz Avusturya’yı düşünme zamanı..
Bakalım o müsabaka bizlere neler yaşatacak..?
Çünkü her maçımızın farklı hikayeleri oluyor ve farklı heyecanlar ile sürprizlere olabildiğince açıkız..
Maça gelirsek..
Montella bu defa merkez forvetsiz olarak takımını sahaya dizdi.
Kapalı savunma yapan rakipler arasında boğulan Barış Alper sağ kanatta çizgiye yakın oynarken, dizilişte 8 numara pozisyonundaki Arda Güler, zaman zaman bölgesinde, ama çoğu zaman da pozisyon gereği en uçtaki oyuncu görüntüsü verdi.
Önceki iki maça göre de bu defa Hakan Çalhanoğlu daha önde oynayıp, forvet katkısı yaptı.
Hakan’ın hemen arkasındaysa Salih ve İsmail ikilisi merkezi kontrol edip, Çeklerin çıkış alanlarına baskı yaparak, geçiş oyunlarının önüne set oldular.
Özellikle İsmail bu konuda çok etkili ve sezgileri kuvvetli..
Sakatlıktan çıkıp, maç eksiği bulunmasının handikaplarını yaşamadı değil..
Bildiğimiz İsmail Yüksek, kesici ve bozucu oyununun üstüne, ayrıca öne de iyi oynayıp, zorlayan özelliklerini sunabilseydi, üçüncü bölgede daha kalabalık ve fonksiyonel olabilirdik.
Önce Salih ve İsmail, sonrasında ise Okay ve Kaan ile bu bölgede sigortalı olduk..
Gürcüler’den yediğimiz kontraların ve geçiş oyunlarının tehlikesini bu defa yaşamadık desek, abartmış olmayız !
Ferdi yavaş, yavaş kendini buluyor..
Takımımız adına, maçın en iyi oyuncularından biriydi..
Aldı, aldı götürdü maşallah !
Blok halinde yerleşik savunmalara karşı, sizi, 30-40 metrelik driplingleri ile öne taşıyan bir oyuncunuz varsa, şanslısınız..
Rakip savunma dengelerini bozup, ayarını kaçıran isim olan Ferdi, dün gecenin önemli kahramanlarından biriydi.
İlk devre itibarıyla Kenan sol önde oldukça başarılı olup, iyi işler çıkarırken, aynı şeyi sağ tarafta Barış Alper yapamadı..
Barış konusunda derslerini iyi çalışan Çekya tarafı, Barış’a top kullandırmamak için ikili, hatta üçlü sıkıştırmalar yaptı.
Bu defa, ikinci devre itibarıyla, özellikle, attığımız gol sonrası öne oynamaya başlayan ve alan bırakan Çek takımının sol tarafını koridor yapan Barış Alper’de oyunun iyilerinden biri haline geldi.
Rakibin en uçtaki oyuncusunun on dakika içinde haklı iki sarı kart sonucu kızarması nedeniyle elimiz çok güçlendi..
Savunma oyununa dönen rakibimize top kullanımında üstünlük sağlasak da, golü bulabilecek pozisyonları bir türlü yaratamadık.
Daha önce de yazdım.. Set oyununda hiç iyi değiliz.. Gol girişimlerini yapmakta zorlanıyoruz.. Merkezden ikiye biri hiç beceremiyor, adam eksiltemiyoruz..
Yön değiştirmelerde de kağnı misali yavaş olunca.. Al gülüm, ver gülüm..
Bir eksik rakibe karşı daha üretken ve yaratıcı olamazsanız, golü mumla arama durumunda kalırsınız..!
Eleme grup maçları ile şampiyonanın turnuva maçları arasında büyük farklar var..
Turnuvaya en iyiler ve hak edenler geliyor..
Ayrıca orası, Dünya’nın futbol piyasası konumunu arzediyor.. Görücüye çıkmak kolay değil..
Avrupa futbolu sahnede hünerlerini gösterirken, biz ise zor olanı nasıl yapabilirizi sahnelemeyi ısrarla sürdürüyoruz..
Golü atmışız, keyfini sürüp, devamını getirmek varken, anlamsız ve dayanağı olmayan bir dağılma refleksi yaşıyoruz..
Bu turnuvanın istatiklerinde, en kolay gol yiyen takım maddesi koysalar; vallahi açık ara biz geliriz..
Saçma, sapan kolay bir yüksek toptan gol yiyiyoruz..
Ya Mert, dev gibi adamsın, hafif bir şarja maruz kaldın, tamam da; yükselirken dizini niye kullanmıyorsun kardeşim?!
Golü bulmak için binbir dereden su getirirken, yemek içinse, hovardalığın kralına soyunuyoruz..
Kimler gelsin, kimler gitsin, yıllar geçsin bu iş hep böyle..
Vallahi biz zoru seviyoruz..
Bu arada, Avusturya maçında Hakan’sız olmak çok kötü oldu..
O açığı nasıl kapatacağız bakalım..?
Ayrıca, merkez forvet bölgesinde Cenk’e biraz daha süre verilebilir mi..?
Kolay gol yemeden, Avusturya karşısında umutlarımızı sürdürebilmek için, milli takımımıza büyük şans diliyor ve haydi çeyrek final diyorum..
Yorumlar
Kalan Karakter: