Çalışan Gazeteciler Gününde basın mensuplarıyla bir araya gelen Kestel Belediye Başkanı Önder Tanır, bilginin aktarılması noktasında kutsal bir görev üstlenen gazetecilerin gününü tebrik etti.
“Gerek demokrasinin yerleşmesi, hizmetlerin gerçekleşmesi, medeniyetimizin gelişmesi açısından bir yerel yönetim kadar önemli olduğunuzu düşünüyorum” dediği gazetecilere görev süresi boyunca gerçekleştirdikleri hizmetleri anlattı.
Öncelikli olarak…
Kent sorunlarının konu olduğu her masada, “Bursa bir tarım şehri mi sanayi şehri mi” diye sorguladığımız, sonucunda da bir yere varamadığımız mesele mevzu bahis oluyor…
“Hiç mi sorun yok? 4 tane sanayi bölgemiz var. Buna değinmeden geçmeyeceğim” diyerek konuya giriş yapıyor Başkan Tanır.
3’ü organize olmak üzere 4 sanayi bölgesi var belediyeye bağlı.
500’ün üzerinde, farklı uğraş alanları içerisinde ekonomiye katkı sağlayan, ihracat gerçekleştiren, istihdam sağlayan sanayi bölgeleri…
Ama artık büyük bir sorun teşkil eden konumdaki sanayide madalyonun diğer yüzüne bakıyoruz.
Su kirliliği, su kıtlığı bir yana hava kirliliği noktasında sadece sanayi bölgeleri etkilenmiyor. Hava kirliliği bölgesel olmaktan ziyade tüm şehri etkisi altına alan bir tehlike.
İnsanların en doğal hakkı olan, temiz hava alma hakkı ellerinden zorla alınmış oluyor.
Bununla alakalı Tanır, başta tekstil bacalarındaki yağ atıklarına, uçucu yağların atmosfere karışması konusuna değindi.
Ve bu vesileyle sanayicilere takılan filtrelerin çalıştırılması çağrısında bulundu. Çünkü yaşamış olduğumuz kirliliğin önemli sebeplerinden bir tanesi takılan filtrelerin çalıştırılmaması, ikincisi de bunların bakımının yaptırılmaması.
Fakat biliyoruz ki; baca filtrelerini çalıştırmanın maliyeti, ceza ödemekten daha yüksek olması sebebiyle insanların ‘ceza öderim filtre çalıştırmam’ mantığıyla hareket ettiklerini Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Erkan Tekin Mutlu görüşmemizde dile getirmişti.
Cezaların yeterince caydırıcı olmamasının ve denetleme sıkıntısının sonuçları diyebileceğimiz bir örnek…
Ayrıca şöyle bir sıkıntı söz konusu. Zaman zaman rüzgâr yönüne göre İzmit bölgesindeki kirlilik, bizim bölgemizi de etkiliyor. İlçede meydana gelen salınım da sadece Kestel’i değil tüm Bursa’yı etkisi altına alıyor. Dolayısıyla havada milyonlarca insanı hedef alan bir kirlilik hâkim.
Sanayiye, sanayiciye karşı olmadığını da ekleyen Tanır, sanayide rehabilite ihtiyacı olduğunu dile getirdi.
Başkanın sanayiciden beklediği hassasiyet ne kadar işler bilemiyorum. Hassasiyetli ve duyarlı bir yaklaşıma sahip olunsaydı, elimizdeki bütün imkanlara rağmen bu durumlara gelmiş olmazdık diye düşünüyorum.
Çevre kirliliği büyük bir sorun haline gelmişken; ‘bari bundan sonrası için bir şeyler yapılsın’ yaklaşımı bizi olduğumuz noktadan ne kadar ileriye götürür, onu da bilemiyorum…
***
TARIMDA YÜKSEK TEKNOLOJİ
Kestel Belediyesinin ‘gönül belediyeciliği’ olarak nitelediği tutumla hareket ettiği konusunda hakkını vermek gerek.
Hayata geçirilen birçok projeden sadece biriydi ekmek konusu.
Bursa'da 400 gram ekmeği 3 yıldır 1 TL’ye satan Kestel Belediyesi, ülkenin en ucuz ekmeğini satan belediye olarak namını sürdürebilmek adına kendi buğdayını ekmeye başlamıştı bundan 2 ay önce.
1300 dönümlük hedefte 1050 dönümü yakaladı belediye.
“Önümüzdeki yıl yüzde 80’ler seviyesinde bu ekmeğimizin buğdayını kendimiz üretmiş olacağız. Bu bizim maliyetlerimizi çok ciddi manada düşürdüğü gibi tüm projelerde özellikle tarım alanındaki projelerimizdeki hedeflerimizin başında çiftçimize örnek olmak” diyen Tanır, temel hedeflerden birinin Kestel’de tarımı yüksek teknolojiyle buluşturmak olduğunu vurguladı.
Nasıl?
Dijital toprak analiz cihazı ve drone ile ilaçlamayla…
Çok yüksek maliyetler gerektirmediğini söyleyen başkan, çiftçinin ulaşabileceği bu teknolojiyle alakalı farkındalık oluşturup her köyde birkaç tane drone olmasını amaçlıyor. Traktörü olan köylünün faaliyetlerinin daha bilinçli, daha çevreci, daha ekonomik olması açısından önemsenen bir konu.
Dijital toprak analiziyle; topraktaki besin elementlerini ve toprağın ihtiyaç duyduğu gübre miktarını tarlada anında öğrenmek mümkün. Yakın kızılötesi ışınlar sayesinde, gübre maliyetlerini düşürüp yüksek verim ve kazanç elde etmeye yarıyor.
Drone ile ilaçlama sayesinde de;
Tarlada traktör ve ilaçlama makinasının vereceği zarar ortadan kalkacak. İlaçlamalarda yüzde 20-40 arası; sulamada da yüzde 95 su tasarrufu sağlanacak.
Çamurlu tarlalarda da zamanında müdahale edilerek zararlı mücadelesi daha etkili olacak. Homojen bir ilaçlama yöntemiyle günlük 100 dekar üzeri ilaçlama yapılabilecek…
***
2019 yerel seçimleriyle göreve gelen Tanır -takvim açısından kısmen gecikmiş de olsa- 5 yıllık süre zarfında verilen sözleri, 1 sene sonra fazlasıyla bitirmiş olacaklarının da mesajını verdi…
Yorumlar
Kalan Karakter: