5 haftadır sürdürdüğümüz ‘Nasıl bir Eğitim’ sistemi yazılarının bu hafta son başlığını aktararak bu seriyi tamamlıyoruz. Daha önce üzerinde durduğum konulara ek olarak son başlık olan ‘Kişisel Gelişim Eğitimleri’ üzerinde düşüncelerimi aşağıda aktarmaya çalışacağım.
Hepimiz iş yaşamımızda 'zaman yönetimi', 'stres yönetimi', 'sunum yapma', 'liderlik'... vb. onlarca başlığı defalarca duymuşuzdur. Çalıştığımız sektör, ilgi alanlarımız ve sağladıkları bireysel katkılar anlamında bu eğitimleri de aldık, alıyoruz.
Bu başlıklar aslında hem iş hem de özel yaşantımızda oldukça büyük öneme sahip. Düzenli bir insan olmaktan tutun, kendini doğru ifade etmeye, hayatı planlamaktan, beden dilimize kadar geniş bir alanda bunları kullanıyoruz. Üniversite yılları ya da iş hayatına atıldıktan sonra diğer alanlar gibi bu konuda da ilerleme sağlamak oldukça sıkıntılı oluyor. Yani diğer bir değişle geç kalınmış olabiliyor. Şu anki eğitim sistemimiz içerisinde oldukça sınırlı hatta yok denilebilecek düzeyde bu eğitimlerin verildiğini görüyoruz.
Yukarıda bahsettiğim gibi bu konu ile ilgili onlarca başlık var ancak belirli temel eğitimler eğitim müfredatı içerisinde ya ayrı bir ders başlığı olarak ya da rehberlik ve psikolojik eğitimleri altında öğrencilere verilebilir. Veliler olarak en çok şikayet ettiğimiz konuların başında çocuklarımızın sorumluluk bilinçlerinin düşük olması, okul dışı zamanlarını doğru planlamamak (ki burada çoğunlukla aile karar veriyor), ders ve okul baskısı karşısında zayıf olmaları, odaklanamamak... gibi meseleler geliyor.
Elbette öğrencinin kişiliği, aile faktörü, çevresel etkiler bu konularda önemli bir belirleyiciliğe sahip ancak eksik ya da hiç olmayan bazıları öğretilebilir ya da geliştirilebilir. Zaten eğitim ‘belirli alışkanlıkları sürekli tekrar ederek edindirmektir’ çok sevdiğim bir tanımla. Yani çocukluktan itibaren sürekli ve düzenli olarak alınacak eğitimler çok büyük farklılıklar yaratabilir. Bu bilinçle bu eğitimleri değerlendirmek sanıyorum doğru yöntemleri bulmamızda etkili olacaktır.
Peki bu eğitim başlıkları ne olmalıdır?
Belirttiğim gibi onlarca hatta yüzlerce eğitim başlığı bulabiliriz ancak temel olan bazı eğitimler ilkokuldan itibaren verilmelidir. Haftada 1-2 saatlik bir uygulama uzun vadede mükemmel sonuçlara neden olacaktır.
Beden dili, analitik düşünme, zaman planlaması, stresle baş etme, sunum yapma, öz motivasyon, birlikte hareket etme (ekip), nefes ve rahatlama, farkındalık eğitimi bana göre verilmesi gereken konulardır. Bu alanlarla ilgili profesyonel kişilerle yapılacak görüşmeler sonucunda ekleme ya da çıkarmalar olabilir.
Şimdi bu başlıkları kısaca inceleyelim ve katkılarını anlatmaya çalışalım;
* Beden Dili Eğitimi: Doğru duruş, yürüme, göz teması gibi konuları içerir.
* Analitik Düşünme Eğitimi: Bir problem ya da kriz karşısında öğrencilerin var olan durumu sistematik ve yönetilebilir şekilde ele almasını sağlar.
* Zaman Yönetimi Eğitimi: Planlı olmak, belirli bir işi belirli sürede yapmak, organizasyon becerisi gibi konularda öğrencinin kendisini geliştirmesini sağlar.
* Stres Yönetimi Eğitimi: Öğrenci karşı karşıya kalabileceği sorunlarda kendisini nasıl daha iyi hisseder, stresin beden üzerindeki etkisini azaltma, yaşam kalitesini arttırma gibi konularda destek olur.
* Sunum Eğitimi: Topluluk karşısında kendini ifade etme, doğru mesaj verme gibi başlıklar öğretilir.
* Öz Motivasyon Eğitimi: Değerlerimiz, algımız, konulara bakış açımız, düşüncelerimiz, kalıplarımız, alışkanlıklarımız hakkındaki konuları içerir.
* Ekiple Birlikte Hareket Etme Eğitimi: Farklılıklara saygı duyma, birlikte uyum içinde çalışma, yardım alma-etme gibi konularda öğrenciyi geliştirir.
* Nefes Teknikleri Eğitimi: Bedensel ve duygusal olarak öğrencilerin daha güçlü ve sağlıklı olmasını sağlar.
* Farkındalık Eğitimi: Bu eğitim ile öğrencilerin kendilerini tanımalarını, keşfetmelerini ve kendi öz motivasyonlarını fark etmelerini ve eğitim süresince aldıkları tüm bilgileri sosyal ve iş hayatlarında da uygulamaları hedeflenir.
Belirttiğim gibi bu başlıklara ekleme-çıkarma yapılabilir. Ancak mutlaka eğitim sistemi içerisine entegre edilmelidir. Yetişkinler olarak şimdi lütfen bu başlıkların eksikliğinin günlük ya da iş hayatımızda bize yarattıkları sorunları bir düşünün. Belki de maddi-manevi bedeller ödeyerek, bir şeylerden vaz geçerek ‘keşke’ dediğimiz bir çok an olduğuna eminim.
Örneğin 20’li yaşların ortasında iş hayatımızda ilk kez sunum yaparken yaşadığımız o stres, ya da yapmakla sorumlu olduğumuz işlerin bir türlü yetişmemesi, ‘hiçbir şeye’ zaman kalmaması, toplantılarda en iyisini bildiğin halde kendini ifade edememen yüzünden bir başkasının senin hakkın olanı alması, herhangi bir sorunda panikleme, heyecanlanma, yüz ifadenizin ya da oturma şeklinizin başkaları tarafından bilinmesini istemediğiniz düşünce ya da duygularınızı ortaya dökmesi... Daha bir çok örnek verebiliriz.
Evet hepimiz bunları iş ya da günlük hayatımızda yaşadık. Belki bedeller ödedik ya da artık çok geç bir yaşta eğitimler alarak bunları telafi etmeye çalıştık.
İlkokuldan itibaren üniversite bitene kadar bu eğitimleri aldığınızı hayal edin ve şu anda olan ve olabilecek potansiyelinizi kıyaslayın. Bazı konulardaki eksikliklerin nelere mal olduğunu da. Ne kadar çok şeyin değişebileceğini hayal edebiliyorsunuz değil mi? Başarmak öncelikle hayal edebilmektir. Değiştirmek için de uygulamak ve harekete geçmek gerekir.
Harekete geçmek dileğiyle tüm okuyuculara iyi bir hafta dilerim.
Yorumlar 2
Kalan Karakter: