Günlerdir devam eden “Milli Parklar Alan Başkanlığına verilmesin” protestolarına rağmen, bildiğimiz üzere öneri geçtiğimiz hafta meclisten geçerek kabul edildi.
Konunun içeriğini ve getireceği tehlikeleri bilen insanlar için bu çok üzücü bir durum.
Çünkü bu şahsi bir mesele değil!
Tüm Bursa’yı, hatta ülkemizi ilgilendiren bir konu...
İklim krizi, artık kendini iyiden iyiye gösteriyor.
Ocak ayındayız ve hala Uludağ’da bile görünür bir kar yok!
Üstelik 20 milyon metrekare büyüklükte doğal bitki örtüsüyle, bizleri iklim krizinden korumak için çabalayan Milli Park’a rağmen...
İklim krizi nedeniyle; tüm dünyada olağanüstü tedbirler alınarak, bitki örtüsü korunmaya çalışırken;
Biz ne yapıyoruz?
“Alan Başkanlığı” diye bir mevzuyu, aniden bir kararla, yine aynı hızla kabul ediyoruz!
Halbuki Milli Parklar iklim krizine karşı en büyük kalkanımızken;
Suyumuzu yok etmek, toprağımıza beton katmak, oksijenimize de zehir karıştırmayı düşünüyoruz!
Peki bunca insan bu kadar tepki veriyorsa, bu insanların fikirleri alınamaz mıydı?
Veya bu konunun içeriğini bilen, olacakları düşünen ve çevresinden haberdar olan insanlar diyelim!
Çünkü bu kararı alkışlayıp, tezahürat yapanlar olduğunu da biliyoruz!
Bu durumda;
Acaba anlamadan alkışlamak, toplum olarak bir alışkanlık mı oluyor gitgide!
Yoksa bazı bağımlılıklar, düşünme yetisini de mi zamanla alıyor bizden!
Tüm zararlı bağımlılıklar gibi...
Bunu da iyiden iyiye düşünmek gerek!
…
Dün CHP Osmangazi İlçe Örgütü tam da bu konuyla ilgili Milli Parklar önünde bir basın açıklaması yaptı.
CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, önceki dönem il başkanı İsmet Karaca, Nilüfer İlçe başkanı Fırat Yılmaz, Meclis üyeleri ve partililerin de katıldığı açıklamada Osmangazi İlçe başkanı Metin Yılmaz:
“Bugünden itibaren Uludağ’ın başına gelecek her olumsuzluktan Ak Parti'nin Bursa’dan seçilmiş 11 milletvekili birinci dereceden sorumludur. Bunu kamuoyuna ilan ediyoruz” dedi.
Bu yorumlarında pek haksız sayılmaz.
Mesela, asırlık bir ağacın geri dönüşü yoktur ve koskoca bir orman, nadir endemikler veya doğal yaşam alanını yüzyıllardır evi bilen “can”ları yurtsuz yuvasız bırakmak…
Ve bazı makamların itibarı ömür boyu sürerken, bazı itibarlar makamda kalır ve dönüşü yoktur!
Daha sonra söz alan Erkan Aydın ise;
“Bir yasa nasıl çıkarıldıysa, yine TBMM’den geçmek kaydıyla değiştirilebilir ya da iptal edilebilir. Yasayı Anayasa Mahkemesine götürmek için hazırlık yapıyoruz. Anayasa kararı yetişmezse biz iktidara gelir gelmez, yani 111 gün sonra bu kararı iptal edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Fakat en keskin sözler CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz’dan geldi diyebiliriz.
Yılmaz’ın iddiaları yenilir yutulur cinsten değildi ve eğer doğruysa yutulmamalı da zaten!
Yılmaz’ın sorularla dile getirdiği iddialar şu şekildeydi:
“Milli Emlaktan Uludağ’dan satışa çıkan araziler var mı?
Bölgede satışı yapılan parsel var mı, bu parsel kime satılmıştır?
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’un bu satışla bir ilgisi var mı, yok mu?”
Dediğim gibi bunlar büyük ve önemli iddialardı.
Sonrasında telefonla arayarak bu iddialarla ilgili kendisine detayları sordum.
Yılmaz:
“Burada bazı planlar ve projeler yapıldığını, fakat şimdiye kadar Milli Parklar kanununun koruma statüsünde olduğu için hayata geçirilemediği duyumları aldık.
Hatta 2. Bölgede 8 otel alanı ayrıldığı ve yine bu bölgede iki parsel satılmış veya 49 yıllığına kiraya verilmiş.
Bu satışın da ETS Tur adına bir devir ve satış işlemi yapıldığıyla ilgili güçlü iddialar var!
Ayrıca bilindiği üzere ETS Tur’un Sahibi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy. Eğer bu iddialar doğruysa puzzle’ın parçaları da oturmuş oluyor” diye yanıt verdi.
Evet, iddialar gerçekten düşündürücü, bir o kadar da tedirgin edici ve yetkililerin bu anlamda açıklama yapmalarını da gerektiren türden...
Kaldı ki, Gelecek Partisi’nin bildik isimlerinden eski Bursa Valisi ve partinin İçişleri Politikaları Başkanı İzzettin Küçük’ün de iki yıl kadar önce bu yönde iddiaları olduğunu da Fırat Yılmaz bizlere hatırlatıyor.
Uludağ Alan Başkanlığı konusunda, muhalefet ilk günden itibaren tepkisini koydu ve çoğu zaman da Çevre Platformu üyeleriyle omuz omuza mücadele verdi.
Ve bana kalırsa bu iddiaları da iddia olarak bırakmamalı, gerçek neyse açığa çıkarılması gerekir...
Yorumlar
Kalan Karakter: