Enflasyon artış hızının dur durak bilmeden yükselişini hepimiz yaşayarak görüyoruz maalesef.
Çoğumuz ne yapacağımızı bilmez halde çareler üretiyoruz.
Kimi zaman geleceği muhakkak zamlar için maaşı aldığımız gibi marketlere gidip alabileceğimiz kadar ürünü istiflerken,
Kimimiz ise son zamanlarda faiz oranlarının artmasıyla yeni bir çözüm olarak, sahip olduğumuz ev veya arabımızı satıp faiz getirisiyle biraz rahatlamaya çalışıyoruz.
Evet belki artık evsiz veya arabasız kalmış oluyoruz ama en azından tuz şeker hesabını artık daha az yaparız diye düşünüyoruz.
...
Birkaç gün önce İskandinav ülkeleriyle ilgili bir belgesel izliyordum.
Bozulmamış daha doğrusu bozulmasına izin verilmemiş muhteşem doğayı, ekranda izlerken bile nasıl da huzur veriyordu öyle.
Ta ki gündelik yaşamlarına geçinceye kadar... Eğitimin ücretsiz oluşu, cümlesinin evinin olması veya araç sahibi olmanın sıradanlığını saymıyorum bile!
Çünkü asgari maaşla çalışan biri dahi maaşının üçte biriyle araç sahibi olabiliyordu zaten.
Bu arada Norveç ile ilgili bir detay ilgimi çekti. 1960’larda ülkede petrol gibi yer altı zenginlikleri keşfedilince,
Hükümet, “Biz bu zenginliğimizi halkımızla paylaşarak refaha ereceğiz” kararı almış ve yıllardır da bu kararından vazgeçmemiş.
Ülkede yoksulluk haliyle olmadığı gibi yöneticiler ülkeyi öylesine dürüst şekilde idare ediyorlar ki;
Bu düzen toplumun karekteri olup, halka da sirayet etmiş.
Arada yaptıkları referandumun nedeni ise gerçekten şaka gibi;
“Bütçede fazlalık var. Ne yapalım? Sizlere mi paylaştıralım, yoksa hazinede mi kalsın! Ve referandum sonuçları da genelde aynı. Bizim ihtiyacımız yok, hazinede kalsın oluyormuş.”
Bu nasıl bir karşılıklı güven, saygı, refah, demokrasi ve sosyal devletçiliktir. Kıskanç biri olmadığımı sanarken, yeminle dinlerken için için kıskançlıktan ilk kez daraldığımı hissettim.
Hayatta izlemem artık diyorum ve;
...
Neyse nerede kalmıştık!
Hah! Enflasyon diyorduk. Birde evini arabasını satıp ayı sağ salim geçirmeye çalışanlardan bahsediyorduk.
Ve tabii ki enflasyon oranlarına paralel 6 ayda bir belirlenen emekli ve asgari ücret zamlarının ne kadar olacağında aylardır gözümüz kulağımız.
Tamam biliyoruz! Maaşları aldığımız gibi gideceğini, hatta elimize geçmeden öncekinden de daha azının cebimizde kalacağını,
Ama belki bu kez açlık sınırının üstünde bir zam beklentisi umudumuzu da koruyoruz her daim!
Eh, üstelik her ne kadar merkez bankası başkanı enflasyonda bir yavaşlama mevcut, kiralarda veya mobilya fiyatlarında düşüş yaşanıyor dese de,
Biz onun yaşama standartlarına bağlı tespitleri olduğunu düşündüğümüzden, kendisine kızmıyoruz.
Neticede vatandaş olarak çarşıya pazara giden, geçen yıl 2-3 bin civarında oturduğu şimdilerde 12-13 bine yükselen ev kiralarını ödemek zorunda kalan bizler, bu tespitleri de pek kale almıyoruz.
Bugün beklenen enflasyon oranları TÜİK tarafından açıklandı. Ve dinlerken anladık ki, meğerse merkez bankası başkanımız haklıymış!
Anladığımız kadarıyla, biz gerek marketlerde gerek yüksek sandığımız kira artış tahminlerimizde de başlı başına halüsinasyonlara maruz kalmışız.
Çünkü enflasyon kasımda yüzde 3,28 artarken, yıllık bazda yüzde 61,36’dan yüzde 61,98’e kadar yükselmiş sadece!
Halbuki ENAG verilerine göre, kasım ayı yüzde 5.58 , yıllık enflasyon artışı ise yüzde 129.27 olarak tespit ederek bizi yanıltıp, moralimizi bozmayı başarmışlardı.
Al işte! Nihayet her şeyin mis gibi olduğunu açıklayan TÜİK sayesinde gözümüzün feri yerine geldi nihayet.
Eh durum buyken, haliyle gerek emeklilerin gerek maaşlı tüm çalışanların kaygılanmasına ve durup durup “acaba açlık sınırını geçer bir maaş zammı alır mıyız?” diye beklemesine de gerek kalmadı.
Mevcut durumda aldığımız maaş bizleri paşa gibi yaşatacağı gibi maaş zammı olmasa da olur gibi duruyor aslında.
Sen çok yaşa TÜİK!
...
“TÜM EMEKLİLER” DEN BÜYÜK MİTİNG!
Bugün tam da bu konuların üstüne gazetemizde Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Merkez Örgütlenme Sekreteri Cihat Uygur’u ağırladık.
Uygur; DİSK Emekli Sen, Emekliler Dayanışma Sendikası ile birlikte 10 Aralık’ta Ankara Anıtpark’ta gerçekleştirecekleri “TOPLU SÖZLEŞMELİ SENDİKA HAKKI” mitinginden bahsederken,
Başta insan onuruna yaraşır ücret olmak üzere emekli aylıklarının prim günü esas alınarak ve intibak yasası çıkarılarak yeniden düzenlenmesi, 3600 ek gösterge mağdurlarının hakları, dul ve yetimleri de kapsayacak şekilde aylık bağlama oranlarının milli gelir artışı dikkate alınarak yükseltilmesi,
Memurlara verilen 8077 liranın bütün emeklilerin aylıklarına yansıtılması,
Asgari ücretin çekirdek ailede insanca yaşam normlarına uygun belirlenmesi ve en düşük emekli maaşının da bu orandan aşağı olmaması,
Sağlıkta katkı payının tamamen kaldırılması,
Emeklilikte yaş şartının adil şekilde kademeli olarak düzenlenmesi gibi gerek emekliler gerek ücretli çalışanlara yönelik yaşamsal hakları için hükümete taleplerini aktaracaklarını ifade etti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de katılacağı tahmin edilen mitinge, yine muhalefet partilerinden de birçok milletvekili destek vermek amacıyla katılacak.
Tüm Emeklilerin Sendikası; tahmin edilenin aksine sadece emeklilerin hakları için mücadele eden bir sendika olmayıp; toplumu etkileyen eğitimden sağlığa,ekonomiden sosyal sorunlara kadar birçok konuya eğilen bir sendika.
Çoğunluğu sosyal demokrat bir dünya görüşüne sahip olan üyelerin en çok istedikleri ise; sosyal devlet olmak adına anayasanın ilgili maddelerine gerekli önemin verilmesi...
Ve diyorlar ki, Biz sadece kendilerini düşünenlerin değil, toplumun tümünün sorunlarının çözümüne yardımcı olmak için kurulmuş bir sendikayız...
Evet bugün TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarıyla beraber,
Günlerdir maaş zammı üzerinden hesaplar yapıp biraz refaha ereceğini düşünen tüm çalışanları,emeklileri telaş ve tedirginlik aldı.
Bu durumda acaba enflasyonun yükünü yine emekçi ve emekliler mi çekecekti?
Yoksa hazır yerel seçimlere de az bir zaman kalmışken, bir mucize gerçekleşir miydi?
Yorumlar
Kalan Karakter: