Rant değeri en yüksek olan bölge şu anda 1050 Konutlar.
Beton değeri C6’ya kadar düşen zamanın en güzel yerleşim yeri müteahhitlerin her zaman iştahını kabartmıştır.
Hemen yanı başında Korupark AVM ve Korupark Evleri var.
Karşısında Organize Sanayi Bölgesi.
Arkasında Emek’in uzantıları olan gecekondular ve plansız yapılaşmalar.
Tam bunların ortasında kalan Akpınar Mahallesi’ndeki adı 1050 Konutlar olan ama aslında 2 bin 200’ü geçen konutlar dönüşüme muhtaç.
Çünkü kentsel dönüşüm alanı ilan edilen 2013 yılından beri insanlar burada bildiğiniz canlı canlı tabutta yaşıyor…
En ufak bir sarsıntıda bile paramparça olabilecek dairelerde yaşamak kolay olmamalı.
Fakat buna rağmen, 1050 Konutlar'da yaşayan insanların ekonomik durumuna baktığımızda, binasını yenileyebilecek maddiyatı karşılayabilecek güçte değil!..
Müteahhit gözünden bakacak olursak…
Hemen yanı başındaki Korupark’ı emsal olarak almak istiyorlar.
Kaldı ki…
Biraz daha ileriye gidelim ve Geçit’in karşısında Balat Mahallesi’nde, otobana dönüş köşesinde tamı tamına 46 katlı bir gökdelen daha yapıldı. Eğer ona izin veriliyorsa buradaki yüksek katlara neden izin verilmiyor. Ya da hemen yanı başındaki Korupark binalarının yüksekliği her yerden görülebilirken neden emsal olarak gösterilemiyor, diyorlar…
E haksızlar mı?
Evet!..
Kötü örnekleri emsal göstermek her zaman haksızlık olur. Eğer öyle olmasaydı Bursa’nın kalbine saplanan Doğanbey TOKİ’nin de emsal teşkil etmesi gerekirdi…
****
1050 Konutlar bölgesine şimdiye kadar Bursa’nın en büyük inşaat firmaları talip oldu.
Hepsi satış ofislerini bile kurdu. Ama tek tek projeden çekildi.
Çünkü istenilen rantı elde edemediler.
Ankara el attı duruma… Onu da biz istemedik tabi!..
Bir de üstüne orada yaşayan vatandaşların bitmek bilmeyen istekleri de eklenince, tam bir arapsaçına döndü.
Sonuç olarak ortada 10 yıllık bir mağduriyet oluşmuş oldu.
*****
Şimdi bu problemin çözüme kavuşmasına ramak kaldı.
Evet, birçok meslek büyüğüm 1050 Konutlar'ın sorunun çözüldüğünü dile getirmiş olsa da aslında tam anlamıyla çözülmüş bir sorun yok ortada…
****
İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İMSİAD) ile Akpınar Kentsel Dönüşüm Sosyal Dayanışma Derneği bir iş birliğine gitti.
Olabildiğince ranttan uzak olan bu iş birliğinde iki tarafın da çekindiği ve talep ettiği konular üzerinde büyük oran da anlaşma sağlandı.
İMSİAD Başkanı Mustafa Andıç’ın anlattığına göre:
Bloklar olduğu yerde dönüşecek.
Bodrum, zemin artı 7 kat ile yatay mimari göz önünde bulundurulacak.
Yıkım işinden tutun da yeni yapılan binaların iç aksamına kadar her şeyi Bursalı firmalar üstlenecek.
Hak sahiplerinin olabildiğince bedel ödememesi sağlanacak.
Yeşil alanlara kesinlikle dokunulmayacak.
Kamu arazilerine kesinlikle dokunulmayacak.
Her site kendi müteahhitleri ile anlaşabilecek ve yerinde dönüşüm sağlanmış olacak…
****
Rantsal olmayan bu dönüşümde akademik odaların da görüşü alındı.
Mesela, İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Ülkü Küçükkayalar, projenin örnek teşkil edebilecek seviyede yapılması için desteklerini ifade etti.
Mesela, Yapı Denetim Derneği Başkanı Esra İnhanlı, Bursa ve sektör açısından emsal teşkil edebilecek bir çalışma ortaya konulduğunu ifade etti…
****
Her şey güzel gidiyordu buraya kadar…
Ama şimdi gelelim anlaşılamayan konulara!...
Birinci konu hak sahiplerinin para verip vermeyeceği. Yani bedel ödeyecekler mi ödemeyecekler mi?
İşte burası tam bir muamma!
Çünkü, ev sahiplerinin bu parayı ödeyecek güçleri yok.
Miktar mı?
Şu anda 300 bin ile 500 bin arasında değişiyor. Bunu ödemek kolay değil. En fazla çatışma bu konuda yaşanıyor.
Eğer bu bedel para olarak ödenemezse metrekare olarak ödenebilir savını öne sürüyor müteahhitler. Yani 3 artı 1 değil de 2 artı 1 eve çıkılabilir deniliyor. Birkaç hak sahibinin metrekareden feragat etmeleri halinde bir daire daha sıkıştırılabilir ve masraflar oradan karşılanabilir.
Bence bu en makul seçenek!.. Bu konu hakkında toplantıdan sonra konuştuğum İMO Başkanı Ülkü Küçükkayalar da “1 artı 1 ev bile olsa vazgeçilen metrekare alan bir insanın hayatından daha değerli olamaz” yorumunda bulundu. Ama bir de insanların yaşam alanlarının sıkışması söz konusu…
İkinci konu da bodrum, zemin artı 7 katın asıında 9 kat yaptığı ama müteahhitlerin buna rağmen bu işe girişmenin zaman kaybına neden olacağını düşünmesi… Sırf bu nedenlerle bazı bölgelerde 3 kat daha eklenebileceği söz konusu. Yani 12 kata kadar çıkabilecek parsellerin olduğundan söz ediliyor. Bu durum mimari açıdan nasıl olur bilemem ama insani açıdan haksızlık yaratacağı kesin.
Üçüncü konu da yola bakan cephelerde… Şu anda müteahhitler duyumlara göre; belediyede Mudanya Yolu cephesindeki adaları almak için bir yarış içerisine girmiş durumda. Amaç, dönüşümden sonra zemin katları ticari alana çevirmeye çalışmak olacak. Belki de bir gün bir bakacağız ki 1050 Konutlar bölgesi kafeler bölgesi olmuş!..
Dördüncü konu ise otopark… Her ne kadar yapılacak olan yeni binalar yeni imar yönetmeliğine göre yapılıyor olsa da… Yani yangın çıkışı ve kapalı otoparkların varlığını göz ardı etmesek de parklanma yine de büyük bir sorun olarak karşımıza çıkmış olacak. Büyük ve toplu otoparklara ihtiyaç duyulacak… Ya da otopark mafyası bölgeye çökecek. Sonra da onu engellemek için Büyükşehir Belediyesi, 1 şeridi kapatarak cadde kenarını ücretli otoparka çevirmiş olacak.
*****
Kentsel dönüşüm gibi gözüküyor olsa da aslında kentsel yenilenme olan yeni projede binalar yükselmesi, alt ve üstyapı konusunda eksiklikler olabileceğini hatırlattım toplantıda. İMSİAD Başkanı Mustafa Andıç, “Bu proje Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte yürütülüyor. Plan değişiklikleriyle altyapının da yeterli hale getirilebilir” dedi.
****
Son Not!..
Dört dörtlük olmasa da şimdiye kadar 1050 Konutlar’da çözüme en fazla yaklaşılan noktadayız. Akademik Odalar'ın da desteği söz konusu. Umarım, sekteye uğramaz ve yukarıda saydığım sıkıntılar da giderilir. Amaç her zaman olduğu gibi vatandaşı mağdur etmemek olur.
Yorumlar 1
Kalan Karakter: