Geçtiğimiz günlerde bildiğiniz üzere 2. Bursa Gastronomi Festivali gerçekleşti.
Genel anlamıyla ve güdülen amaç düşünüldüğünde, Bursa’nın tanıtımı anlamında Büyükşehir Belediyesinin iyi projelerinden biri olduğunu söyleyebilirim.
Farklı bölgelerden gelen insanlara sağladığı birlik beraberlik hisleri,
Ve festivalin gerçekleştiği bölgenin tanıtımı, ekonomik olarak da bir canlılık yaşanması sebebiyle festivaller genelde şehirler için önemli bir yer tutar.
Bursa’da gerçekleşen festival de her ne kadar bu amaçla planlansa da maalesef organizasyondaki aksaklıklar nedeniyle çokça eleştiriye maruz kaldı.
Eh, birçok eleştirinin de haklılık payı yok değildi.
Herkese açık bu etkinlik için ağırlama, stantlar ve oturma planı ayarlamalarının organizasyonsuzluğu; festivale gelenlerin insan yığınları haline dönüşmesine neden oldu.
Hal böyle olunca, stantlarda bulunan yiyeceklerin mutfak kısımlarının da bulunmaması kalabalığın içinde kalmasına ve hijyenin tamamen ortadan kalkmasına sebep oldu.
Yine ürün fiyatlarının hiç de az olmaması hatta kimisinin dışarıya göre oldukça pahalı olması da gelen birçok kişinin eli boş dönmesinin nedenlerindendi.
...
Bugün Merinos AKKM’de Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, yukarıda bahsettiğim Gastronomi festivaliyle ilgili görüş ve önerileri değerlendirme adına bir toplantı düzenledi.
Ve aslında bana kalırsa; oldukça iyi düşünüldüğü gibi, alacağı muhtemel eleştirileri de göz önünde bulundurarak böyle bir toplantı yapmış olmasını da takdir etmek gerekir.
Toplantıyı fazla vakit kaybetmeden başlatan Aktaş:
Festivali 500 bin kişinin ziyaret ettiğini, birçok ilden konukların geldiğini, içinde paneller, yarışmalar ve konserlerin de olduğu 39 programın gerçekleştiğini söyledi.
Ayrıca sosyal medyadan binlerce beğeni aldığını ekledi ve bunları sayısal verilerle de açıkladı.
Sonra yapılan eleştirilere geçti. Bunları okurken zaman zaman oldukça sinirlendiği de görülüyordu.
Kaldı ki; aslında daha toplantının başlaması itibariyle Aktaş’ın sinirli bir ruh hali içinde olması, kimsenin gözünden kaçmadığı gibi birçok yorum da yapıldı.
Her ne kadar adaylık anlamında kulislerden gelen bilgiler ışığında, acaba Aktaş’ın yerine başka adaylarla görüşüldüğü doğru muydu diye düşünsek de,
“Belki de toplantının sabahın erken saatlerinde olmasından dolayı uykusunu alamamıştır” diyerek konumuza dönelim.
Yapılan eleştirilerden en kötüsünün “geçen yılla aynıydı” söylemi olduğunu, halbuki geçen yıldan çok daha fazla katılımın olduğunu ve çok daha iyi olduğunu söylüyordu Aktaş.
Ve yine stant fiyatlarının fazla olduğundan şikayet edenlere de,
“Kimse kusura bakmasın seneye daha da fazla olacak” diye vurgu yaptı.
Aslında haklıydı da... Ekonominin durumu malumdu, enflasyon rakamları düşünüldüğünde gelecek yıl muhtemelen ikiye katlanacaktı ve bence bu manada oldukça dürüst davrandı.
Ve bu vesileyle festivaldeki ürün fiyatlarının neden tahminimizden pahalı olduğunu anlamış oluyorduk. Stant ücretlerinin yüksek oluşuymuş!
Fakat bunların yanında gerek hijyen konusunda sıkıntıların olduğunu gerek katılımcılar anlamında daha seçici olunması gerektiğini ve daha farklı bir alanda yapma ihtiyacı gibi eleştirileri doğru buldu.
Gelecek yıl daha iyi hazırlanarak, kurumsal bir kimlik kazandırmak gerektiğini de belirtti.
Tabii bunları söylerken; bir zincir marketin Bursa’nın lezzetleri temalı festivalde, alakasız şekilde rekabet yaratarak pilav tavuk sattığı ve sattığı tavuktan da bazı zehirlenme vakalarının olduğunu da doğrular gibiydi.
Devamında ise; “Biz entelektüel kesime hitap etme derdinde değiliz derken, halka hitap edelim diyerek festivali halkın haketmediği şekilde ayağa düşürmek de asla istemeyiz” sözleri her ne kadar festivale yapılan eleştirilere sinirlense de haklılığın farkında olduğunu da gösteriyordu.
Ve bu noktada gelecek yıl daha iyi hazırlanılması gerektiğini yineleyerek, toplantıya katılan firmalara da çağrısını yaparken çok fazla sponsor olmadığından dolayı yükün çoğunluğunun kendilerinin üstünde olduğunu da belirtti.
Aktaş, katılan 152 firmadan toplantıya sadece 45 civarında firmanın katılmasına da epey tepki verirken ekibine kimlerin geldiğiyle ilgili liste tutup tutmadıklarını da izleyicilerin önünde sorgulaması oldukça şaşırttı.
Ve her ne kadar toplantının başlarında sinirli bir ruh halinde olsa da, daha sonrasında yaptığı esprilerle hepimizi gülümsetse de, festivale katılan çoğu firmanın toplantıya gelmediğini anlamasıyla Aktaş’ın modu tekrar düştü.
Ve görünen o ki, nerede ne zaman konuşacağını bilen tecrübeli bir siyasetçi olan Alinur Aktaş da gözler önünde verdiği bu tepkiyle, niye gelmediklerini anlayamadığımız bu firmalara mesaj gönderiyor gibiydi...
Yerel seçimlerde Alinur Aktaş, tekrar aday olarak gösterilir mi yoksa farklı bir adayla mı yola devam edilir bilemiyoruz.
Ama daha öncesinden köşeme taşıdığım ve kulislerden gelen isimlerle kıyaslandığında, belediyecilik anlamında Aktaş’ın daha tecrübeli ve halk nezdinde karşılık bulduğunu söyleyen çokça partilinin olduğunu ve yönetim kademesinden önemli bazı isimlerden de destek aldığı yine aldığım kulis bilgilerinden.
Bu mevzuyu konumuza bağlarsak, Aktaş seçilirse, ki 7 Ekim’de durumun netleşeceği belirtiliyor;
Gelecek yıl 3’üncüsü düzenlenecek gastronomi etkinliğinde; festivale girmek için çırpınan fakat festivalde Büyükşehir’i mahcup eden firmaların bence şimdiden tedbirlerini almaları gerekecek.
Çünkü Aktaş’ın da söylediği gibi, “Gelecek yıl daha seçici olunacak.”
Bizden söylemesi!
Yorumlar
Kalan Karakter: