Dilimize yerleşen sözlerimizden biriydi:
Nasılsın dendiğinde; "İyiyiz çok şükür ne olsun yuvarlanıp gidiyoruz işte!" der geçerdik sonra başka başka konulara...
Ama şimdilerde geçemiyoruz öylesine çarçabuk.
İyiyiz demek samimiyetsiz bir yanıt gibi gelirken yuvarlanma sözünü ise hiç bu kadar canımız acıyarak,
Bayır aşağı taş gibi zamlara takıla takıla,yara bere içinde söylenebileceğini düşünmemiştik.
Burada sayfalarca yazmaya gerek yok!
Geçinebilmenin, insani şartlarda yaşamaya çalışmanın günden güne iyice zorlaştığının farkındayız zaten.
Ve kimilerinin yaşam standarttı değişmese de, kimilerinin günden güne daha iyiye gittiğini şaşkınlıkla izlesek de toplumun çoğunun zor günler yaşadığı ortada...
Düşünün TÜİK’e göre yıllık yüzde 59, ENAG’a göre ise 128 seviyesine çıkan enflasyon rakamları ve akabinde yoksulluk sınırının 39 bin 886 TL. Açlık sınırının 11 bin 525 TL bulduğu bir süreci yaşarken;
Çalışma Bakanı Vedat Bilgin’in asgari ücret pazarlıkları öncesi açıkladığı Türkiye’de asgari ücretle çalışanların yüzde 37 oranında olduğu söylemine dayanarak,
Bu yüzde 37’lik kesimin 11 bin 402 lira ile yani açlık sınırının altında yaşamak zorunda kaldığını söyleyebiliyoruz maalesef...
Gelelim emeklilere; Türkiye’de toplam 16 milyon emekli olduğunu düşünürsek, bunlardan 9 milyon civarında emekli temmuz ayında zam alamadığından hala 7 bin 500 TL ile geçinmeye çalışıyor.
Haliyle bırakın yoksulluk sınırını açlık sınırının bile çok altında oldukları ortada...
Yani bu insanlar eğer geçmişte bir ev alıp başını sokamamışsa, aldığı maaşın kirasını bile karşılaması çok zor.
Bu emeklilerimize göre daha fazla maaş aldığı için şanslı sayılan emeklilerin ortalama aldığı maaş ise 10 bin 500 TL olup, yine açlık sınırının altında seyrediyor.
Fakat üzülmesinler diyoruz.Çünkü 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle tek seferlik 5 bin lira ikramiye verilebileceği gündemde...
Yukarıda bahsettiğimiz yüzde 25 zamma rağmen maaşı 7 bin 500’de kalan emeklilerimizi biraz rahatlatacak somut ve tek seferlik olmayan bir adım ise maalesef henüz yok!
Peki tek seferlik olacak bu ikramiye emeklileri ocak ayına kadar teskin eder mi? Bilemiyoruz ama yine de bir aylık elektrik su gibi faturaları veya kış hazırlığı için sebze vesaire gibi giderlerini “tek seferlik” karşıladığı için “tek seferlik”gülümsetebilir.
Yine de 5 bin alacağız diye şimdiden gidip ceplerindeki parayı verip heyecanla alış-veriş yapmaları doğru olur mu bilemiyorum.
Kaldı ki; 16 milyon “çarpı” 5 bin lira ve bütçenin durumu düşünüldüğünde az bir rakam sayılmaz. Bu yüzden temkinli olup, sabırla ellerine geçeceği günü beklemeleri daha yerinde olur gibi geliyor.
...
BAĞ-KUR’LULARA ERKEN EMEKLİLİK Mİ?
Bildiğimiz üzere SGK’lıların 5 bin 900 gün ile emekli olmalarına karşın Bağ-kur’luların 9 bin güne tabi olmaları sebebiyle, BAĞ-KUR pirimi yatıranlar, haksızlık olduğunu sıkça dile getirerek tepki gösteriyorlardı.
Ve bu anlamda yeni torba yasa teklifiyle bu sürenin 7 bin 200 güne düşürülerek 5 yıl erken emekli olacakları açıklandı.
Bu güzel bir gelişmeydi ve yıllardır SGK’da görevli, alanında uzman Alper Şen bu konu üzerine konuştuğumuzda şöyle diyordu:
“7 bin 200’güne düşürülmesinin zor olduğunu düşünüyorum.Çünkü bu kez de SGK’lılar 5 bin güne düşürülmesini isteyecektir. Ayrıca 2019/9 sayılı genelgeyle,kişinin kendi şirketinde SSK’lı çalışmalarını yok sayarak, SSK sigortalığını iptal edip, Bağ-kur tescilini yapmak suretiyle SSK primlerini Bağ-kur’a aktarmaktadır.
Hal böyle olunca epey gün kaybı nedeniyle emeklilik tarihi iyiden iyiye uzayacaktır. Ayrıca yaş sınırı mevzusu da var. Mesela 1999-2008 arası Bağ-Kurlular erkekler 9 bin gün ve 60 yaşa tabi olurken, kadınlar 7 bin 200 gün ve 58 yaşında emekli olabilmekte.Yani pirim borcu olmasa da yaşını beklemek zorunda. Fakat 1999 öncesi girişli olanlar için böyle bir durum söz konusu değil. 2008 sonrası için ise; prim günü zaten 7 bin 200 gündeydi.Fakat onda da yine yaş mevzusu var. Ve tabi şu da düşünülmeli. 1999-2008 arası Bağ-Kurlularda erkeklerin prim gün sayıları kadınlarla eşitlenerek 7200’e indirildiğinde, kadınların da prim günleri ile ilgili bir düzenleme yapılmayacak mı?”şekline sözlerle durumu özetledi.
Evet durumu incelediğimizde görüyoruz ki; birçok mevzu tamamlanmadan, yine erkenden bir erken emeklilik müjdesi daha verilmiş bizlere...
Ve emeklilik ikramiyesini de unutmayalım tabii, tek seferlik bile olsa!
Ama umudumuzu her seferinde yine de koruyalım.
Kim bilir...
Yorumlar
Kalan Karakter: