Hemşeri derneklerine, geçtiğimiz günlerde değinsem de konuyu bugün farklı bir açıdan ele almak istedim. Seçim yaklaştıkça bu derneklerimiz daha bir önem kazandı. Siyasi partiler daha çok ziyaret eder oldu. Tabi aynı şekilde derneklerin de uğrak yeri oluyor zaman zaman il ve ilçe başkanlıkları. Adaylar, talepler vs birçok konu konuşuluyor.
Fakat dediğim gibi bugün daha farklı, daha bütünleştirici tarafından bakalım istedim. Kimilerine göre gereksiz, hatta kapatılması gerektiği söylense de önemli tarafları yok değil.
Kimi zaman mecbur kalıp, kimi zaman çalışmak için, kimi zamansa çoluğunu çocuğunu daha iyi şartlarda yetiştirmek için yerini yurdunu bırakıp büyükşehirlere gelen birçok insanımız var.
Bazıları bireysel olarak gelirken, bazıları zincirleme göç dediğimiz şekilde neleri varsa derleyip toparlayıp bu şehirlerimize yerleşirler. Tabii ki yeni bir yere alışmak kolay olmaz. Bu noktada hemşeri dernekleri yardımlarına koşar.
Özledikleri kültürlerini yad ettikleri gibi maddi manevi destekte olurlar birbirlerine. Fakat bazen bu biraz abartılır.
Tıpkı Almancı diye tabir ettiğimiz gurbetçiler, Almanya’ya yıllar öncesinden gidip fakat kendini birçok alanda fazla geliştiremeyen bazı vatandaşlarımız gibi.
Bu vatandaşlarımız yabancılaşmamak için hemşerilerinden ayrı bırakın sosyal faaliyeti, farklı mahallelerde oturmayı yıllar geçse de anadili dışında farklı bir dil bile öğrenmezler. Oradaki farklı ırklardan milletlerden ülkelerden insanlara tamamen kendilerini kapatırlar. O yüzden Türkiye ye geldiklerinde bir çoğumuz şaşırırız. Neden bu insanlarımızda birçok anlamda hiçbir değişim olmuyor diye. Tabi son yıllarda bu durum geçmişe göre bir nebzede olsa değişti diyebiliriz.
Evet bazen ülkemizdeki hemşeri dernekleri de maalesef bazen farklı kültürlerle kaynaştırması gerekirken, izole etme durumunda bırakabiliyor üyelerini.
Dün gazetemizi ziyarete gelen Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı ve Bursa Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Mehmet Temirtaş ile İYİ Parti Yıldırım ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Ferit Gürsoy’la bu konuda sohbet etme imkanımız oldu.
Tam da bu konuyla ilgili Nilüfer Belediyesinin projelendirdiği ve yapımına devam edilen Anadolu Arastası (Hemşehri Yerleşkesi) projelerinden bahsettiler.
Anadolu Arastası projesi...
Balat Mahallesi Nilüfer Çayı kenarında yaklaşık 163 bin metrekare alan üzerine planlanmış. Burada 81 ilin kültürel yaşamlarını yansıtan tarihi evler inşa ediliyor.
Ayrıca hemşeri derneklerinin de olacağı bu yerleşkede tüm illerin yemeklerinden tutun da kendi kültürlerine özgü müzik, sanat, zanaat alanlarında hem tanıtımlarını yapacakları hem de kültürel kaynaşmayı sağlayacakları bir proje bu.
Bu sebeple konferans salonu, kütüphane, halk eğitim merkezi, piknik alanları, amfi yine ürünlerini sergileyecekleri kafeler, mağazalar ve pazaryerleri olacağını da sözlerine ekledi konuklarımız.
Bu, hemşeri dernekleri arasında sınırları kaldıran, önyargılardan arınma şansı veren ve insanların sosyalleşmesi, farklı kültürlerin kaynaşmasını sağlaması açısından çok güzel düşünülmüş ve anlamlı bir proje diye düşünüyorum.
'Ne zaman hizmete sunulur’ diye sorduğumda ise;
Hemşeri Yerleşkesinin 10 yıl önce yapımına başlandığını, kaba inşaatının bitirildiğini fakat büyük bir proje olduğundan ötürü Belediye’nin çözüm ortaklarına ihtiyacı olduğunu ifade ettiler.
Bana kalırsa Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem’in önceki dönem Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’den aldığı bu emaneti tamamlamak boynunun borcu olmalı. Tabii yaklaşan seçimleri de ayrıca düşünmeli ve bu büyük projeye imzasını atmalıdır.
Yorumlar
Kalan Karakter: