Namazgah Bursa’nın bilindik en eski mahallelerindendir. Her ne kadar o bilindik zamanlardan biraz değişse de, yine de komşulukların bittiği günümüzde; dostlukların hala yaşadığı, yaşatıldığı, havasıyla da nefes aldığını hissettiğin bir mahalledir.
Zamanla başka başka mahallelere yar olup gidenler olsa da hala oranın sevdalısı çoktur. “Paraya pula değişmem bu güzel havayı” diyen fanatiği de boldur...
...
Bu anlamda mahalleyi bilen, tanıdık sevdik bir sima olan Ruhhan Güngör’ü iki dönemdir muhtar olarak seçiyorlar.
Mahalleli halinden memnun. Çünkü Ruhhan Bey işini severek yapıyor. 30 yıl devlete şerefiyle hizmet vermiş 1/4 kademeden emekli olmuş biri olarak resmi konulara da oldukça vakıf.
Gözünden bir şey kaçmadığı gibi kaçak göçek işlere, haksızlıklara da eyvallahı yok!
Hatta canı pahasına mücadele ediyor desek yeridir.
Kaldı ki temmuz ayında bu taviz vermez tutumu sebebiyle silahlı saldırıya uğruyor. 2 buçuk ay tedavi olmasına rağmen bacakları maalesef artık eskisi gibi değil.
Fakat muhtarımız biraz yürüyebilecek hale gelir gelmez hemen işinin başına dönüyor.
Ama o da ne!
İşinin başına döndüğü gün Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nden bir yazı geliyor.
Yazıda: “Muhtarlık için, bize ait mülkiyetin idaremiz ve bilgimiz dışında mahalle temsilciliği olarak kullanıldığı tespit edilmiştir. 30 gün içinde boşaltılmalıdır" denilmekte.
Muhtar bu yazıyı görünce şoke oluyor.
Konuyla ilgili Ruhhan Bey:
“Ben 2014 yılında göreve geldim. Benden önce de burası muhtarlık binasıydı. Bana dese ki, parkın içinde muhtarlık binası olmaz! Öyle de demiyor. Kaldı ki parkın tam göbeğinde 16 metrekarelik bir çay ocağı yapıldı. Bu çay ocağını vakıflardan kiralayan şahıs, yanındaki havuzu zapt etti. Sonra etrafına iyice yayıldı... Naylon çadırlarla kapatarak çirkin bir görüntüyle iyice genişleterek kafeterya yaptı. Ve bu tarihi park birinci derece sit alanı. Biz bu usulsüzlüğü ilgili yerlere şikayet ettik. Bize o alanın kaldırılacağı, yıkılacağıyla ilgili yazı da geldi. Şimdi tuhaf olan, ben bu şikayeti yaptıktan sonra misilleme yapar gibi vakıflar orayla ilgilenmeyip bize boşaltmamızla ilgili tebligat gönderiyor” açıklamasında bulunuyor.
Gerçekten çok ilginç. 40 yıla yakın bir zamandır muhtarlık olarak kullanılan yapıya sanki habersiz, yeni yapılmış bir kaçak bina muamelesinde bulunuluyor. Üstelik muhtar, bu parka hiç uygun olmayan derme çatma, kaçak kafeteryayı şikayet ettikten sonra gerçekleşiyor tüm bunlar.
Muhtar Ruhhan Güngör; devlet memurluğu sırasında uzun yıllar idarecilik görevi de yapmış, bildiğini saklamamış, dürüstlüğünden de taviz vermemiş biri.
İktidar tarafında bir siyasi görüşü olduğu biliniyor. Konuşmamız sırasında; “Cumhurbaşkanımızın muhtar olarak bize ne kadar güvendiğini, önem verdiğini de biliyoruz. Ben de yıllardır sorumluluğumun bilinciyle çalışmaya gayret ettim” diyor.
Ama siyasi görüşüyle hareket de etmemiş hiçbir zaman! Yoksullara yapılan yardımlar konusunda, yardımların AK Parti mahalle temsilcileri tarafından belli kişilere verilmesine karşı geldiğini, tepki gösterecek kadar adil olduğunu da mahalleliden öğreniyoruz.
Fakat üstüne yine partiye yakın isimlerin bu tarihi parkın içinde böyle bir kaçak işletme açıp hem görsel kirliliğe sebep olmaları hem de sit alanı olması sebebiyle yasal olmadığından ötürü şikayet etmesi belli ki birilerini artık iyiden iyiye rahatsız etmeye başlamış!
Kendisinin de dediği gibi misilleme olarak 40 yıllık muhtarlığı boşaltması istenmiş.
İyi de asıl kaçak bina duruyor orada!
E yıkılması için tebligat da gelmiş.
Vakıflar orası için neden hala ciddi bir girişimde bulunmuyor?
Tahminler doğru mu yoksa!
Muhtarlık binası boşaltılarak kaçak kafeterya yapanlara mı verilecek kullanmaları için?
Halbuki muhtarlığın orada bir güvenlik görevi gördüğünü mahallede bilmeyen yok!
Son yıllarda Namazgah Parkı’nı mesken eden torbacılar ve küçük çetelere karşı çocukları koruma adına muhtarın nasıl mücadele ettiğini, geç saatlere kadar orada bekleyip parktan ve mahalleden uzak tutmak adına nasıl çaba verdiğine mahalleli de şahitlik ederken neden muhtar bu bölgeden uzaklaştırılmaya çalışılıyor?
...
Konuyla ilgili muhtar Ruhhan Güngör’e destek vermek adına cuma günü CHP Yıldırım İlçe Başkanı Nihat Yeşiltaş, İYİ Parti İlçe Başkanı Serkan Beklen ve partililer Namazgah'a gitti.
Ellerinden geleni yapacaklarını, gerekli girişimleri beraber başlatackalarını ve kimlerin bu olayın arkasında olduğunun takipçisi olacaklarını söylediler.
Ayrıca bu olayla ilgili sıkça ismi geçen aza Emine Ayma’nın muhtarlığın boşaltılmasıyla ilgili yoğun çabası olduğunu, hatta konuyla ilgilenen İYİ Parti Yıldırım İlçe başkanının desteğini çekmesi anlamında Serkan Beyi bir şekilde ikna etmeye çalıştığını, fakat Serkan Beklen’in bu konuda taviz vermediğini de öğreniyoruz.
Bu arada Emine Ayma, başka mahallede ikamet ettiği halde bir şekilde Namazgah’ta aza olmuş bir isim. Duyumlarımıza göre muhtarlık binasını da başkanı olduğu “Gönüllüler Hareketi” isimli dernek adı altında parti çalışmaları için gözüne kestirdiğini ifade ediyorlar. Belli ki gözüne kestirdiği makamlar da var...
...
Şimdi tüm bu açıklamalar neticesinde meselenin sıradan bir muhtarlık binasının boşaltılması olayı ötesinde mevzular olduğu da aşikar...
Haksızlıkların karşısında susmayan bir muhtar, tarihi mekanda rant kovalayan kaçak bir işletmeci, AK Parti’de bir yer edinme çabası içinde başka mahalleden kaçak aza olan Emine Ayma ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun “kaçak kafeteryayı yıkın” kararına karşı bir şey yapmayıp, “muhtarlığı boşaltın” tebligatıyla misilleme yapan Vakıflar Bölge Müdürü...
İddialara ve belgelere bakılırsa, bu zincirin bütünlüğünü bozan tek halka Namazgah Mahalle Muhtarı Ruhhan Güngör...
Eh ne yapmalı?
Öncelikle göz önünden uzaklaştırılmalı...
Peki tam tersi olsaydı?
Yani muhtar nasılsa bir dahaki dönem aday olmayı düşünmüyorum deseydi veya adı geçen şahısların tüm usulsüzlüklerini görmezden gelseydi böylesi durumlar yaşanır mıydı?
Hah işte! Düşünmemiz gereken asıl mevzu belki de budur...
Yorumlar 11
Kalan Karakter: