Kentsel Dönüşüm özellikle son yıllarda sıkça duyduğumuz bir kavram artık.
Kulağa da güzel geliyor.
Bozulan, eskiyen, riskli, plansız yapılaşmış kentin yeni bir kimlik kazanması anlamını çağrıştırıyor çoğumuza…
Kentsel Dönüşüm, şehrin bir bölümü veya büyük bir kısmının proje kapsamında, sistematik şekilde mevcut yapı stoklarının olası depremlere karşı toprak zemin üzerindeki yapının risk değerlerinin belirlenmesi, riskli zemin ve yapıların kullanım dışına çıkarılarak zemine uygun sağlam yapıların yapılmasıdır. Bu sayede olası depremlerde yaşanabilecek can ve mal kaybının en aza indirilmesi için yapılan kamusal çalışmalardan biridir.
Özellikle yaşanan büyük depremler sonrası hızlanan bu projelerin zamanla bazı yerlerde ranta dönüştüğü ile ilgili haberler alsak da, birçok yerde de güzel sonuçlar elde edildiğini biliyoruz. O yüzden özellikle dar gelirli vatandaşlar için önemini koruyor.
Bursa, birçok bölgeden göç almış ve bu doğrultuda çokça plansız yapılaşmanın olduğu bir şehir. Kentsel Dönüşüm kimi zaman rant, kimi zamansa umut olmaya devam ediyor. Kimi zaman hakkını vererek yapılan dönüşümler yaşam kalitesini yükseltirken, kimi zaman bina dönüşümünü geçemeyen projeler olarak karşımıza çıkıyor.
Tabii şunu da belirtmek gerekir ki, amacı dahilinde yapıldığı takdirde, şehir planlaması açısından olması gereken iyi düşünülmüş projeler olduğu da bir gerçek.
(İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İş Adamları Derneği ) İMSİAD’ın dün gerçekleştirdiği lansman toplantısının konusu, Akpınar Mahallesinde bulunan 1050 Konutlar Kentsel Dönüşüm projesiydi.
Bursa’nın deprem riski en yüksek yerlerinden olan bu bölge için 3 yıla yakın zamandır beklenmekteydi.
Toplantıda bu konuyla ilgili İMSİAD ile devamlı irtibat halinde olan Akpınar Kentsel Dönüşüm Sosyal Dayanışma Derneği Başkanı Mutlu Altın söz alarak, “Uzun yıllardır bir türlü netleşmeyen bu süreçte bir deprem olmamasını şans olarak görüyoruz. Çünkü kentsel dönüşüm olacak diye tadilat dahi yaptıramadık” dedi.
Dernek Başkanı Mtulu Altın'ın söylediği gibi iyi ki bir deprem yaşanmadı ve bundan sonra da yaşamayız.
Ayrıca, Bursa’nın gözde lokasyonlarından olan bölgedeki konutların mevcut haliyle şehre yakışmayan kötü bir görünüme sahip olduğunu da belirtmek isterim.
Proje hakkında detaylı bilgi veren İMSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Andıç da, şunları söyledi:
“Bursa’mızda yapılan ve yapılacak olan tüm büyük konut, yol ve metro gibi büyük inşaat projelerinde Bursa firmalarının imzasının olması için çabalıyoruz. 1050 Konutlar/ Akpınar kentsel dönüşüm projesinin başarılı bir örnek ve milat olabilmesi için gayret sarf etmekteyiz”.
Aslında yaşadığı şehri tanıyan, önemini bilen, erişilebilirlik anlamında ve tabii ki şehrin ekonomisine katkı sunması açısından, Bursa firmalarının bu işlerin sorumluluğunu alması çok güzel ve önemli.
Andıç, maliyetlerin sürekli arttığını da belirterek, konutların özelliklerini açıklarken, “Bu konutlarda oturan insanların ekonomik gücü fazla olmadığından, metrekareleri biraz küçülterek onlara yük olmaması için çözüm üretmeye çalışıyoruz. Havuz, fitness salonu gibi şeyler olmayacak ama kapalı otopark ve yangın merdiveni olacak. Kendine ait yeşil alan da korunacak. Ayrıca Cumhurbaşkanımız da katkı payı konusuna değindi. Fakat son 4 yılda inşaat malzemelerine bildiğiniz gibi çok zam geldi. 2018’de 100 TL’ye dökülen beton şu an 1000 TL’ye dökülüyor" ifadelerini kullandı.
Proje ile yapılan konuşmaların çoğu tatmin edici ve umut verici olsa da, konutların zamanında önce bitirilmesinin amaçlandığı konusuna vurgu yapıldı.
Dileriz öyle olur, kira yardımının belli bir süresi var.
Andıç, “İnşaatlar zamanında bitmezse sorumlu inşaat firmaları yardım yapacak mı?" diye yöneltilen soruya Andıç'ın “Müteahhidin kira yardımı ödemesi söz konusu değil!” yanıtı biraz düşündürdü.
Hatta Andıç’ın konuşması sırasında “Bazı vatandaşların farklı istekleri var” dediği bu muydu acaba? Doüğrusu merak ettim.
Eğer bu yönde talepleri varsa vatandaş haklı. Çünkü, inşaat malzemelerindeki gibi kira artışları da hız kesmiyor!
Yorumlar
Kalan Karakter: