"Hataların bedelini öğrenciler çekmemeli!"

Bir öğrencinin öğretmeninden verim alabilmesi için aralarında kurulan iletişim ve bağ çok önemlidir.

Özellikle ‘ilk öğretmen’ her öğrencinin hayatında özel bir yere sahiptir.

Hepimiz ilkokuldaki ilk öğretmenimizi hatırlarız. İyi veya kötü bizde muhakkak bir tesir bırakmıştır. Nasıl hatırladığımız da anılarımızla ilişkilidir.

Sınıf öğretmenleri, eğitim hayatına adım atan öğrencilerin ilk günden elini tutup ortaokul sürecine kadar onlara tüm temel bilgileri özümsetmesi anlamında önemli değerdir. Hele ki öğretmenle iletişimi doğru ve bağı kuvvetliyse, öğrenci ilkokul eğitim-öğretim sürecini -herhangi bir sebep olmadığı sürece- aynı eğitimciyle tamamlamak ister ki bu en doğal hakkıdır.

***

Geçtiğimiz gün Yıldırım’da bulunan Gülhanım Karasu İlköğretim Okulu öğrencileri ve velileri, yaşanan bir hadise sebebiyle okul bahçesinde bir eylem gerçekleştirdiler.

Bursadabugün.com muhabirlerinden Ercan Çalışır ve Mehmet Can Yeşilbaş’ın yaptığı habere göre;

Gülhanım Karasu İlköğretim Okulunda geçtiğimiz dönem iki öğretmen, okul idaresinin de tanık olduğu bir tartışma yaşaması sebebiyle okuldaki görevlerinden alınıp başka okula transfer edildi.

Bu yıl okula başlayan ve okuma eğitimini henüz tamamlayamayan 1’inci sınıfı öğrencileri, öğretmenleri Hafize Yalçın’ın başka okula gönderilmesine tepki gösterdiler.

Öğrenciler, velileri ile toplanıp pankartlarla alkış tutarak öğretmenin yeniden okula dönmesi için seslerini duyurdular. Tabii öğrenci ve velilerin duruma bu kadar tepki göstermesi elbette ki çocukların öğretmenleriyle kurdukları duygusal bağ ve eğitimlerinin yarım kalmış olması…

Velilerin ilettiğine göre; bu tayinin çocukların psikolojisini olumsuz etkilediği yönünde. Haliyle eğitim seviyelerinin geride kalacağından korkuyorlar. Ara dönemde yapılan bu tayin için neden dönem sonu beklenmediğini sorguluyorlar. Öğretmenle ilgili memnuniyetlerini, ailelerinden saydıklarını ifade ettiler. Bu yüzden gitmesini istemediklerini, tayinin iptal edilmesi için okul müdürlüğüne ve Milli Eğitim Müdürlüğüne başvuracaklarını söylediler.

“Sınıfta 35 öğrencimiz var. Bütün aileler burada. Hepimiz hemfikiriz. Çocuklarımız etkilendi bu durumdan Milli Eğitim Müdürlüğünden kararın geri çekilmesini, ertelenmesini yahut soruşturma devam ederken okulumuzda devam etmesini istiyoruz. İki öğretmen tartışmış. Tartışabilir, hata yapabilir. Ama bu hatanın bedelini 1'nci sınıf öğrencileri çekmemeli.”

***

Burada endişe edilen şey, belirsizlik ve yeni gelecek öğretmenin uyum süreci olarak görülüyor. “Hataların bedelini öğrenciler çekmemeli” diyerek bu kararın ertelenmesini talep ediyorlar.

Ben de İl Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür ile görüşerek süreçle ilgili bilgi almak istedim.

Kendisinin aktardığı bilgilere göre;

2 öğretmen arasında çıkan tartışmayla okul idaresinin önünde hoş olmayan diyaloglar yaşanmış. Yani belli disiplin kurallarının dışına çıkılmış. Şikâyet üzerine işlem yapılınca durum Teftiş Kuruluna yansımış. Kurulun incelemeleri sonucunda valiliğin de onayıyla böyle bir karara varılmış. Savcılığa iletilen dosya ile ilgili gerekli önlemlerin alındığını ileten Gür, “Herhangi bir mağduriyet söz konusu değil. Öğrencilerin duygusallığını anlıyoruz. Bu çok normal. Merak etmesinler, devlet öğrencilerin de öğretmenlerin de arkasında” dedi.

Gür, “başımızın tacı” dediği öğretmenleri de mağdur etmeyecek şekilde, her ikisinin de hayatlarına uygun bir yerleştirme yapıldığını belirtti. Yani öğretmenler kendilerine uygun, yakın bölgelerdeki okullara gönderilmişler.

Ayrıca, öğrencilerin de eğitimlerinde bir aksama olmayacağını, en kısa sürede yeni bir öğretmenin görevlendirileceğini iletti.

Kararlar verilmiş, yeni görevlendirmeler yapılmış. Sanırım artık öğrencilerin ve velilerin durumu kabullenip yeni gelecek öğretmene kucak açmaktan başka çareleri yok…