Haberi görünce şaşırmadım.
Dersleri sadeleştirme çalışmaları kapsamında kasım ayı sonu ya da aralık ayının ortasında ilk, orta ve lise kademesinde bir müfredat değiştirme hazırlığı yapıldığı en yetkili ağız tarafından açıklandı.
Eğitimde yıllardır eleştirilen, sürekli yapılan sistem değişikliği yine karşımıza geldi.
Eğitim öğretim başlamış, konular ilerlemiş, ancak dönem ortasında müfredatın yanlış olduğu anlaşılmış.
Kime, neye göre olduğunu da bilmiyoruz. Yeni açıklanacak müfredatın ömrünü de tahmin edemiyoruz.
3 ay sonra bu da olmadı deyip bambaşka bir tabloyu önümüze koyarlar mı bilemiyoruz.
Şu anda okullarda eğitmcilerde tam bir kafa karışıklığı hakim.
Görüştüğüm birçok yetkili, içeriği tam olarak bilmese de en azından zamanlamanın doğru olmadığı konusunda hem fikir.
Bunun temel sebebi tüm planların yapılmış ve derslerin çoktan başlamış olması.
Eğitimde istikrar ve süreklilik en önemli unsurdur. Yani aslında olması gereken, öğrenci ilkokula başlarken lise hatta üniversite eğitiminin planlanmış olması gerekliliğidir.
Öğrenci yıllar içerisinde eğitim sistemi içerisinde ilerlerken sonunda varılacak nokta aşağı yukarı belli olmalıdır.
Eğitim şuraları, uzun vadeli planlar bunun için yapılıyor.
Bizde ise neredeyse 2 sene üst üste öğrenciler aynı sistem ya da müfredat ile ilerleyemiyor.
Tam bir kafa karışıklığı!
Halbuki ekonomik koşullar, çalışma şartları, okulların fiziksel eksiklikleri vb. birçok sorun varken yine ve yeniden 'değişilkik yapma' yoluna girilmesi gerçekten anlaşılmaz.
Bir örnek vermek gerekirse 2 katlı bir bina yapmaya başlıyorsunuz sonra 2. kata geldiğinizde bunu 5 kata çıkarmaya karar veriyorsunuz, 5. kata geldiğinizde tek katlı olsun diyorsunuz...
Doğal olarak altyapı, sağlamlık yetersiz oluyor. Sonuçta ortaya ne olduğu belirsiz, anlamsız bir şey çıkıyor.
Bu tip kararlar bakan değişiklikleriyle ya da hızlıca verilebilecek şekilde olmamalı.
Elbette her yeni gelen yetkili iyi niyetle faydalı olmak amacıyla bunları yapıyor ancak en önemli konu olan süreklilik zarar görüyor.
Ne öğretmen ne öğrenci ne de veli buna ayak uyduramıyor ve sonuçta ortaya sorunların daha da arttığı, kimsenin memnun olmadığı bir tablo çıkıyor.
İlkokula giden bir öğrenci 'A' sistemiyle eğitime başlıyor, bir kaç sene sonra bu 'B' oluyor sonra 'C', 'D'...
Öğrenci lise ya da üniversiteyi bitirene kadar birbiriyle alakasız hatta zıt içeriklerle karma karışık bir duruma geliyor.
Her alanda olduğu gibi eğitimde de elbette değişim önemli ve kaçınılmazdır.
Teknolojik gelişmeler, değişen öğretim metodları, toplumun beklentileri gibi birçok gerekçe ile değişiklikler yapılabilir. Ancak bunlar ufak tefek dokunuşlar şeklinde olmalıdır.
Radikal diyebileceğimiz değişiklikler sadece karmaşa ve başarısızlık yaratır.
Aslında bu tablo, planlamanın en baştan yanlış yapıldığını gösteriyor bize ne yazık ki.
Bu tür bir hazırlık, eğitimle ilgili tüm paydaşların katılımı ve uzun tartışmalar sonunda ortaya çıkmalıdır.
Zaman içerisinde eksik yönleri varsa ufak tefek düzeltmeler ile yola devam edilmelidir.
Bu kadar radikal değişikliklerin bu kadar sıklıkla yapıldığı bir ülke çok azdır sanırım.
Ülkem ve gençler için planlamanın çok daha sağlıklı koşullarda yapıldığı bir anlayış diliyorum.
Yukarıda bahsi geçen değişikliğin de en azından zamanlaması konusunda tekrar düşünülmesini öneriyorum.
Tüm okuyucularımıza iyi bir hafta dileklerimle.
Yorumlar
Kalan Karakter: