Teknolojide yaşanılan akıl almaz hızda gelişmeler her alanda yenilikleri de beraberinde getiriyor.
Herhangi bir dilde çeviri yapan programlarla bir süredir haşır neşiriz oluyoruz. Mail atarken, ödev yaparken, makale yazarken doğruya yakın çeviriler yapabilen bu programlar artık herkes tarafından kullanılmaktadır.
İstediğiniz dilde 1 kelime dahi bilmeseniz bile yazılı metin oluşturabiliyorsunuz. Öğrenci, çalışan ya da akademisyenler bu programları sıkça kullanıyorlar.
Ancak son dönemde konuşmaya dönük çeviri programlarında peşi sıra açıklanan 'yapay zeka' uygulamaları konuyu bambaşka bir yere taşıyor.
Üzerinde sıkça tartışılan ve tahminler yapılan yapay zekanın etkileyeceği meslekler arasına öğretmenliğin özellikle de dil eğitimine nasıl yansıyacağı sıkça konuşulmakta.
Bir kaç saniye gecikme ile konuşma anında çeviri yapabilen uygulamalar yavaş yavaş hayatımıza giriyor.
Henüz taşınabilir olup olmaması, internet bağlantısına ihtiyaç duyması, günlük konuşmalardaki eksiklikler, tüm dil ya da lehçeleri kapsamaması gibi handikapları içinde barındırsada zaman geçtikçe tüm bu sorunların halledilebileceğini ön görebiliriz.
Peki bu durumun hem ülkemizde hem de dünyada dil eğitimine nasıl bir etkisi olabilir?
Belirttiğim gibi eksiklikler nedeniyle kısa vadede yabancı bir dil öğrenmek hala bir zorunluluk ancak uzun dönemde dil öğrenmeye dönük talebin azalacağını söyleyebiliriz.
İnsanlar belki telefonları, gözlük ya da kulaklık gibi başka bir taşınabilir cihaz aracılığıyla kendi dillerinde konuşurken anında muhataplarının dilinde çeviri olanağına kavuşacaklar.
Henüz o aşamaya gelmediysek bile çok da uzun olmayan bir gelecekte bunun mümkün olabileceğini düşünüyorum.
Yüzyüze konuşmanın sıcaklığı, samimiyeti belki hiçbir zaman yakalanmayacak fakat hızlı ve pratik olmanın bu kadar önemli olduğu bir çağda çokça kullanılacağı da bir gerçek.
Dil öğrenmenin maliyetli olması ve uzun zaman alması da dil eğitimi talebine mutlaka olumsuz bir etki yapacaktır.
Bu gerçekliği iyi okuyup buna göre hazırlık yapılması gerekmekte.Dil alanından mezun sayılarının çıkarılıp gerekirse azaltılıp farklı alanlara yönlendirme yapılmalı.
Önümüzdeki 10-20 yılın ihtiyaç analizi bilimsel bir temelde yapılıp üniversitelerimiz buna göre kurgulanmalı ve gerekli hazırlıklar yapılmalı.
Yapay zekanın etkileyeceği bir çok meslek içerisinde dil başlığını ele almaya çalıştım ancak yetkililer diğer alanlarda da çalışmalar, araştırmalar yapmalıdır.
Geç kalırsak başta işsizlik olmak üzere bir çok sorunla karşı karşıya kalacağız. Yeni durumlar yeni yaklaşımlarla analiz edilmeli.
Klasik ve sıradan bakış açısı ile rekabet ne yazık ki mümkün değil.
Ülkemizin birikimi, insan gücü ve akademisi bu çalışmaları yapmak için yeterlidir, tek gereken bunu harekete geçirebilecek irade ve çağdaş bir yönetim anlayışıdır.
Bu çalışmaların zaman geçirmeden yapılması dileklerimle bu haftaki yazımı noktalıyor, herkese iyi bir hafta diliyorum.
Yorumlar
Kalan Karakter: