Nasıl bir döngünün içindeyiz böyle!
İkinci tur seçimlerine birkaç gün var ve biz hala siyasilerin kafa dağınıklığının geçmesini bekliyoruz.
Üstelik bunca kararsız ve oy kullanmayan seçmen varken...
Birinci tur seçimlerinde bazı parti liderleri kendince ikinci tur seçimleri için rüştünü ispat çabası, aslına bakılırsa işleri daha bir karışık hale getirdi.
Muharrem İnce ve Sinan Oğan’ın kazanmayacaklarını bile bile bu yarışa girmek istemeleri, daha ilginci birinci tur seçimlerinden sonra ikinci tur hesaplarını yapmaları, siyasetin nasıl da çivisi çıktığını bize göstermişti.
Şunun gibi:
Bir müteahhit düşünün. Kazanamayacağını bile bile herhangi bir ihaleye giriyor. Sonra da ihaleden çekilme karşılığında kazanacağını bildiği müteahhitlerden para istiyor. Yani, menfaat temin ediyor.
Sözünü ettiğim; Bir şeyler kapma niyetinde olan bazı küçük müteahhitler gibi görünen siyasiler!
İşte; Bu dönem siyasetteki bu durumu hepimiz son dakikaya kadar şaşkınlık içinde izliyoruz.
Muharrem İnce beklemediği durumların gelişmesi sebebiyle pek de bir şey kazanamadan ihaleden,. yani adaylıktan çekilmiş olsa da, sözde muhalefet olarak görünse de, muhalefetin çabalarını baltalama izlerini tamamen silemedi.
Ve asıl bizi çokça meşgul eden, şaşırtan, yok artık dedirten isim ise Ata İttifakı adayı Sinan Oğan oldu.
Hele ki; siyasette uzun zaman sonra kendinden söz edilmesini sağlayan sebebi hilkati Ata İttifakından, fazla oy alması ve “rüştümü ispat ettim” nasılsa diyerek size güle güle demesi öyle sanıyorum ki seçmenden çok, başta Ümit Özdağ olmak üzere yanındakileri daha çok şaşırtmıştır.
Kolay değil, güvenip aday yaptıktan sonra kendi menfaatleri uğruna terkedilmek, umursanmamak...
Kaldı ki sadece onlar değil!
İki adaya da oy vermek istemeyip, Sinan Oğan’ı tercih eden bir seçmen kitlesi de var. Onlar bu durumda ne yapacaklar!
Muharrem İnce’den taraf bir kısım seçmenin de oyunu aldığı düşünüldüğünde;
Bu kesimin Millet ittifakına kayacağı en kolay mantıkla düşünülebilir.
Kuvvetle muhtemel oy veren diğer kesim ise; yine kolay bir matematikle hesaplandığında;
Zafer Partisinin daha seküler milliyetçi bir akımı temsil ettiğini düşünen bazı gençler,
Özdağ’ın çizgisinde giden; özellikle mültecileri kısa zamanda gönderecekleri, Sinan Ateş cinayetinin aydınlatılacağı ve HDP, HÜDAPAR ile ilgili söylemlerine sonuna kadar katılan bazı ülkücüler,
Ve İYİ Parti ve MHP kırgınlardan bir kesim...
Açıkçası tüm bu olası tespitlere baktığımızda; Sinan Oğan’ın salt şahsına verilen oyun oldukça az olması yanında, yukarıda belirttiğim sebeplerle kendisine oy veren seçmen şu an itibariyle ona desteğini devam ettirecek mi?
Şahsi kanaatim, çok zor!
Çünkü verdiği kararla; tüm söyledikleri, eleştirileri ve vaatlerinin üstüne, kendi kişisel çıkarları için bir çizgi çektiğini göstermiş oldu.
Bu arada kulislerde konuşulanlara göre Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme talebinin Oğan’ dan gelmiş olması ve Özdağ’ın bile görüşeceğini son anda öğrenmiş olması...
Ki bu doğru ise; mesele gerek Özdağ gerek yine kendisini aday gösteren Ata ittifakı için çok daha üzücü bir durum...
Ayrıca Sinan Oğan’ın Cumhur ittifakI adayı Erdoğan ile yaptığı bu anlaşma neticesinde; özellikle vurgu yaptığı maddelerin kabul gördüğü ve kabul görmediği ile ilgili net bir açıklama yapılmazken;
Gerçekte anlaşma ne üzerine yapıldığı da hala merak konusu!
...
Bugün ise; yine Özdağ’dan beklenen yanıt geldi.
Kılıçdaroğlu ile beraber ekranların önüne çıkarak, Cumhurbaşkanlığında kendisini destekleyeceklerini belirten Özdağ:
AK Parti adına görüştüğü Numan Kurtulmuş’la yaptığı toplantıda;
Kurtulmuş’un anlattıklarının sığınmacıların dönmesiyle ilgili herhangi bir durumu içermediğini,
Fakat Kılıçdaroğlu ile görüşmesi neticesinde, sığınmacılarla ilgili mevzuda hemfikir oldukları için destek vermeye karar verdiklerini açıkladı.
Yine imzaladıkları mutabakat metninde de;
Anayasanın ilk 4 maddesi değişmeyecek ve yine anayasanın 66. maddesinin güvence altına alınması,
Sığınmacıların 1 yıl içinde ülkelerine gönderilmesi,
PKK, FETÖ İŞİD ve tüm terör örgütlerine karşı etkin mücadele yürütüleceği,
Milli üniter laik devletten taviz verilmeyeceği,
Devlet kadrolarına liyatlı atamaların yapılması gibi Özdağ’ın önceden beri vurguladığı maddeler konusunda anlaşma sağlandı.
Açıklamanın ardından Kılıçdaroğlu; Ülkücü kanaat önderleri, öncesinde ülkü ocağı başkanlığı yapmış isimler, STK temsilcileri ve yine önceki dönem MHP yönetim kademesinde görev almış isimlerin yer aldığı bir toplantıya katıldı.
Toplantı öncesi sorulan soruları yanıtlayan ülkücü kanatın kanaat önderleri, Sinan Oğan’ın kararından sonra ikinci turda Kılıçdaroğlu’na destek vereceklerini belirtirken; birçok ülkücü de, gözleri ve kulaklarının bugün yapacakları toplantıda olduğunu söylediler.
Toplantı sonrasında da açıklamalar yine bu yönde olurken; Eski Ülkü Ocakları Başkanı Azmi Karamahmutoğlu da konu hakkında:
Durumdan umutlu olduklarını, Sinan Oğan’ın aldığı oyun Kılıçdaroğlu’nda toplanacağına, yine oy kullanmayan 9 milyona yakın seçmenin AK Parti seçmeni olduğuna inanmadıklarını, bu seçmenlerin çoğunun ikinci tur seçimlerinde Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğini ve pazar günü Kılıçdaroğlu’nun kesinlikle kazanacağını düşündüklerini söylerken, Kılıçdaroğlu’nu da destekleyeceklerini ifade etmiş oldu.
...
KELEBEK ETKİSİ!
Yıllar önce Amerika'nın bir eyaletinde büyük bir kasırganın olacağı haberi günler öncesinden, o bölgede yaşayan tüm insanlara duyurulur. İnsanlar başka yerlere göç etmeye başlarken, büyük bir kelebek göçü yaşanır o sırada ve tam da kasırganın geldiği yöne doğru...
Böylelikle o kasırga bölgeye gelmeden geri gider umulmadık şekilde, küçücük kelebeklerin sayesinde...
Şimdi seçime günler kala tahminlerin dışında bir kelebek etkisi olur mu?
Ve bu kelebek etkisi kimin lehine kimin aleyhine olur !
Ve vatandaş kasırganın içinde mi kalır, yoksa kasırganın üstüne mi gider acaba!
Yorumlar
Kalan Karakter: