CHP’de değişim talepleri seçimlerden sonra ilk kez bu kadar sesli ve cesurca ifade edilmeye başladı.
Cesurca demek bile aslında ne tuhaf veya cesaret gerektiğinin algılatılması...
Ve her seferinde demokrasiyi savunan Kılıçdaroğlu’nun bunu parti içinde sağlayamaması,
Dahası koltuk sevdasına; tüm demokrasi, liyakat sözlerini feda etmesi,
İşin aslına baktığımızda;
Parti içinde antidemokratik tutumlar son birkaç yılda iyice artmış ve partililerden hatrı sayılır bir kesim rahatsızlıklarını dile getirmeye başlamıştı.
Ön seçimin reddedilmesi, bunun için mücadele edenlerin partide pasivize edildiği,
Kadın ve gençlik kollarının hep arka plana atılması,
Örgütler ve genel merkez arasında ahbap çavuş ilişkisinin liyakatın önüne geçmesi, tabandaki bir çok insanı gruplaşmaya sevk etmişti.
Ama seçimlere bunu yansıtmak istemeyen bu kesim ellerinden geldiğince sabretmeye çalışmıştı.
Fakat seçimlerdeki mağlubiyet, bu yenilgide hiçbir payı üzerine almayarak zaten yenilgi olmadığına dair söylemleri ve kurultayda kendine rakip tüm isimleri bertaraf etmeye çalışan Kılıçdaroğlu’nun tavırları, büyük bir kesimi değişim hareketinin aciliyeti fikrinde bir araya getirdi.
Ve belki de tüm bunlar değişimle beraber CHP’de bir devrime de sebep olacak...
...
Kılıçdaroğlu’nun kurultayı engelleme çabalarının bu kez sonuç vermemesi,
Değişim isteyen partililer için mühimdi.
Fakat bu sürecin kolay olmayacağı da delege seçimlerinde kendini belli etmişti.
Yıllardır yukarıdan aşağıya doğru süregelen bir düzeni değiştirmenin zorlukları da zaten göze alınmıştı.
Bursa özeline baktığımızda, delege seçimleriyle başlayan hareket devam ediyor.
Eski il başkanı İsmet Karaca’nın gölgesinde sürdüğü söylenen kongreler devam ediyor.
“İyi de eski il başkanı ne alaka, mevcut il başkanı var ya” görevinin başında diyenler olacaktır.
Evet var tabii. Kim YOK dedi ki!
Zaten “eski il başkanı” Karaca’nın belirlediği iddia edilen ve bunu çekinmeden söyleyen adaylar da mevcut...
Yani Bursa’da genel itibariyle kongreler; Karaca ve değişimcilerin adayları olarak iki kanada ayrılmış durumda...
Ama bilindiği üzere; Osmangazi ve Yıldırım potansiyel olarak diğer ilçelere nispeten çok daha önem arzediyor.
Osmangazi kongresi, tarafların günlerdir koşuşturmaları, görüşmeleri ve dün nihayet gerçekleşerek tamamlandı.
Cengiz Çelikten, Baran Güneş, Bülent Özdemir ve Orhan Aslan aday olduklarını öncesinden açıklamışlardı.
Fakat kazanmasına çok şans verilmeyen Orhan Aslan birkaç gün önce adaylıktan çekilirken,
Bir gün kala Bülent Özdemir de “duygusal bir sosyal medya paylaşımı” ile adaylıktan çekildiğini açıkladı.
Zaten yukarıda bahsettiğimiz iki kanadı temsil eden de geriye kalan iki isimdi.
Fakat Özdemir’in öncesinde iddialı olup, bir gün kala geri çekilmesinin nedeni kazanmayacağını anlaması mıydı acaba diye merak ederken;
Aldığım duyumlara göre zaten az sayıda olan delege listesiyle, önce Çelikten’in ekibiyle bir pazarlığa girmiş fakat taleplerinin kabul görmediği iddia ediliyor.
Hatta Baran Güneş’le de böyle bir pazarlık yaptığı ama yine benzer bir durumla kabul görmediği söyleniyor.
Hal böyle olunca, 25-30 kişi civarında olduğu söylenen delegelerine de vaatler verdiği, bu vaatleri tutamayacağını anlaması sebebiyle çekildiğini belirtiyor kendisini tanıyan partililer...
DEĞİŞİMİ BAŞLATAN İLÇE OSMANGAZİ!
Gelelim tüm partililerin odaklandığı ve sonucunu sabırsızlıkla beklediği Osmangazi kongresine;
Öncelikle şunu ifade edeyim;
Osmangazi kongresi, günlerdir süren delege seçimlerinde yaşanan stresle paralel,
Karşılıklı kavgalara bile sahne oldu maalesef...
Kongrenin yapıldığı salonun dışında tartışan Çelikten’in ekibinden Burak İleri;
İl yönetiminden ve Soğanlı mahallesi delegelerinden Yaşar İlbay tarafından arkası dönükken yumruklanıyor. Hastanede darp raporu alan İleri, karakola gidip şikayetçi oluyor. Durum öğrenilince de Yaşar İlbay oy vermek için geldiği salondan içeri alınmıyor.
Yine Cengiz Çelikten’in delegelerinden Çiğdem Bölük’ün abisi Çetin Bölük ile Karaca’nın ekibinden Hasan Keleş’in kongre öncesi aralarında bir tartışma yaşanıyor.
Kongre devam ederken, Çetin Bölük AKKM’den çıkmış yürürken,birkaç kişi yolunu kesiyor.
Ve öyle bir dövüyorlar ki, birkaç kaburgası kırılıyor. Hastanede tedaviye alınan Bölük’e saldıran kişilerin kimlik tespiti için kamera görüntülerinin alınacağı ve soruşturma başlatıldığı gelen haber arasında...
Evet maalesef kongrede istenmeyen bu olumsuzluklar yanında partililer;
Tüm ilçe kongrelerinde Divan Başkanı hazirun tarafından seçilirken Osmangazi kongresinde Divan Başkanının Ankara’dan tayin edilmesini de anlayamadıklarını belirtiyorlar partililer.
Gerçi öncesinde bu durumu anlayamayan ve biraz tedirgin olan partililerle kongre sonrası konuştuğumda Divan Başkanı olarak görevlendirilen Tahsin Tarhan’ın kongreyi gayet güzel idare ettiğini belirttiler.
Zaten kongrede yaşananlara bakıldığında, sağlıklı bir karar olduğu da muhakkak...
...
Yine oy verme işlemlerinden önce adayların sunduğu delege listelerinde bu kez bir hesap hatası çıkıyor ortaya...
Cengiz Çelikten 186 delege imzalı listesini sunarken Baran Güneş 233 imzalı liste veriyor.
Ne var bunda demeyin!
Çünkü toplam delege sayısı 410 olması gerekiyor.
Halbuki, 186+233=419 ediyor.
Tahminlere göre bazı partililer iki tarafı kıramayıp, her iki adaya da imza atmış.
Neyse onlar da düzeltiliyor.
Ve nihayet oylamalara geçiliyor.
Sonuç: Baran Güneş 186 oy alırken Cengiz Çelikten 197 oyla kazanıyor.
Bu arada çok büyük bir fark olmamakla beraber; ikisine kullanılan toplam oy sayısı 383!
Yani en başta delege sayısının üstünde bir rakamla ilginç bir şekilde başlayan kongre, 27 eksikle tamamlanıyor.
Bu durum, Karaca için büyük bir yenilgi olduğu söylense de;
Kongrenin ikinci büyük ayağı Yıldırım İlçe Kongresi...
Ve orada durum daha da zor denilebilir.
Çünkü yine Karaca’nın desteklediği aday olarak görülen Cihan Öztürk’e karşı; değişimciler kanadından İlhami Gün ve Süleyman Ayyılmaz rakip olarak kongreye girecek.
Ne diyelim; CHP’de değişim istiyoruz deyip, yıllardır bir türlü başarılamamasının sebebi belki de budur;
Birlik olamamak, iletişim kuramamak ve önce “ben” mantığı...
Yorumlar
Kalan Karakter: