Osmangazi, 71 bin 400 hektar alanda, 136 mahalle ve 900 bine yakın nüfusuyla ülkemizdeki 56 ilden büyük, Bursa’nın da en büyük ilçesidir.
Nüfusundaki hızlı artışın en büyük nedeni ise; birçok sanayi kolunun, tekstil ve farklı alanlarda yüzlerce işletmenin ilçe sınırlarında olması, buna bağlı istihdam olanaklarıyla bölgenin çokça göç alması gösterilebilir...
Fakat maalesef hak ettiği gelişim düzeyine bir türlü ulaşamaması da oldukça üzücüdür.
Bu duruma hızlı nüfus artışıyla beraber eğitim düzeyinin de etkisi olduğu düşünülse de,
Her şeye rağmen Osmangazi; tarihi, kültürel, doğal güzellikleri, istihdam alanları olması sebebiyle her daim Bursa’nın gözde ilçelerinden biri olacağı da muhakkak.
Özellikle de siyasiler açısından!
Düşünsenize; Bursa’nın nüfusunun üçte birinin yaşadığı bir ilçe ve buna paralel aynı oranda oy potansiyelinin de...
O yüzden yerel seçimlerde Büyükşehir adayıyla beraber aynı merakla beklenir Osmangazi’ye talip adaylar ve aynı hırsla bu bölgeden aday olmak için mücadele verilir.
Hal böyle iken, Osmangazi de, herhangi bir siyasi partinin ilçe başkanı olmak da oldukça önem taşır.
Hele ki, yerel seçimlerde en mühim sac ayaklarından biri olduğu düşünüldüğünde...
...
OSMANGAZİ’YE VEDA ETMEK ZORUNDA KALAN BAŞKANLAR...
Bazı koltuklar bir üst makama geçmek adına bir basamaktır!
Hele ki, Osmangazi gibi ilçelerde bu değişmez kural gibidir.
Yani burada belediye başkanlığı yapmak zaten yeterince önemliyken, hep bir Büyükşehir adayı olarak da görülürler.
Veya ilçe başkanı; ya belediye başkanı ya milletvekili adayı, en kötü ihtimalle de il başkan adayı olarak düşünülen, gelecek vadeden makamlardır genelde.
Keza içinde olduğumuz süreçte çokça şahit olduğumuz gibi...
Lakin her zaman işler rutin süreçle devam etmeyebilir ve kimileri için büyük hayal kırıklıkları da yaşatır.
Geçtiğimiz günlerde hepimizi şaşırtan haber bunlardan biriydi:
AK Parti İlçe Başkanı Ufuk Cömez’in genel merkez tarafından istifası, yani af istemesi teklif edildiği halde,
Kendisinin “Af talep edecek bir durumum yok!” diyerek kabul etmemesi üzerine,
Genel merkezin “İyi o zaman, sen talep etmesen de biz seni yine de affediyor ve yollarımızı ayırıyoruz” diyerek görevden alması,
Dahası iddialara göre partiden de ihraç kararı...
Kararın sebebi henüz netleşmese de, genelde bu gibi durumlarda ilçe belediye ve ilçe teşkilat başkanlarının anlaşmazlığının neden olduğu tahminleri yapılır.
Burada kafa karışıklığı yaratan durum, iki başkanın yani Mustafa Dündar ve Cömez’in oldukça uyumlu ve hatta aralarının dost diyeceğimiz kadar iyi oluşuydu.
E o zaman sorun neydi? Yoksa bu kadar iyi dost olmaları da uygun değil miydi?
Yani bunun kararında olması mıydı kriter yoksa Belediye başkanı da önümüzdeki seçimlerde bu affa dahil miydi acaba!
...
Neyse diyerek, benzer bir durumun yine Osmangazi’de ama bu kez İYİ Parti’de yaşandığı iddiaları da kulislerde bir o kadar konuşuluyor bu aralar.
Ne alakaydı! İlçe Başkanı Erkan Zorba zaten kendi hür iradesiyle meclis üyeliği için istifa etmemiş miydi zaten!
Evet öyleydi, diye biliyoruz bizler de.
Hatta şaşırmıştık da çoğumuz. Çünkü koskoca Osmangazi ilçe başkanıyken, gerek var mıydı meclis üyeliği için istifaya diye...
Kaldı ki istifa etmeden birkaç gün önce bu konuda sorduğum soruyu, her zamankinden farklı şekilde kaçamak sözlerle yanıtlasa ve gününü söylemese de istifa edeceğini belirterek konuyu detaylandırmadan kapatmıştı.
Normalde ayrıntılara değinen ve noktasına kadar yanıtlayan Zorba’nın her ne kadar bu tavrı ilginç gelse de insanlık hali deyip altında bir şey aramamıştım.
Fakat birkaç gün önce duyduklarımla "Acaba bir alakası var mıydı?" diye şimdi düşünüyorum.
...
Mesele şu ki; şu an il başkanı olan Dr. Mehmet Hasanoğlu’nun yerine seçilen Erkan Zorba’nın ilçe başkanlığı görevinde yaşanılan istifalar ve yönetimde olmaması gereken kişilerle yol aldığı yorumlarının teşkilatta en başından beri zaten bir huzursuzluğa neden olduğu söyleniyor.
Sonrasında yönetim kademesindeki istifalar, kadın kolları, gençlik kollarının dağıldığı ve aralarının oldukça iyi olduğu bilinen il başkanı Hasanoğlu’ndan bile;
“Ben böyle bir teşkilat bırakmadım. Bir an önce toparla artık” uyarısı aldığı söylenmekte...
Yine tam da o dönemler yani eylül ayında Teşkilat Başkanı Buğra Kavuncu’nun Akşener’le Bursa’yı ziyaretiyle, partili bir kesimin Erkan Zorba ve yönetiminde bulunan bazı isimlerle ilgili şikayetlerini dile getirmeleri,
Ve böylelikle ilçede yaşananlara genel merkezin de dahil olmasına neden olduğu iddia ediliyor.
Hatta devamında ilçe teşkilatından bazı isimlerin direkt Akşener ile konuştuğu,
Ki şunu da ilave etmek isterim, Zorba’nın Akşener’le arasının çok iyi olduğu bilinirken üstelik!
Sonrasında ise genel merkezin il, ilçe teşkilatlarının durumunu incelemek için gönderdiği isim; Osmangazi’den gelen şikayetlerin kaynağını da yakından inceleyerek hem Akşener hem de Buğra Kavuncu’ya konu hakkında hazırladığı raporu sunuyor.
Ve netice itibariyle, ilçe teşkilatına “Erkan Zorba’nın görevden alınmasıyla ilgili yazı gönderiliyor.” İlçe sekreteri hemen Zorba’yı bilgilendiriyor. Bunun üzerine Erkan Zorba İl Başkanı ile de konuşarak karar işleme alınmadan istifa etmek istediğini belirttiği ve hemen istifasını verdiği de yine İYİ Parti kulislerinden gelen bilgilerden...
Aldığım kulis haberlerinden sonra İYİ Parti kongrelerinde gerek Türkoğlu’na gerek Hasanoğlu ve Zorba’ya verdikleri tam destekle tanıdığımız,
Partinin taban hareketi diye tanımlanan kanadının, hatırı sayılır isimlerinden birine olayın gerçeklik payını sorduğumda ise; teyit ederek,
“Zorba; yönetim kadrosundaki özellikle birkaç kişi için uyarılarımızı dikkate alsaydı, her şey çok daha farklı olabilirdi” diye ekledi.
Ve işler bu noktaya gelince, kongrelerde gerek birliktelikleri gerek birbirlerine olan destekleriyle öne çıkan Selçuk Türkoğlu, Mehmet Hasanoğlu ve Erkan Zorba’nın ilişkilerini de etkilemiş midir bu durum diye merak ediyoruz!
Aynı isme sorduğum sorunun yanıtı:
“Erkan Zorba’ya karşı bir hayal kırıklıkları olması nedeniyle, oldukça etkilendiler tabii. Dahası Erkan Zorba’nın hedef olmasına neden olan yönetimindeki adaşının meclis üyesi olma anlamında, ilginç şekilde Zorba’dan daha şanslı duruma geldiğini de söyleyebilirim” şeklinde oldu.
Yazımın başında da ifade ettiğim gibi, Osmangazi büyük bir ilçe olması nedeniyle siyaset ve siyasiler açısından oldukça önemli bir yer teşkil ediyor.
Ve böyle önem arz eden bölgelerde siyaset yapıyorsanız ve hele ki yönetici konumundaysanız, siyasette çok daha üst basamaklara kapı açma ihtimaliniz de oldukça yüksek diyebiliriz.
Fakat değerini bildiğiniz ve varlığınızı icraatlarınızla gösterdiğiniz oranda tabii ki...
Aksi halde siyaseti noktaladığınız yerler olabileceği de bir o kadar yüksek ihtimallerden.
Yorumlar
Kalan Karakter: